"دنماركي" - Translation from Arabic to Turkish

    • Danimarkalı
        
    • Danimarka
        
    • Dane
        
    • Danimarkalılara
        
    Pasaportunu kaybeden bir Danimarkalı olsaydın, ne yapardın? Open Subtitles ماذا كنت ستعمل لو كنت دنماركي وفقدت جواز سفرك؟
    Yani, Benim için.. Danimarkalı ya da İsveçli olması sorun değil... Open Subtitles أعني، أنا لا أمانع إذا كان طفل سويدي او دنماركي ...
    Abu Dabi'ye her geldiğinde otelde kalan Danimarkalı bir mimardır. Open Subtitles إنه مهندس دنماركي يقيم في الفندق في أبوظبي
    Biliyor muydun, gençliğinde o Danimarka'nın en iyi tenisçisiydi. Open Subtitles يجب أن تعلم أنه كان أفضل لاعب تنس دنماركي في شبابه
    - Devam etsene. - Ölen kadının kocası polismiş. Danimarka özel timinden. Open Subtitles زوج المرأة التي ماتت في الحادث كان رجل شرطة دنماركي مميز
    O zaman işi bitirmesi için başkasını görevlendirin, Dane. Open Subtitles ثمّ يُخصّصُ شخص ما لإنْهاء المهمّةِ، دنماركي.
    Normalde Danimarkalılara pek güvenmem. Ayrıca maliyetini nasıl karşılarım? Open Subtitles لست بالعادة آخذ بكلام شخص دنماركي ، لكن كيف سأدفع ثمنها؟
    - Neden geliyorsun? - Kadın Danimarkalı. Olay mahallinde ben bulunuyordum. Open Subtitles لأن النصف الآخر قد يكون دنماركي ولأني أول من وصل لموقع الجريمة
    Danimarkalı bir polisi aradığımıza göre soruşturmayı o yöne kaydıracağız. Open Subtitles وبما أنه دنماركي نريد كل لوازم التتبع لتولي الموضوع
    Şüpheli iri yapılı bir, yaklaşık 180 cm boyunda, Danimarkalı gibi görünüyor. Open Subtitles المشتبه به يبدو دنماركي حوالي 180 سم طويل القامة، ممتلئ الجسم
    4 milyon 80 bin Danimarkalı seçmen olarak kayıtlı. Kaçının oy kullanacağıysa ayrı bir konu. Open Subtitles يحق لـ 4 ملايين دنماركي الاقتراع كم منهم سيدلي بصوته؟
    Unutulmuş bir Danimarkalı ressamın amatör bir resminin. Open Subtitles نسخة من هواة الرسم قِبل فنان دنماركي الذي نُسيَ أمره
    Kharun hakkında uzman bir Danimarkalı bulmaya çalışıyorum. Open Subtitles احاول العثور على دنماركي خبير بالكارون
    - Ya ne yakışıklı çocuk diyorlardır ya da yakından hiç Danimarkalı görmemişlerdir ama görecekler. Open Subtitles -يظنون أنك وسيم أو ربما لم يسبق لهم رؤية دنماركي عن قرب لكنهم سيفعلون
    Şimdi şundan da bahsetmem gerekir ki kocam aslında Danimarkalı. Zaten hayatımda yeteri kadar kültür şoku yokmuş gibi bir Danimarkalı ile evlenmeye karar verdim. TED ينبغي عليّ القول أن زوجي في الحقيقة من الدنمارك... فقط في حالة عدم تعرضي لصدمات ثقافية كافية في حياتي، قررتُ الزواج من رجل دنماركي.
    Tanımlara uyan her Danimarkalı soruşturulur. Open Subtitles كل دنماركي محتمل سنحقق معة
    - Söylentiler dolaşıyor da. Danimarka'nın en büyük partisinin başkanı o. Söylentiler olması normal. Open Subtitles حزبنا اكبر حزب دنماركي والشائعات جزء من عملنا
    Ortada bir sorun yoktu, ta ki yüksek dozda antibiyotik içeren bir Danimarka domuzundan bir lokma alana kadar. Open Subtitles كل شيء على مايرام حتى ابتلع قطعة خنزير دنماركي تحتوي على نسبة عالية من المضاد الحيوي
    - Gidip Danimarka yemeği getirebilirim. Open Subtitles ربما أحضرت لكِ كعك دنماركي من هناك.
    Kalbimde bir Dane olarak kalmış olsam da. Open Subtitles بالرغم من أنه بداخل قلبي ما زلت دنماركي
    Ben bir Dane'im, hem de Hristiyanım! Open Subtitles انا دنماركي مسيحي
    O ve yandaşları Elizabeth Dane adındaki hızlı bir yelkenliyle kıyı boyunca seyahat ediyorlar." Open Subtitles هو وأتباعه السفر أسفل الساحل... ... فيمقصيشحنمسمّى دنماركي إليزابيث."
    Diğer Danimarkalılara itibar etmiyorum. Open Subtitles لا أكن إحترام لأي دنماركي آخر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more