"خبز الذرة" - Translation from Arabic to Turkish

    • mısır ekmeği
        
    • Mısır ekmeğini
        
    • mısır ekmeğine
        
    • mayalanmış mısır ekmeğinin
        
    • mısır ekmeğimi
        
    • mısır ekmeğinden
        
    Ceplerimi şişe su ve mısır ekmeği ile doldurduğumu bilmiyorlar bile! Open Subtitles لا يعرفون حتّى أن جيوبي ملأى بقناني الماء و خبز الذرة
    mısır ekmeği, lahana salatası, patates püresi, peynirli makarna iyi pişmiş fasulye veya tayland yemeği ile beraber geliyor. Open Subtitles تأتي مع خبز الذرة , سلطة الكرنب بطاطا حلوة مهروسة , أربعة معكرونة بالجبنة , فول محمص أو بامية
    Sen, salata yiyen. Ve sen, elinde mısır ekmeği olan. Open Subtitles أنت، من يأكل الخضار، وأنت من يأكل خبز الذرة
    Mısır ekmeğini öyle seviyorum ki okulun arkasına götürüp hamile bırakmak istiyorum. Open Subtitles أحب خبز الذرة كثيراً لدرجة أنني أود أن آخذه الى خلف مدرسة متوسطة وجعله حاملاً
    Sonra pirzolaları hallediyorum ki mısır ekmeğine başlayabileyim. Open Subtitles ثم أضع قطع لحم الخنزير لكي أستطيع البدء على خبز الذرة ذاك.
    Hardal ve körüyle mayalanmış mısır ekmeğinin lezzeti üstünde. Open Subtitles نكهة كاري الخردل على خبز الذرة الصفراء المخمّر
    Benim için mısır ekmeği isteyin. Open Subtitles ادخلا أريد طلباً إضافياً من خبز الذرة جلب لهما المنضدة..
    Çocuğu parayla büyütme. Sen de seninkileri mısır ekmeği ve domuz bağırsağıyla büyütme. Open Subtitles إذاً لا تدع خبز الذرة واللحم يربيان أبنائك
    Kalıbımı basarım ki, bu ayinlerde Kutsal ekmek yerine mısır ekmeği kullanıyorlardır. Open Subtitles أراهن أنهم يستعملون خبز الذرة لأجل الرقائق المقدّسة في هذه الأنحاء
    En azından masaya mısır ekmeği koyabilirdiniz. Open Subtitles كان عليكم على الأقل أن تضعوا بعض خبز الذرة على الطاولة.
    Bu tutunarak edilecektir tatlı yankee mısır ekmeği can havliyle. Open Subtitles نحن سنتثبت بهذا خبز الذرة الأمريكي الجميل بسرعة
    Evet, ve eğer Nolan'a bir daha şirin veya adam diyecek olursan, mısır ekmeği uzantılarını dışardan taşıyor olacaksın Open Subtitles نعم، وإذا استدعاء نولان لطيف أو رجل واحد مزيد من الوقت، هم سيصبح أنت اختيار خبز الذرة من التمديدات الخاصة بك.
    Tek duyabildiğim midemdi midem haykırıyordu adeta "mısır ekmeği ve fasulye istiyorum." diye. Open Subtitles وكل ما استطيع سماعه صوت معدتي الفارغة معدتي تصرخ علي, اريد خبز الذرة واريد ايضا فاصولياء
    Marguerita çok iyi bir aşçıdır. mısır ekmeği yapar. Open Subtitles إن " مارجريتا " طاهية ممتازة لقد صنعت خبز الذرة هذا
    - Ben de bunu bekliyordum. mısır ekmeği geldi. Lahana yaptım. Open Subtitles هذا خبز الذرة والكرنـب الأخضـر
    Size biraz tavuk, mısır ekmeği ve kanat pişirir. Open Subtitles ستطبخ لك بعض الدجاج و خبز الذرة
    Bu adam mısır ekmeği istese, insanın anasını çalar. Open Subtitles هذا الرجل سيسرق أمك لو أراد خبز الذرة
    Bir adam hem kabak hem de Mısır ekmeğini sevemez mi? Open Subtitles ألا يستطيع الشخص أن يحب خبز "الكوسة" و خبز"الذرة" ؟
    Mısır ekmeğini istemiyorum. Open Subtitles ماذا تفعلين هنا , لا أريد خبز الذرة حقك
    - Mısır ekmeğini severim. - Tavuk ve börek sever misin? Open Subtitles أحب خبز الذرة - أتحب الدجاج و الكفتة؟
    Ben genellikle mısır ekmeğine yumulmuş olurum. Open Subtitles أنا عادة التهام خبز الذرة.
    Hardal ve körüyle mayalanmış mısır ekmeğinin lezzeti üstünde. Open Subtitles نكهة كاري الخردل على خبز الذرة الصفراء المخمّر
    mısır ekmeğimi benimseyerek tehlikeyi göze aldığın için seni takdir ediyorum. Open Subtitles أقدر لك أنك تتحمل ذلك من أجل خبز الذرة
    Sen büyükannemin mısır ekmeğinden hiç yemedin tabi. Open Subtitles لم تتذوّق خبز الذرة واللوبيا التي تعدّها جدّتي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more