"دعْ" - Translation from Arabic to Turkish

• Bırakın
• Bırakalım
• izin ver

Bana sadece tost makinemi, televizyonumu, çelik radyatörümü Bırakın size hiçbir şey söylemem.
دعْ لي محمّصتِي وتلفزيونِي و شعاعي المُحَزَّم بالفولاذ ولَنْ أَقُولَ أيّ شئَ.

Dinle, Buck. Bekçiyi serbest Bırakın.
الآن، أتصنّتُ، بوك دعْ الحارسَ يَذْهبُ

Bırakın WNBA usulü oynasın.
دعْ مسرحيّةَ دبليو إن بي أي. تعال.

Bırakalım iyi doktorumuz işine devam etsin.
دعْ الطبيبَ الجيدَ واصلْ عملَه.

Bırakalım da başkası bir şeyler denesin.
دعْ شخص آخر حاولْ للتغيير.

Masanın üstüne tamamen yapışmasına izin ver, gözlerini kapalı tut. Ayağa kalkar mısın?
دعْ يدك تلتصق إلى سطح الطاولة بثبات، وابقِ عينيك مغمضتين أيمكنكِ الوقوف؟

Barış imzalandı. Bırakın süreç işlesin...
السّلام وُقّع ...دعْ هذه العملية تأخذ

Bu zevki bana Bırakın.
دعْ لى هذا الشرّفُ

Emily ve oğlunu Bırakın.
دعْ إيميلي وإبنها يَذْهبانِ.

Bırakın adamlarımız işini yapsınlar.
{\pos(195,240)} دعْ رجالنـا يقومـون بعملهـم فحسـب

Bırakın beni! Onun peşinden gidin,Sizi aptallar!
دعْ , corred خلفه!

Bırakın o adamı!
دعْ ذلك الرجلِ لوحده!

"Bırakın ışık olsun." Peki, peki.
"دعْ يَكُونَ خفيف هناك."

Bırakalım cüce konuşsun.
دعْ التمثالَ يَتكلّمُ.

Senin ihtiyarı Bırakalım da bir bir kaç kişinin defterini dürsün.
دعْ والدك يجرب حظه ببضع رميات

Bırakalım Bölüm Beş'in eşek şakaları devam etsin.
دعْ قسّمْ خمس مزحَ تَستمرُّ.

İzin ver ruhun ebediyete gitsin... son nefesin ile.
..دعْ روحَكَتَرتفعُللخلودِ. بنفسِكَ الأخيرِ.

serinlemesine izin ver-- serinliğin omurgamıza girmesine izin ver.
دعْه بارد - دعْ البرودةَ إدخلْ فقراتَنا.