| 2.Doktor: Açıkçası, mesleki fikrime göre omzundaki geniş ısırık iziyle bir ilgisi olabilir. | TED | دكتور 2: حسنُ، برأيي المهني ربّما علامة العضّة الكبيرة على كتفه قد يكون لها دخلٌ بذلك. |
| Bunun benimle bir ilgisi yok biliyorum ama bence burada birisi annenin çıkarlarını düşünmeli. | Open Subtitles | أعلم أن هذا ليس له دخلٌ بي لكن اظن أن أحداً هنا |
| Kampanyamızın bu olayla ne ilgisi olabileceğini anlamış değilim. | Open Subtitles | ... أنا لا أفهم كيف يكون لحملتنا دخلٌ في هذا .. |
| Kampanyamızın bu olayla ne ilgisi olabileceğini anlamış değilim. | Open Subtitles | ... أنا لا أفهم كيف يكون لحملتنا دخلٌ في هذا .. |
| Ne haberlerle ne ekiple bir ilgisi varmış. | Open Subtitles | لم يكن له دخلٌ بالأخبار ولا الفريق |
| Grace'in olanlarla bir ilgisi yok anne. | Open Subtitles | "غريس" ليس لها دخلٌ فيما يحدث أمي ليس ذنبها |
| Cinayetle ilgisi olup olmadığını merak ediyorum. | Open Subtitles | أتساءل حقاً إن كان لها دخلٌ بمقتله |
| Onun bu olayla hiç bir ilgisi yok. | Open Subtitles | لم يكن لها دخلٌ بالموضوع |
| Yaşanan bu talihsizliklerin seninle hiç ilgisi yok. | Open Subtitles | هذه المصائب ليس لها دخلٌ بكِ |
| Andrew'in bu olanlarla ilgisi olduğunu düşünmüyorsundur değil mi? | Open Subtitles | -أنت لا تظن بان (اندرو) لديه دخلٌ بهذا |
| - Benimle ilgisi yok. | Open Subtitles | -ليس له دخلٌ بي |
| Bu kızın Samara ile bir ilgisi var. | Open Subtitles | هذه الفتاة لها دخلٌ بـ(سمارا) |