| Islah evinden erken çıkartıldım çünkü kamu hizmeti yapmayı kabul ettim. | Open Subtitles | لقد خرجت من الحجز مبكراً لأنني وافقت على عمل خدمة المجتمع |
| Işte bende tam olarak bundan bahsediyorum. kamu hizmeti sana iyi gelecek. | Open Subtitles | هذا ما أقصده بالضبط خدمة المجتمع ستنفعك جيداً |
| Burdayım çünkü kamu hizmeti cezasına çarptırıldım.. | Open Subtitles | كلا، أنا هنا لٔانّ عليّ خدمة المجتمع ما رأيك في هذا؟ |
| Birisinin, son gühanının kefareti olarak ufak bir toplum hizmeti yapıyoruz. | Open Subtitles | , ماذا تفعل هنا؟ حسناً, نحن نقوم ببعض أعمال خدمة المجتمع |
| Hapis cezası yerine, seni 100 saat kamu hizmetiyle cezalandırıyorum. | Open Subtitles | بدلاً من عقوبة السجن أنا أحكم عليك بــ100 ساعة في خدمة المجتمع |
| kamu hizmeti iyi gitmiyor mu? | Open Subtitles | أنت هادئ هل خدمة المجتمع ليست على مايرام؟ |
| 40 saat kamu hizmeti komik değil. | Open Subtitles | أربعين ساعة من خدمة المجتمع ليست أمراً مضحكاً |
| 10 saatlik kamu hizmeti yapmalarını istemişsiniz ve ben onu 50 yaptım. | Open Subtitles | أنت تطلب 10 ساعات من خدمة المجتمع و أنا أتعهد بـ 50 ساعة |
| 10 saatlik kamu hizmeti yapmalarını istemişsiniz ve ben onu 50 yaptım. | Open Subtitles | أنت تطلب 10 ساعات من خدمة المجتمع و أنا أتعهد بـ 50 ساعة |
| kamu hizmeti gönüllüsü? Yaklaştıysam "sıcak" de. | Open Subtitles | خدمة المجتمع فقط اخبريني ان ابتعدت عن المسار |
| 500 saat kamu hizmeti yapacak. | Open Subtitles | سيقوم بأداء خمسمائة ساعة في خدمة المجتمع |
| Bir dahaki sefere kamu hizmeti belgelerini doldurursun. Saatlerini onaylarım. | Open Subtitles | يمكنكِ ملء أوراق خدمة المجتمع في المرة القادمة ، سأوقع لساعاتكِ العملية |
| Başlama hemen. kamu hizmeti olduğunu biliyordun. | Open Subtitles | لا تبدأ، لقد كنت تعلم أن لديكَ خدمة المجتمع |
| Son toplantımızda kamu hizmeti olasılıklarından bahsetmiştik. | Open Subtitles | حسنا, اجتماعنا الآخير تحدثنا عن فرصتنا في خدمة المجتمع |
| Ben yakalanırsam, kamu hizmeti cezası alırım. | Open Subtitles | أنا أن تم القبض عليّ أحصلُ على خدمة المجتمع |
| Göz hapsindeydim ve kamu hizmeti yaptım. | Open Subtitles | تمت ادانتي واصبحت تحت المراقبة وأديت خدمة المجتمع |
| Birkaç yüz saatlik kamu hizmeti cezası planladım zaten ben. | Open Subtitles | أتعرف ماذا ؟ أظن أن خياراتي جاهزه بتأدية ساعاتٍ كثيره في خدمة المجتمع |
| Bu nedenle seni ufak bir toplum hizmeti ile kurtarabiliriz muhtemelen. | Open Subtitles | لذا نستطيع تخطي الامر مع قضاء بعض الوقت في خدمة المجتمع |
| Sizi haberlerde gördükten sonra, hemen toplum hizmeti kuruluşumuzla irtibata geçti. | Open Subtitles | بعد رؤيته للأخبار اتصل فورا لدى منظمة خدمة المجتمع الخاصه بنا |
| Dün yeni bir davayı sonuçlandırdı, çocuğu kamu hizmetiyle kurtardı. | Open Subtitles | كان قد إنتهى من قضية بالأمس أخرج طفل من خدمة المجتمع |
| Bölge savcısıyla konuşur kamu hizmetini yarıya indirip indiremeyeceğime bakarım. | Open Subtitles | سأرى إن أمكنني أن أفلص خدمة المجتمع إلى النصف |
| Biri hayırseverlik üzerine kurulmuş diğeri ise topluma hizmet ve beraberlik üzerine kurulmuş bir kardeşlik. | Open Subtitles | إحداها تركز على الإنسانية والأخوة لكن الأخرى تركز على خدمة المجتمع والعمل الجماعي |