Pasaportlar hakkında konuşuyorlardı. Sonra birlikte çıktılar. | Open Subtitles | لقد كانا يتحدثان عن جواز سفر و بعد ذلك خرجا سوية |
Yemeğe çıktılar, onu evine götürdü ve arabada biraz oynaştılar. Oh, özür dilerim. | Open Subtitles | خرجا للعشاء وأقلها إلى المنزل وتبادلا القبلات قليلاً في السيارة |
Sonra Sör Cristopher Dacre ve Suffolk Dükü, oklu ve mızraklı adamlarla birlikte kaleden çıktılar. | Open Subtitles | واللورد سوفولك خرجا من القلعة مع رجال مسلحين بالحراب |
Teyzem ve kocası ordu yolları kapatmadan önce oradan çıkmışlar. | Open Subtitles | عمّتي و زوجها خرجا بسلام قبل أن يقوم الجيش بإغلاق الطريق. |
Matthew ve William birkaç gün önce devriyeye çıkmışlar ve o zamandan beri gören olmamış. | Open Subtitles | ماثيو و ويليام خرجا في دورية حراسة من أيام قليلة ولم يرهم أحد بعدها |
A.B.D. Hükümeti yardım etmeyecek, çünkü onlar zaten legal sistemin dışına çıkmış haldeler... ..ve orası, vahşi batıdır. | Open Subtitles | لن تقم الحكومة الأمريكية بمساعدتهما لإنهما خرجا عن النظام وهنالك، الغرب الضاري |
Çekip gittiler ve sekiz yaşındaki bir kızı o anda delirmiş olan, can çekişen kızkardeşiyle başbaşa bıraktılar. | Open Subtitles | خرجا و تركا طفلة بعمر ثمانى سنوات لتتحمل مسئولية اختها المحتضرة ما قد يسبب الجنون بذلك العمر |
Bir keresinde ikisini restoranda görmüştüm. Öğle yemeği için dışarı çıkmışlardı, Bernie uzanıp onu yanağından öptü. | Open Subtitles | رأيتهما في المطعم ذات مرة حيث خرجا لتناول الغداء وقبّلها على وجنتها |
- Çocuklar dondurma almaya gittiği için mi? - Hayır, biliyorum, ben öyle söyledim. | Open Subtitles | -الولادان خرجا للتو |
Onlar güvendeler, oradan çıktılar. | Open Subtitles | إنّهما بمأمنٍ، لقد خرجا. إذْ كانا عكس اِتّجها الرّيح. |
Sonra bana bakmak ve yiyecek aramak için dışarıya çıktılar. | Open Subtitles | ثم خرجا للبحث عنى ، و عن الطعام |
Bill'le Lena dışarı çıktılar,bize sen bakıcaksın. | Open Subtitles | بيل و لينا خرجا , أنت الأن جليس أطفال |
Bu adam Peg'e aşık. Aptalın teki, sadece bir kez birlikte çıktılar. | Open Subtitles | هذا الفتى, مُعجب جداً بـ(بيج), إنه أحمق لقد خرجا سوياً, مرة واحدة |
Gitmeliyim. Bir iki kere yemeğe falan mı çıktılar, yoksa... | Open Subtitles | مثلا خرجا لتناول العشاء مرة أو اثنتين أم... |
Trish ve Saskia aradı işten yeni çıkmışlar, bizimle buluşacaklar. Olmaz Agnes. | Open Subtitles | خرجا للتو وعلينا مقابلتهم اذهبي |
Birkaç dakika odadan çıkmışlar, döndüklerinde oradaymış. | Open Subtitles | {\pos(192,230)} خرجا من غرفتهما لبضع دقائق وعندما رجعا كان هناك |
Beraber şehir dışına çıkmışlar. | Open Subtitles | لقد خرجا عن المدينة معاً |
- Dostça bir yürüyüşe çıkmış iki kankayız, değil mi? | Open Subtitles | نحن مجرد زميلان خرجا معاً كصديقين , صحيح ؟ أهذا صحيح ؟ |
- Arka taraftan çıkmış olabilirler. | Open Subtitles | يمكن أنّها خرجا من الباب الخلفي. |
Önce onları sıkıştırman, şimdi de tüm ihtişamlarıyla böyle ortaya çıkmış olmaları gerçekten muazzam. | Open Subtitles | حشوك لهما هناك مذهل وها قد خرجا في مجدهما الآن مرحى -ماذا يحدث لي؟ |
Dan ve babası Jenny ye bakmak için gittiler, | Open Subtitles | دان و والده خرجا للتو للبحث عن جيني اذا .. سيكون الآن الوقت مناسب |
Bir süre çıkmışlardı. | Open Subtitles | خرجا معاً لبعض الوقت |
- Çocuklar dondurma almaya gittiği için mi? - Hayır, biliyorum, ben öyle söyledim. | Open Subtitles | -الولادان خرجا للتو |