Kasabada konuşmaya gönüllü ve Yaşayan birini bulmalıyız. | Open Subtitles | نحتاج للعثور على شخصٍ في المدينة حيٌّ و يريد الكلام |
Sihirli bir enerji. Yaşayan ve nefes alan bir varlık. | Open Subtitles | إنّها طاقة سحريّة وهي كيانٌ حيٌّ يتنفّس |
Biliyorum, gerçekten çok güzel bir muhit. | Open Subtitles | .... صحيح ، أنا أعلم ، إنّه فعلاً .إنّه فعلاً حيٌّ لطيف و كذلك الحال بالنسبة للمنزل |
Jack onca zamandır hayattaysa Tiller'ı öldürmek için neden bu kadar beklesin? | Open Subtitles | إذاً، طالما أنّ (جاك) حيٌّ يُرزق طوال هذا الوقت، فلمَ عساه انتظر ذلك الأمد حتّى يقتله؟ |
- Yaşıyorum. | Open Subtitles | أجل. انا حيٌّ - لكن - |
Buraya boktan demeden önce hemen aşağıda yaşadığımı söyleyeyim. | Open Subtitles | قبل أن تبدأ وتقولَ أنهُ حيٌّ سيء، |
Yaşayan, nefes alan, evrensel bir dil çevirmeni gibi. | Open Subtitles | إنها... مترجم عالمي للغات حيٌّ و يتنفّس |
Yaşayan ölüler! | Open Subtitles | حيٌّ ميت |
- Evet, tabii. - Burası güzel bir muhit midir? | Open Subtitles | أهذا حيٌّ جيد؟ |
Jack onca zamandır hayattaysa Tiller'ı öldürmek için neden bu kadar beklesin? | Open Subtitles | إذاً، طالما أنّ (جاك) حيٌّ يُرزق طوال هذا الوقت، فلمَ عساه انتظر ذلك الأمد حتّى يقتله؟ |
- Yaşıyorum Teğmen! - Aferin. | Open Subtitles | -أنا حيٌّ أيّها المُلاَزِم |
Yaşıyorum değil mi? | Open Subtitles | -إنّي حيٌّ أرزق إذاً، صحيح؟ |
Bana yaşadığımı ve yaşamam gerektiğini hatırlatıyor. | Open Subtitles | يذكرني بأنني حيٌّ أن عليَّ العيش |
Bana yaşadığımı ve yaşamam gerektiğini hatırlatıyor. | Open Subtitles | يذكرني بأنني حيٌّ أن عليَّ العيش |