Yan işlerinde para aklamak için kullandığın bir mekana daha yeni baskın yaptılar. | Open Subtitles | لقد داهموا لتوهم مكان كنتَ تستخدمه لغسيل أموال المهمات الجانبية |
Belki de kalbin doğru yerdedir ama değerli şeyler için bu adaya baskın yapan Fransız'dan bir farkın yoktur. | Open Subtitles | ولعل قلبك في المكان الصحيح ولكن في النهاية,انت لست افضل من الفرنسيين عندما داهموا الجزيره واخذوا كل شئ له قيمه |
FBI ajanları, ünlü bilgisayar korsanı Douglas VonDorothy'nin sahte bir isim altında ebeveynleriyle beraber yaşadığı Jacksonville'deki evine baskın düzenlediler. | Open Subtitles | العملاء الفيدراليين داهموا مجتمع التقاعد في جاكسون فيل حيث يعيش القرصان المعروف |
2011 yılında Mısır hükûmeti düştüğünde, eylemciler gizli polis ofisine baskın yaptı. Birçok belge arasında buldukları bu belge, Gamma şirketine aitti, Gamma International'e. | TED | عندما سقطت الحكومة المصرية في عام ٢٠١١, نشطاء داهموا مكاتب عناصر الشرطة السرية وجزء من عدة مستندات عثروا عليها وجدوا هذا المستند من شركة جاما, شركة جاما العالمية. |
Hem yanlış evi bastılar hem de herkesi vurdular. | Open Subtitles | رجال شرطة أغبياء لقد داهموا المنزل الخطأ دخلوا هناك ، وعصفوا بكل من في طريقهم |
Yanlış evi bastılar. | Open Subtitles | لقد داهموا القصر الوهمي |
Mesa yakınındaki bir köye Kafa derisi avcıları baskın düzenledi. | Open Subtitles | صيادون منزوعى فراء الرأس "داهموا القريه بالقرب من "ميسا |
Geneleve baskın yaptıktan sonra onu karakola getirmişlerdi. | Open Subtitles | أخذوها هناك عندما داهموا بيت الدعارة. |
- Buraya gelme sebebimiz motorsiklet çeteleri kasabanın dışındaki kliniğe baskın yaptılar. | Open Subtitles | - سبب حضورنا ، عصابة الدراجات في طريقهم لخارج المدينة وقد داهموا العيادة. |
Rockland Polisi'nin evine baskın yaptığında çektiği fotoğrafta görünüyor. | Open Subtitles | التقطوها الشرطة، عندما داهموا منزله في مقاطعة "روكلاند". |
Birkaç gün önce, bazı ajanlar bir eve baskın yaptılar. | Open Subtitles | داهموا شقة NTAC قبل يومين ... بعض وكلاء ال |