Bu yüzden, bir daha karıştırma sırası size geldiğinde bir dakika ayırın ve dünya üzerinde daha önce hiç var olmamış ve asla olmayacak bir şeyi elinizde tuttuğunuzu hatırlayın. | TED | لذا، عندما يأتي دورك في خلط الورق، توقف لبرهة لتتذكر أنك تحمل شيئاً لم يوجد من قبل ولن يوجد بعد الآن. |
Hayır. Kasa sırası sende. Ben burayı hallederim. | Open Subtitles | لا , لا دورك في المقدمة سأتعامل هنا بالخلف , خذي أنتِ الزبائن |
Bak, diyeceğini dedin. Ama senin rolün burada son buluyor. | Open Subtitles | لقد أوضحت وجهة نظرك لكن دورك في هذه اللعبة انتهى |
Öyleyse, bu senin filmdeki rolün ise, bu seni memnun eder mi? | Open Subtitles | حسناً, إذا كان هذا دورك في الفيلم هل ستكون سعيد؟ |
Peki bana şirketteki rolünden biraz bahseder misin? | Open Subtitles | هل يمكنك إطلاعي على ما تظن انه دورك في الشركه ؟ |
Çok üzüldüm ve hassas bir konu olduğunu biliyorum ama filmdeki rolü tekrar düşünsen olmaz mı? | Open Subtitles | أنا آسف أعلم أنه موضوع حساس لكن هل يمكنك أن تعيدي دراسة دورك في ذلك الفيلم؟ |
Senin alışveriş sıran! Bir kere bile dışarı çıkmadın! | Open Subtitles | إنه دورك في الذهاب إلى المتجر، فأنت لم تخرج أبداً منذ أتينا إلى هنا |
Bir rolünüz var, takım içindeki rolünüzü bilmek zorundasınız. | TED | لديك دور، وعليك أن تعرف دورك في الفريق. |
İtiraf eder ve Gümüş Zil Cinayetleri'ndeki rolünle ilgili tüm gerçeği anlatırsan, bu senin kesinlikle iyi niyetini gösterir. | Open Subtitles | ،اذاً كنت تنوي على الافصاح بالأمر وتخبرني بالحقيقه الكامله حول دورك في جرائم قاتل الأجراس الفضيه |
- Ama yapma sırası sende. | Open Subtitles | عندي صداع ـ إنه دورك في غسيل الصحون ـ أعرف .. |
Yemek yapma sırası sende değil miydi? | Open Subtitles | اليوم هو دورك في إعداد فطور الصباح، أليس كذلك؟ |
Hadi Smith. Kalk nöbet sırası senin. Sıra senin. | Open Subtitles | هيا سميث ، إستيقظ إنه دورك في المراقبة |
- Evet, konuşma sırası sizde. - Kızdırma beni. Ben konuşacağım. | Open Subtitles | نعم, إنه دورك في الحديث - حسناً, أوقفني إن استطعت, سأصعد على المنصة - |
Telefilmdeki rolün için hangi aktörü istersin? | Open Subtitles | من الممثل الذ تريده أن يلعب دورك في الفيلم التليفزيوني؟ |
Bu olaydaki rolün tamamlandı, ama hâlâ araştırmaya devam ediyorsun. | Open Subtitles | دورك في الأمر قد تم و مع ذلك ما زلت تحقق؟ |
Peki senin bu işteki rolün ne? | Open Subtitles | و أنت ، ما دورك في هذا الأمر ؟ |
Yani Wallace Boden'a kurulan tuzaktaki rolünden bahsetmek istersen seninle anlaşmaya varmaktan memnun olurum. | Open Subtitles | إذا أخبرتني دورك في التوريط للسيد " بودين " سأكون أكثر من سعيد بمساعدتك |
taşımadaki rolünden kaçınmak için bir bahane mi? | Open Subtitles | ذريعة لتفادي دورك في تحميل البضائع؟ |
Ya Le Milieu, hakkındaki gerçeği bilseydi, bazı güçlü üyelerinin yakalanmalarındaki aldığın rolü bilseydi? | Open Subtitles | ماذا لو علمت الوسط الحقيقة عنك حول دورك في سقوط بعض من أكبر أعضائهم قوة |
Anlaştığımız üzere, senin sıran. | Open Subtitles | كما اتفقنا جميعاً انه دورك في التنظيف |
Bay Ripley ile şirketteki rolünüz üzerine uzun uzadıya tartıştık. | Open Subtitles | انا والسيد " ريبلي" بحثنا طويلا حول دورك في الشركه |
İtiraf eder ve Gümüş Zil Cinayetleri'ndeki rolünle ilgili tüm gerçeği anlatırsan, bu senin kesinlikle iyi niyetini gösterir. | Open Subtitles | إذا كنت على استعداد لتأتي نظيفة، ونقول الحقيقة كاملة عن دورك في القتل الأجراس الفضية، من شأنه أن يكون اداء لا يصدق حسن النية. |
Bugün gerçekleşen olaylardaki tüm rolünüzden sorumlu tutulacaksınız. | Open Subtitles | ستكون أنت المسئول عن دورك في كل ما جرى هنا اليوم |