"خربت" - Translation from Arabic to Turkish

    • mahvettin
        
    • mahvettim
        
    • berbat
        
    • sabote
        
    • mahvetti
        
    • batırdım
        
    • mahvettiğim
        
    • mahvoldu
        
    • mahvettiğini
        
    • sabotaj
        
    • mahvetmiş
        
    • mahvettiniz
        
    • mahvetmişim
        
    Her şeyi mahvettin, çok fazla içiyorsun... 1 ya da 2 kez boşandın. Open Subtitles لقد خربت مهمات اخرى. انت تحتسي الكحول باسراف ربما تطلقت مرة او مرتين
    Şu sağduyunla kaç kişinin hayatını mahvettin? Open Subtitles كم شخص خربت حياته بسبب هذا التفكير المنطقي
    Dünyanın en güzel kızı benimdi ama her şeyi mahvettim. Open Subtitles كانت لدي أجمل فتاة في العالم, ولكني خربت كل شئ
    Planlamak için bu kadar emek verdiğin bu güzel geceyi mahvettim. Open Subtitles أنا خربت هذه الليلة الجميلة التي عملت بجد للتخطيط.
    onu berbat ettim,ama o ilişki berbat etmemden önce bir hataydı. Open Subtitles خربت تلك العلاقة لكن العلاقة كانت خاطئة من قبل ان اخربها
    Köftelerimi kasten sabote etme ihtimalinin olabileceğini düşünmüyor musun? Open Subtitles ألا تظن أنها قد تكون خربت كرات اللحم عن قصد؟
    O iğrenç bir sokak fahişesi! Hayatımı mahvetti! Open Subtitles هى عاهرة تمص الزبد من على الطريق لقد خربت حياتى.
    Üzerimi batırdım ve ve aynı anda bir sincabın hayatını kurtardım. Open Subtitles لقد خربت قميصي وأنقذت حياة سنجاب بنفس الحركة.
    Aman tanrım! Eve kadar alıştırma yaparak geldiğim süprizimi mahvettin, ama çok mutlu oldum! Open Subtitles أنت خربت الشيء الذي كنت أتمرن عليه، لكني سعيدة جدا
    Eserimi mahvettin, seni uçan tulum. Open Subtitles يا ربّي ، لقد خربت عملي أيّها الرجل الطائر البدين
    Gerçi özel yapılmış Scherbotsky paspasımı mahvettin. Open Subtitles مع ذلك انت خربت ممسحة الارجل المكتوب عليها شوربتاسكي
    Özetle hayatımı mahvettin ve bunun sorumluluğunu almanı istiyorum. Open Subtitles الفكرة هي انك خربت حياتي و اريدك ان تتحمل المسؤولية على ذلك
    Öte yandan, Caroline`in pikniğini mahvettim... ve yüz kadar insanın hayatını tehlikeye attım. Open Subtitles من الناحية الاولى خربت رحلة كارولين عرضت حياة حوالي مئة شخص للخطر
    ben 8000 Dolarlık bir gelinliği mahvettim! Open Subtitles اعدكِ لقد خربت فستان زفاف قيمتة 8000 دولار
    Bunun yerine, figüranlık alma şansımı mahvettim. Open Subtitles عوضاً عن ذلك, خربت فرصتي في الحصول على ذلك الدور الصغير في المسلسل
    Bugün doğum günüm, ve eminim ki her şeyi berbat ettim. Open Subtitles إنه عيد ميلادي ، و أنا متأكدة بأنني خربت كل شيء
    Tamam, biliyorum. berbat ettim. Open Subtitles نعم ، حسناً ، أعرف أننى قد خربت الأمور كليةً
    Yani benimki gibi denetlenen bir ilişkide olduğun zaman ki bu ilişki resmen kariyerimi sabote etti ilerlemesi çok zor geliyor. Open Subtitles عندما يخرج المرء من علاقة تحكمها الطاعة، علاقة خربت مشوارك الفني، ليس من السهل المضيّ قدماً
    İyiliğinin karşılığını ödeyebilmeyi umuyordum ama ama küçük kız arkadaşın Diana'yı ifşa ettiğinde bu planı mahvetti. Open Subtitles كنت أتمني أن ترد الجميل لكن صديقتك خربت الأمر عندما فضحت ديانا
    Aklımdan geçen takımımı mahvettiğim için bana kızacak olmasıydı. Open Subtitles لقد تخطت ذلك ؛ لأنّني خربت ذلك الدعوة. لقد تخطت ذلك.
    Hayatları mahvoldu. Seninki de. Üzgünüm. Open Subtitles ابوك وامك انهم موتي حياتهم خربت وحياتك ايضا مخربة
    Benim elimde olan her şeyi mahvettiğini görmüyor musun? Open Subtitles ألا ترين أنها خربت كل شيء لي ؟
    Telefona ve arabaya bizzat sabotaj düzenledim, ilacı gizledim, silahı ve annemin parasını çaldım... ve tabii ki babamın anahtarını bir yere sakladım, böylelikle tüm bunlar olurken sessiz ve barış içinde kalabilecekti. Open Subtitles خربت الهاتف و السياره أخفيت تليفون الطبيب .. سرقت المسدسو مالمـامـا...
    Onun cesareti ve sevgisi olmasa her şeyi mahvetmiş olurdum. Open Subtitles بدون تشجيعها, وحبها, كنت خربت كل شئ بالكامل.
    mahvettiniz, her şeyi mahvettiniz. Open Subtitles أنت خربت عليه. أنت خربت كل شيء.
    Her şey benim hatam, her şeyi mahvetmişim gibi hissediyorum. Open Subtitles أشعر كما لو أن هذا خطئي بالكامل وأنني خربت كل شيء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more