"حيزاً" - Translation from Arabic to Turkish

• yer

Ve acaba onları buraya getirebilir miyim... diyordum, fazla yer kaplamazlar çünkü.
وكنت أفكر بإحضار أشيائي إلى هنا لأنها لن تأخذ حيزاً كبيراً

Çok hoş! 200 yıl önce, Paris'te ölüleri gömecek yer bulamaz hâle gelmişler.
منذ 200 سنة مضت، أقامت باريس حيزاً لدفن موتاها

Ve sen dua et kamyonda sana da yer olsun.
...و أنتَ يستحسن بكَ الدعاء بأن يجدوا لك حيزاً بالشاحنة

Beyninde yer kaplayan kitle olasılığı yüksek.
الأكثر رجحاناً هو إصابة تشغل حيزاً بدماغه

Sandalye çeksene Virginia. Sana da yer açalım, hadi kızlar?
بأمكاننا ان نفسح حيزاً اليس كذلك يا بنات ؟

Uçakta fazla yer de kaplamam, inan bana.
ولن آخذ حيزاً كبيراً في الطائرة. أوعدك.

Ben zayıfımdır. Fazla yer kaplamam.
أنا نحيفه و لا أشغل حيزاً كبيراً

Giymediğim o kadar çok kıyafetim var ki, sadece yer kaplıyorlar ve alışverişe gidip yeni bir şeyler alında koyacak yer olmuyor.
لأنه لدي الكثير من الثياب التي لا أرتديها وتشغل حيزاً في الخزانة وعندما أذهب لشراء المزيد من الثياب لا أجد مكاناً أضعها فيه

Sevgi, içinde yer açmaktır tüm güzelliklere
♫ الحب يبقي حيزاً لكل ماهو خيرٌ بكِ

Gece kıyafetleri çok yer tutuyor.
شغلت العباءات حيزاً كبيراً

Boşuna yer kaplıyorlar.
أنهم يشغلون حيزاً فقط

- Tam bir yer israfıyım efendim.
-أنا أحتل حيزاً كبيراً -أكمل