"خيار أخر" - Translation from Arabic to Turkish

    • Başka seçeneğim
        
    • Başka seçeneğimiz
        
    • Başka şansım
        
    • başka şansı
        
    • başka çaremiz
        
    • Başka seçenek
        
    • Seçme
        
    • başka çarem
        
    • seçim
        
    • seçeneğin
        
    Kazanan albüm anlaşması yapıyor. Bu gece olacak. Başka seçeneğim yoktu. Open Subtitles الفائز يحصل على عقد تسجيل وهيا الليلة, أسمعي لم يكن أمامي خيار أخر
    Büyük ihtimalle, ama Başka seçeneğim yok. Open Subtitles . من المرجح جداً , لكنني ليس لدى خيار أخر
    Başka seçeneğimiz yok. Buradan gitmeliyiz. Neye gideceğiz? Open Subtitles ـ أذا ليس لدينا خيار أخر يجب أن نغادر ـ ونذهب أين؟
    Değer verdiğimiz şeyler de bazen Başka seçeneğimiz yoktur. Open Subtitles بعض الأشياء وبهذه القيمة ليس هناك خيار أخر
    Kurallar kuraldır, ve kampın sonu olduğu için Başka şansım yok. Open Subtitles القوانين هي القوانين ومنذ الأن وحتى نهاية المعسكرN.ليس لدي خيار أخر
    Özellikle bu tür, o kadar çok saldırgan ve tehlikeliydi ki, onunla ilgili tüm izleri silmekten başka şansı kalmadı. Open Subtitles هذه الانواع المعينة أثبتت أنها عدوانية وخطرة جداً حيث لم يُسمح له بأي خيار أخر سوى تدميرها
    Eğer ormanlarımız yakılıp, istila edilirse başka çaremiz kalmaz. Open Subtitles عندما تحرق غابتنا وتدمر فلا يوجد خيار أخر
    Eğer eyalet mahkemeye kabul edilebilir bir delil sunamadığı takdirde, bana da sanığı serbest bırakmaktan Başka seçenek kalmıyor. Open Subtitles لو لم تقدم الولاية أى أدلة مقبولة لاتهامه لن يكون لدى أى خيار أخر الا أن أطلق سراح المتهم
    Bir günde iki orospu çocuğu. Başka seçeneğim yok gibi görünüyor... Open Subtitles لقد ضربني سافلين اليوم فلم تترك لي أي خيار أخر
    Ne yapabileceğime bakayım. Eğer bir şey yapamazsan, o zaman Başka seçeneğim kalmıyor. Open Subtitles سوف ارى ما استطيع ان افعله. اذا لم تستطيعي فعل شيء, لن يكون لدي خيار أخر.
    Evet ama Başka seçeneğim kalmadığı zaman. Open Subtitles نعم , فعلت ذلك عندما لم يكن لدي خيار أخر
    Yüzleşmemiz lazım. Başka seçeneğim yok, gitmeliyim. Open Subtitles دعنا نواجه الأمر، ليس أمامي خيار أخر
    Bunun yapılması gerek. Başka seçeneğimiz yok. Open Subtitles لابد من فعل لك ليس لدينا أي خيار أخر
    Başka seçeneğimiz yok. Biz çok azız, onlarsa çok fazla. Open Subtitles ليس لدينا خيار أخر نحن قلة وهم كثيرون
    Başka seçeneğimiz yok. Open Subtitles ليس لدينا خيار أخر
    Başka şansım yok galiba. Avukatım olabilirsin Nick. Open Subtitles أعتقد بأن ليس لدي خيار أخر تستطيع أن تكون محامي الخاص بي ، يا نيك
    Bu şartlar altında Başka şansım yok gibi görünüyor. Open Subtitles حسنُ, ليس أمامي خيار أخر في ظل الظروف الحاليه
    Ve bugün, değerli bir varlığımızı, sevdiğim ve güvendiğim bir adamımı, riske etmek zorundayım zira Başka şansım yok. Open Subtitles واليوم، غامرت بأهم عنصر، شخص أثق به و أحبه لأنه لم يكن لدى خيار أخر
    Sakince, saygılı bir şekilde ona başka şansı olmadığını gösterelim. Open Subtitles بهدوء واحترام نجعلها ترى بأن ليس لديها خيار أخر
    Eğer ormanlarımız yakılıp, istila edilirse başka çaremiz kalmaz. Open Subtitles عندما تحرق غابتنا وتدمر فلا يوجد خيار أخر
    Başka seçenek yoktu. Open Subtitles لم يكن هناك خيار أخر
    Kaldı ki Seçme şansınız yok. Devlet. İmzalamalısınız. Open Subtitles لم يعد أمامك خيار أخر إنه أمر قضائي عليك التوقيع
    Bana biraz daha istekli olduğunu göster evlat. Bunu yaparsan seni oynatmaktan başka çarem kalmaz. Open Subtitles ارنى بعض المهارات فى المبارة القادمة , وان فعلت ذلك لن يكون لدى خيار أخر سوى جعلك فى التشكيلة الاساسية
    Eşit derece de zor ama daha önemli başka bir seçim daha yapamaz mıyız? Open Subtitles الا يمكننا أن نتخذ خيار أخر بنفس الصعوبه وبنفس الاهميه؟
    Başka bir seçeneğin yoktu, nefsi müdafaaydı. Open Subtitles و لكن لم يكن هناك خيار أخر, قد كان دفاعاً عن النفس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more