"دوماً من" - Translation from Arabic to Turkish

• her zaman
• hep

Gerçek kibirli tiplerden biriydi her zaman kelime haznesinden bahsederdi.
كان أحد أنواع المتفوقين الحقيقيين يتحدّث دوماً من قاموس المرادفات

Ne kadar dibe batsa da küllerinden doğmayı her zaman başarıyor.
مهمّا تدنّى وضعه، فإنّه يتمكّن دوماً من النهوض من بين الأموات.

yani, her zaman bu konudan yakınıyorlar.
اعني انهم يشتكون دوماً من العادات الغير صحية

Evet, bu üniversiteye gitmeyen insanların hep olduklarını söyledikleri şey.
-أجل ، هذا ما يقوله دوماً من لم يذهب لكلية

Yani, biliyorum hep merak ettin kim olduklarını ve şimdi biliyorsun.
أعني أعلم أنك تساءلت دوماً من يكونون والآن تعلمين

"her zaman" derdi... "yeni şeyleri denemelisin."
كانت تقول لي دوماً من المهم أن تجرب أشياء جديدة

Ancak benden söylemesi, eğer siz ikinizi dişinizi sıkarsanız belki biraz olsun birbirinize göz kulak olabilirsiniz benden söylemesi, her zaman güvenebileceğiniz birini bulursunuz.
ولكن أعدكما إن بقيتما سوياً وربما تهتمان ببعضكما قليلاً، أعدكما بأنه سيكون لكما دوماً من تعتمدان عليه

Büyüklerin böyle her zaman paçayı kurtarması beni deli eder.
يجعلني غاضباً، بالرغم مِن ذلك، أنّ الكبير يفلت دوماً من العقاب.

Neredeyse her zaman bir işte çalıştı ve başı hiçbir zaman yasalarla derde girmedi.
كان يقترب دوماً من الحصول على وظيفة، ولمْ تكن لديه مشاكل مع القانون.

Bu nedenle anlaşma gereği ölen çocukları burada tutanlar her zaman biz olduk.
و لهذا السبب كنّا دوماً من يحافظ على أطفال العقد

Partnerini şaşırtmak için yeni yollar bulmak her zaman iyidir.
إنه دوماً من الجيّد أن تجد طرق جديدة لتفاجئ بها حبيبتك.

Onlar son derece atletiklerdi ve yerel yarışlarda her zaman yan taraftan destek olurlardı, üç kardeşim ise tezahürat yapar ya da su dağıtırdı.
بل كانوا رياضيين للغاية، وكنت أشارك دوماً من الصفوف الجانبية، بتشجيع إخوتي الثلاثة أو بتوزيع المياه في السباقات المحلية.

Sanırım her zaman akılsız biri çıkıyor.
هنالكَ دوماً من هو أحمقٌ كفاية كما أظن

her zaman nereden geldiğini bil.
إذاً، سوف تعرف دوماً من أين جئت.

Kendini tekrar tekrar öldürebilirsin ama ben seni her zaman geri getireceğim.
يمكنك أن تقتلي نفسك مراراً وتكراراً لكني سأتمكن دوماً من إعادتك!

Gizli yaşamayı her zaman becermişimdir.
لقد تمكنت دوماً من العيش خفية.

hep senin için savaştı, çok büyük tehlikelere atıldı.
لقد قاتلت دوماً من اجلك وواجهت المخاطر القوية

Ama hep bir camın arkasından. Evet.
لكن دوماً من خلال الحائط الزجاجي؟

Düğünlerden hep korkmuşumdur.
أنا أخاف دوماً من حفلات الزفاف