"خبيثة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Kötü
        
    • sinsi
        
    • şeytani
        
    • yelloz
        
    Hiçbir politik manevraya veya Kötü niyetli hedef göstermelere boyun eğmeyeceğim. Open Subtitles لن أرضخ أبداً لأي مناورات سياسية أو تحقيقات ذات أهداف خبيثة.
    Ve online dünyada neler olduğuna gidip bir göz atacak olursak, Clarifed Network tarafından yapılmış bir video tek bir Kötü amaçlı yazılım ailesinin dünyada nasıl hareket ettiğini gösteriyor. TED و اذا ذهبنا واخذنا نظرة على ما يحدث في العالم الافتراضي هنا فيديو صنع بواسطة كلارفيد نتوركس حيث يوضح كيف ان عائلة برامج خبيثة واحدة تستطيع ان تتحرك حول العالم
    İşte bu böyle sinsi ve beş para etmez bir kız Open Subtitles أعني، هي من ذلك النوع من الأشخاص فقط خبيثة ومليئة بالهراء
    Bense, o yıl kıskançlıktan kaskatı olmuştum. Ta ki, sinsi planımı hazırlayıncaya kadar. TED أحسست بغيرة شديدة تلك السنة، إلى أن خطرت لي خطة خبيثة.
    şeytani yollarla baştan çıkarırlar. Sonra seninle oynarlar. Open Subtitles إنهم يحتالون عليك,بطريقة خبيثة ومن ثم يلعبون بمشاعرك
    Ben "şıllık" yada "yelloz" kelimelerini tercik ediyorum. Open Subtitles أنا أفضّل "مبتذلة" أو "خبيثة".
    Niyetlerine ve sonuçlarına göre iyi veya Kötü teknolojiler midir? TED هل هي تكنولوجيا حميدة أم خبيثة فيما يخص نواياها أو تأثيراتها؟
    Aslında gerçekten, web kameranızı devralabilecek olan kötücül, Kötü niyetli bir yazılım var, hatta ışık kapalıyken bile devralabiliyor. TED هنالك فعلاً برامج ضارة وبرمجيات خبيثة التي بإمكانها فتح كاميرتك، من دون تشغيل الضوء.
    Kök hücrelerinin kendisi aslında kanserli değildir ama bu mutasyonlar başkalaşım sürecini engelleyebilir ve Kötü huylu kan hücreleri oluşmasına yol açabilirler. TED الخلايا الجذعية في حد ذاتها ليست سرطانية، لكن هذه التشوّهات تعرقل عملية تمييز الخلايا أو الأنسجة وبالتالي تسْفر عن خلايا دموية خبيثة.
    Bunun sebeplerinden biri de antivirüs şirketlerinin genellikle stalker programlarını Kötü olarak görmemesinden kaynaklanıyor. TED وأحد الأسباب لذلك هو أن شركات برامج مكافحة الفيروسات لا تعترف بهذه البرامج كبرامج خبيثة.
    Stalker programlarını Kötü olarak işaretlemeye başlamaları için antivirüs şirketlerinden birkaçını ikna etmeyi başardım. TED تمكنت من إقناع بعض شركات برامج مكافحة الفيروسات بتسويق هذه البرامج كبرامج خبيثة.
    Önsözde kitabınızın bir otobiyografi olduğunda dair Kötü niyetli eleştirilere karşılık veriyorsunuz. Open Subtitles في مقدمة الكتاب استجبت لأصوات خبيثة هذه ليست سيرة ذاتية
    - Sen sinsisin, o da sinsi diye bir şey yok. Open Subtitles حسناً، أنتِ خبيثة ولكن هذا لا يعني أنها كذلك
    Görünüşte iyi ayarlanmış tuzu kuru gençlerden oluşturulmuş bir grup genç aralarında sinsi bağlantıların olduğu aileler tarafından kurulmuş lanetli bir kütüphanede öldürüldüler. Open Subtitles مجموعة من المراهقين الذين يبدون ظاهرياً طبيعيين صالحين، وأثرياء، قُتِلوا داخل مكتبة ملعونة بنيت على أرض، بالمصادفة، جميع أهاليهم تربطهم علاقة مهنية خبيثة بهذه الأرض
    Yılan gibi sinsi, köpekbalığı gibi cani. Open Subtitles مخادعة كالأفعى خبيثة كالقرش
    Ama çok sinsi bir sesle konuşuyordun. Hey, millet! Bay X, Homer'mış! Open Subtitles لكنك تحدثت بنبرة خبيثة جداً اسمعوا ، (هومر) هو (مستر إكس)
    Küçük sinsi baş belası! Open Subtitles يا لك من مستفزة خبيثة!
    Quentin, seni sinsi ihtiyar. Open Subtitles (كوينتين) أنت ملكة خبيثة
    Eğer bu evde şeytani bir ruh varsa, bizi öldürmesini engellemenin en iyi yolu bu. Open Subtitles ،إذا ثمة روح خبيثة في هذا المنزل هذه ستكون افضل طريقة لمنعها من قتلنا
    Bunu şeytani bir niyetle yaptı ve her şeyi de biliyordu. Open Subtitles هذه معرفة مسبقة .مع نوايا خبيثة
    Ne şeytani bir oyun bu? Open Subtitles أي خدعة خبيثة هذه؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more