"خطابًا" - Translation from Arabic to Turkish

    • konuşmaydı
        
    • konuşması
        
    • mektubu
        
    • bir mektup
        
    • konuşma
        
    • mektup yazdım
        
    Konuşmayı gördün. Çok sıkı bir konuşmaydı. Open Subtitles أعني أنّك رأيت الخطاب، كان خطابًا ممتازًا.
    İyi konuşmaydı. Daha iyisini yapmak zor. Open Subtitles كان خطابًا رائعًا، ويصعب التفوُّق عليه.
    Hayır hanımefendi. "Ürolog" demedim. "Anma konuşması" dedim. Open Subtitles كلا، سيّدتي لم أقل مسالك بوليّة، بل قلتُ خطابًا، خطابًا رائعًا.
    - ...fakat grup olarak... - Moral konuşması mı bu şimdi? Open Subtitles ...لكن كمجموعة - هل من المفترض أن يكون هذا خطابًا حماسيًا؟
    İnan üşenmesem Sosyal Hizmetler'e tebrik mektubu yazacağım. Open Subtitles وسأخبرك بشيءٍ آخر، إن كان يمكنني تكليف نفسي، سأكتب خطابًا للخدمات الاجتماعية أهنئهم فيها.
    Ve ikincisi, eğer insan dokusuyla çalışıyorsanız ve bağışçı ile ailesini merak ediyorsanız onlara bir mektup yazın. TED وثانيًا، لو تعمل مع أنسجة الإنسان وتتسائل عن المتبرع وعن عائلته اكتب لهم خطابًا
    Kaliforniya Üniversitesi'nde bir konuşma yapmıştı. TED ألقى خطابًا في جامعة كاليفورنيا في لوس أنجلوس لمكانٍ مكتظ بالجمهور
    - Sana bir mektup yazdım. Open Subtitles "كتبت لك خطابًا"
    Çok iyi bir konuşmaydı, Bayan Udinov. Open Subtitles (كان هذا خطابًا قويًا جدًا يا آنسة (يودينوف
    Bayan Altmann, güzel konuşmaydı. Ama neden geçmişi geçmişte bırakmıyorsunuz? Open Subtitles سيّدة (ألتمان) قدمتِ خطابًا قويًا ولكن لمَّ لا تتركِ الماضي فالفات مات؟
    Pekala, güzel konuşmaydı Mike. Ama ilgilenmiyorum. Open Subtitles حسنٌ ، لقد كانَ خطابًا رائعًا يا (مايك) لكنني لستُ مهتمًا بها،
    Bu güzel bir konuşmaydı. Open Subtitles كان ذلك... خطابًا جيّدًا.
    Bir hazırlık konuşması. Hazır olmalıyız. Open Subtitles خطابًا حماسيًا يجب أن نكون مستعدين
    Gaz verme konuşması mıydı bu? Open Subtitles ـ إذًا، هل كان هذا خطابًا حماسيًا؟
    Biraz cesaret konuşması yapalım mı? Open Subtitles -هل علينا إعطاؤهم خطابًا حماسيًا؟
    Taliplerinden birisine aşk mektubu mu yazıyorsun yoksa? Open Subtitles تكتبين خطابًا غراميًا لأحد المتوددين لطلب يدك؟
    Sevgili kızım baban, az önce bunun bir aşk mektubu olup olmadığını sordu. Open Subtitles إلى ابنتي الصغيرة" "والدك سأل توًّا ما إن كان هذا خطابًا غراميًّا"
    Şartlı tahliye kuruluna bir mektup yazmamızı istedi. Open Subtitles لقد أخبرنا أن نكتب خطابًا لإدارةِ الإفراج المشروط.
    Ağlamak yok demiştik, o yüzden ona bir mektup bıraktım. Her şey sona erince onu bulur. Open Subtitles قلنا لا دموع، وقد تركت لها خطابًا ستجده حين ينقضي أمر الحائل
    Bu konuda tek bir konuşma bile yaptığımı hatırlamıyorum. TED و لا أتذكر أني قد ألقيت خطابًا واحدًا بشأن تغير المناخ.
    Sana bir mektup yazdım... - ...ve Stefan'a sana-- Open Subtitles -كتبت لك خطابًا وأعطيته لـ (ستيفان )...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more