"دائماً أنّ" - Translation from Arabic to Turkish

    • her zaman
        
    her zaman söylemekten hoşlandığım gibi, insana ait parçaları yerleştirmekle uğraşan kimseler kolajene sahip olmak isterler. TED لذلك أحبّ أن أقول دائماً أنّ أيّ شخص يهتم باستبدال الأعضاء البشرية سيرغب بالحصول على الكولاجين.
    Taze doğranmış bir beden, böyle durumlarda her zaman işe yaramıştır. Open Subtitles وأجد دائماً أنّ جثّة حديثة التقطيع تفي بالغرض دائماً
    Gerçekçi olmak her zaman iyidir, değil mi? İşte. Sen Open Subtitles لا بأس، يا صاح، يجدر دائماً أنّ تكون صريحاً، ألا تظن لك؟
    "Genellikle cevap, en basit olandır" diyen sensin her zaman. Open Subtitles أنتَ تقول دائماً أنّ أبسط الإجابات عادة ما تكون الأكثر إحتمالاً ولكن يبدو
    CIA'yin bir şeyler saklaması her zaman mümkün. Open Subtitles أقصد، من الممكن دائماً أنّ الإستخبارات المركزية تبقي شيئاً لنفسها.
    her zaman istediğini elde etmenin en güzel yolu kendin yapmandır derdi. Open Subtitles يقول دائماً أنّ أفضل طريقة للحصول على ما تريد هو أن تقوم به بنفسك.
    Bunu soracağını her zaman biliyordum çünkü sen başta bir şekilde bana karşı olan nefretini gizlemeyi başarmıştın. Open Subtitles كنت أعلم دائماً أنّ الطلب قادم لأنك أردت أن تتمكن من إخفاء كرهك لي لأسابيع قبل أن تطلب مني شيئاً
    Szilard her zaman dünyayı kurtarmak gibi bir görevi olduğuna inanan birisiydi. Open Subtitles ريتشاردروديس مؤرّخ اعتقد "زيلارد" دائماً أنّ على عاتقه مهمّة انقاذ العالم.
    her zaman her silahın dolu olduğunu farz et. Open Subtitles إفترض دائماً أنّ كل سلاح معمّر
    her zaman hastanenin ailesi olduğunu söylerdi. Open Subtitles كانت تقول دائماً أنّ المستشفى عائلتها
    her zaman şansımızın bir gün döneceğini söylerdi. Open Subtitles قالت دائماً أنّ حظنا سيقلب بطريقة ما.
    Sana her zaman inanan bir arkadaşın olduğunu hatırlatsın Open Subtitles لتتذكّر دائماً أنّ لك صديقة تؤمن بك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more