"حين مات" - Translation from Arabic to Turkish

• Öldüğünde
• öldüğünde beni
• oldugunde
• Öldüğü zaman

Benim gibi homoseksüel bir arkadaş Öldüğünde, kendi köyünün mezarlığına gömülmüştü.
صديق , شاذ , مثلي حين مات هذا الصديق تم دفنه

Öldüğünde orada yanındaydı. Aklını kaybettiği gün o gündü.
لقد كانت معه هناك حين مات و حينئذ فقدت عقلها

Üvey ebeveynlerim Öldüğünde beni korucuyu bir görev üstlendi.
حين مات أبواي بالتبني، أصبح هو كوصي علي.

Evcil farem Öldüğünde beni neşelendirmeye çalışmıştı.
لقد حاول إبهاجي حين مات حيوان الـ(هامستر) الخاص بي

Bunu baban oldugunde almistim.
التي اشتريتها لك حين مات والدك

Carl oldugunde, cocuklarim devasa bir dayaniklilik gosterdiler.
حسنًا، اعني، حين مات (كارل) ابنائي كانوا مصدر قوة كبيرة لي

Öldüğü zaman cennetin ve dünyanın üzerindeki karanlığı gördün mü?
انت رأيت الظلام الذى ملأ السماء و الارض حين مات

Babam Marcus Aurelius, Öldüğü zaman, bana bir meşale verip, beni şüphesiz bir Sezar olarak selamlamıştın.
حين مات أبى "ماركوس أوريليوس " جئت لى بمشعلة

Öldüğünde gözlerinin kapalı gönlünün açık olduğunu biliyorum.
أعرف أنه حين مات كانت عيناه مغلقتين و قلبه مفتوحاً

Öldüğünde gözleri kapalı gönlü ardına kadar açıktı.
أعرف أنه حين مات, كانت عيناه مغلقتين و قلبه كان مفتوحاً

Sana hiç ailem Öldüğünde kaç yaşımda olduğumu söylemiş miydim?
هل سبق وأخبرتك كم كان عمري حين مات أبواي؟

Babam Öldüğünde en azından çiftlikte yaşadıklarımızı düşünebiliyordum.
حين مات أبي، كنت أفكر أنّ لدي على الأقل ذكرياتي معه هنا بالمزرعة.

Baban Öldüğünde beni unuttuğun gibi.
وكانك تذكرني حين مات والدك

Babam oldugunde butun o para bana kalmisti.
حين مات ابي تركت مع كل امواله

Oğlum Öldüğü zaman Tanrı neredeydi?
أين كان الرب حين مات ابني؟