"خوفا" - Translation from Arabic to Turkish

• korku
• korktukları
• korkusu
• korkudan
• korkusundan
• korkan
• korkardı
• korkusuyla
• korkarak
• korktuğum
• korkutabileceğini mi

Kötü olaylara karşı genel bir korku değil.
ليس فقط خوفا طبيعيا من حدوث الأشياء السيئة.

Onun için beni tutarlar. Birilerinden çekindikleri veya korktukları için.
لهذا تستأجرني الناس اما خوفا من احد او قلق منهم

Yani, bir çeşit korkusu olmayan polis memuru yoktur.
حسنا، لايوجد أي شرطي لا يمتلك خوفا في إحدى جوانبه

Operatörler New York'dan Japonya'ya kadar her yerde saklanan askeri güçler olduğunu ve bu güçlerin korkudan ortaya çıkmadıklarını söylüyorlar...
عاملي الراديو من نيويورك الى اليابان يعلنون عن وجود قوات مختبئة رافضين للاعلان عن نفسهم خوفا على حياتهم

Seni çöpe atan çocukların çoğu misilleme korkusundan başka okullara transfer oldu bugün.
بعض من الرفاق الذين قاموا برميك في سلة المهملات , قد حولوا اليوم خوفا من الإنتقام

Polisin peşinde olduğundan korkan Jacob,..
خوفا من الشرطة ان تكتشف شيئا جيكوب ظن ان رايلي سيبطئهم

"Herşeyden çok ölümden korkardı."
واضاف.. كان أكثر خوفا من الموت من أي شيء آخر

Onu öldüreceğim korkusuyla New York'a doğru yola çıkmış olmasından korkuyorum.
واظن بانه في طريقه للعودة الى نيويورك خوفا من انني ساقتله

Bu, yasanın ve düzenin olmadığı insanların birbirinden korkarak yaşadığı güçlünün zayıfı ezdiği karanlık bir çağdı.
وكان هذا عصر مظلم بدون قوانين الرجال عاشوا خوفا من غيرهم

Henry'yi asla yalnız bırakamadım... yerli kıza geri dönmesinden korktuğum için.
... أنا ما جرؤت أن أترك هنري لوحده خوفا من أن يعود إلى فتاته القبلية

Şunu söyle, "Hey, hashem, taşşaklarım henüz dolmadığı için benim gibi küçük bir yahudiye korkutabileceğini mi düşünüyorsun?"
"يا إلهي ! .. أتراني سأرتعد خوفا من هذه العبرية التوراتية

Kapıyı açtığı an, gözlerinde garip bir korku olduğunu gördüm.
و في اللحظة التي فتحت بها الباب شاهدت خوفا غريبا في عينيها

korku değildi, çocuğu sıkı sıkıya saran şartlara nasıl uyum sağlayacağının düşüncesiydi.
لم يكن ما يلم به خوفا فقط مشرئبا لتحسس الأشياء

Küçük bir kıza karşı korku beslemek gelmiş geçmiş en büyük şehre yakışmayan bir davranıştır.
التراجع خوفا من فتاة صغيرة ليس صفة لأعظم مدينة من الابد وإلى الأزل

Bazı çocuklar, karanlıktan korktukları için gece kalkmazlar.
بعض الاطفال لا يقومون في الليل خوفا من الظلام

Eserlere zarar gelmesinden korktukları için güvenlik sistemleri binanın dışına kurulmuş.
نظام مراقبتهم في الخارج فقط ربما خوفا من تدمير الآثار

Gömleğinin kırışacağı korkusu ile koltuğa yaslanmayacağını bilirsin
تعرف بأنه لن يستريح في كرسيه خوفا منأ ن يتجعد قميصه

Hamas Arap Amerikalılar'ın maddi desteğini kaybetme korkusu yüzünden ABD topraklarındaki hedeflere saldırı düzenlemez.
حماس لن تقدم على عمل في ارض امريكا خوفا من فقدانها للدعم المالي الامريكي

Beni unutmak için dua edenler bir gün yüzümü görecek ve korkudan titreyecekler."
أولئك الذين صلوا لينسوني سيرون وجهي بأحد الايام و ينتفضون خوفا

Eğer bu kadın benim gibi biriyse, şu an korkudan ödü patlıyordur.
إن كانت هذه الفتاة تشبهني فإنها تكاد تموت خوفا حاليا

Bu su parkının diğer tüm su parkalarının işini bitireceği korkusundan dolayı.
خوفا من أن , هم ال ــ الحديقة الجديدة من شأنها أن تضع كل الحدائق المائية الأخرى خارج الخدمة.

Eski utangaçlık reddedilme korkusundan geliyordu.
الخجل السابق كان خوفا من الرفض.

Galiba, bunun yankısından korkan Pentagon olayla ilgili hiçbir ilgisi olmasını istemediği için her şeyi halının altına süpürmüş.
أعتقد، خوفا من مزيد من العناوين البارزة وزارة الدفاع لم ترد أن تكون لها صلة بالحادثة لذا قاموا بتغطية الأمر

"Herşeyden çok ölümden korkardı."
واضاف كان أكثر خوفا من الموت من أي شيء آخر

Başarısız olma korkusuyla bir türlü başlayamadı.
كان لايستطيع ان يبدأ هوايته خوفا من الفشل

Yağmalanacağından korkarak özel pek çok şeyini kimsenin bilmediği bir yere saklamış.
خوفا من عمليات النهب أما ممتلكاته الشخصية الثمينة ـ ـ فكانت مخزنة سرا في مكان آخر

Dikkatini dağıtacağından korktuğum için sana söylemedim.
ولم أريد ان اخبرك خوفا من اصرف انتباهك