| Her yerde durduğunda Dualarım kabul olmuş olacak. | Open Subtitles | عندما تكون في كل مكان تماما ستجتاب دعواتي |
| Tıpkı ihtiyarların bahsettiği gibi parlak, beyaz bir ışık görünce Dualarım kabul oldu dedim. | Open Subtitles | إعتقدتُ أنَّ دعواتي استجابت عندما رأيت ضوء أبيض مشع كالذي يتحدث عنهُ كبار السن |
| - Dualarım sonunda kabul oldu. | Open Subtitles | يمكن أن يكون الإجابة لكل دعواتي |
| Tanrı Dualarıma karşılık verdi. | Open Subtitles | الرب رأى أنه الوقت المناسب لإستجابة دعواتي |
| Dinleyin dualarımı zalim tanrılar, alın benim canımı. | Open Subtitles | اسمعي دعواتي أيتها الآلهة القاسية، خذي حياتي بدلاً منه |
| - Aylardır davetlerimi dikkate almadığın için. | Open Subtitles | فقط لانه طوال هذه الشهور اهملت دعواتي |
| Arkadaşlarımı geri kazanmıştım ama bu Dualarım sayesinde mi oldu emin değilim. | Open Subtitles | "استعدتُ صديقيّ، ولكن ليس بمقدوري الجزم قطّ إن كان ذلك بسبب دعواتي أم لا" |
| Her gece ona dua ediyorum... ..fakat belli ki Dualarım telesekreterine gidiyormuş. | Open Subtitles | ...كنت أدعي إليه كل ليلة ولكن الظاهر أن دعواتي تذهب مباشرة للبريد الصوتي |
| Vurup kaçmadan masum olana kadar, Dualarım Nathan'ın ailesiyle olacak. | Open Subtitles | رغم انني بريئ من تهمة الهرب من حادث مروري "فإن دعواتي لعائلة "نايثان |
| Gördün mü, kardeşim? Dualarım işe yaradı! | Open Subtitles | أترى يا أخى لقد أستُجيبت دعواتي |
| Evet. Dualarım kabul oldu. | Open Subtitles | نعم , لقد استجيبت دعواتي |
| Dualarım, kabul olmuş gibi görünüyor. | Open Subtitles | ...ويبدو بأن دعواتي قد أستجيبت |
| Dualarım kabul oldu. | Open Subtitles | لقد اُستجيبت دعواتي. |
| Tanrının Dualarıma cevap vermesini beklesem daha çok beklerdim. | Open Subtitles | كان هذا أسرعُ مِن انتظاري للآلهة في أن تُلبّي دعواتي |
| - Dualarıma ihtiyacınız yok. | Open Subtitles | -لا تحتاجُ إلى دعواتي |
| Dualarıma yanıt buldum. | Open Subtitles | قبلت دعواتي |
| Ama sen onu yanına alınca Tanrı'nın dualarımı kabul etmediğini anlamıştım. | Open Subtitles | لكن لمّا أويتها، أيقنت أن الله لم يبقل دعواتي. |
| Tanrı dualarımı yanıtsız bırakıyor | Open Subtitles | الرب الصامت يتجاهل دعواتي |
| Ve yemek davetlerimi reddetmenden dolayı bu senin için yemek yapmamın tek yoluydu. | Open Subtitles | وبما أنك ترفضين دعواتي لمائدة عشائي... فتلك الوسيلة الوحيدة التي يمكنني بها الطهو لك |
| Psikolojisi bozuk asker sürüsü dualarımın cevabı zaten. | Open Subtitles | --- مجموعة من الجنود المجهدين هذه إجابة دعواتي |
| Ve gerçekten duam kabul olmuştu. | Open Subtitles | "وبالتأكيد، استجيبت دعواتي" |