"خطاباتك" - Translation from Arabic to Turkish

• Mektuplarını
• Mektuplarınız
• vaazların
• mektupların
• Konuşmalarını
• nutuklarından

Şu andan itibaren Mektuplarını açmadan yakacağımı anla lütfen.
‫يجب أن تعلم أنني من هذه اللحظة ‫سأحرق خطاباتك من دون أن أفتحها

Bu gece Nagel'le konuşacağım ve Mektuplarını geri alacağım.
الليلة سأتحدث الى "نيجل" وأنت ستستعيدين خطاباتك وسأحضرهم أليك بالمنزل

Mektuplarınız bitince, Robert onları postalamaya götürür. Mek...
عندما تنتهى من خطاباتك سيأخذهم "روبرت" إلى مكتب البريد

Mektuplarınız bitince, Robert onları postalamaya götürür.
عندما تنتهى من خطاباتك سيأخذهم "روبرت" إلى مكتب البريد

Vatandaşlıkla ilgili küçük vaazların da olmaz.
ـ أحد خطاباتك الموعظة عن المواطنة

Elizabeth'i kaybettiğimde yolladığın mektupların ne kadar değerli olduğunu sana hiç söylemedim.
أنا لم أخبرك أبداً كم كانت تعني لي خطاباتك عندما فقدت (إليزابيث).

O yüzden bütün Konuşmalarını ben yazıyorum.
لهذا السبب أنا من يكتب كل خطاباتك.

Pekala, nutuklarından biri mi bu yine?
حسنًا, هل هذا واحد من خطاباتك المعتادة؟

Mektuplarını okuduk. Kalbinin kırık olduğunu biliyoruz.
لقد قرأنا خطاباتك ، نعرف ان قلبك مكسور

- Mektuplarını yarın bana ver.
أعطيني خطاباتك غداً.

Ben... Mektuplarını oldukça etkileyici buldum.
وجدت خطاباتك ملهمة للغاية

Evet, John, Mektuplarını aldım.
...لقد وصلتني خطاباتك

Mektuplarınız beni ağlattı, Bay Mitchell.
خطاباتك جعلتني أبكي سيد (ميتشيل)

Sevgili Brooklyn'li Çocuk... yemeklerin de mektupların kadar iyiyse... hiçbir şey beni, sokağımda restoran açman kadar mutlu edemezdi.
"إلى فتى (بروكلين)... إن كانت جودة طعامك تساوي نصف جودة خطاباتك فلن يوجد هناك ما يسعدني أكثر من وجود مطعمك في عمارتي

İşte mektupların.
و هذه خطاباتك

Dokuz buçuk yıl oldu. Konuşmalarını duymaya hâlâ ihtiyacım yok.
-تسع أعوام ونصف ومازلت لا أريد سماع خطاباتك

Konuşmalarını ben yazıyordum. Faturalarını ben ödüyordum.
أكتب خطاباتك اجمع فواتيرك

nutuklarından gına geldi.
لقد سئمنا خطاباتك!