| Senin kadar güzel piyano çalan biriyle hiç karşılaşmadım David. | Open Subtitles | لم أقابل حتى الآن شخص يعزف البيانو مثلك يا ديفد |
| Sadece David ve Tom yerine Daisy ve Tina'mız olduğunu söylüyorum. | Open Subtitles | ما أحاول قوله بدلا من ديفد وتوم سيكون لدينا ديزي وتينا |
| Gerçi Hank demişti ki dışarı çıktığında David Amca'nız için yaptığınız gibi bana da işe başlamam için biraz para verebilirmişsiniz. | Open Subtitles | أنا أريد مساعدتك فقد أخبرني هانك أنه بإمكانك إعطائي بعض المال كما فعلت مع عمك ديفد حين خرج من السجن أيضاً |
| David King isimli bir arkadaşım The Sunday Times'ta çalışıyordu ve bana... | Open Subtitles | صديق لي اسمه ديفد كينغ كان يعمل لـ صنداي تايمز قال لي: |
| Bu raporları istiyorum-- David Kampı'na haftasonu için gidip bir rapor yazmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تذهب إلى منتجع كامب ديفد وأريدك أن تكتب لي تقريراً |
| David bize piyano çalacak. Değil mi, David? | Open Subtitles | ديفد سيعزف على البيانو من أجلنا أليس كذلك يا ديفد؟ |
| Tamam, David. | Open Subtitles | أراك الأسبوع المقبل يا ديفد لا تنسى أن تدرس |
| Eşsiz insan belediye başkanıza David'in Amerika'ya gitmesi için ayarladığı bu fon için teşekkür etmek istiyor. | Open Subtitles | أوّدشكرمُنظمالحفلالرائع.. لقيامه بهذا الأمسية لجمع الأموال لرحلة ديفد لأمريكا |
| Teşekkür ederiz, David. Çok teşekkür ederiz, baba Helfgott. | Open Subtitles | شكراً، شكراً لك يا ديفد شكراً لك أيها الرفيق هلفجوت |
| Küvetten çıkma zamanı, David. | Open Subtitles | حان وقت خروجك يا ديفد انه دوري لدخول الحمام |
| - David buznik. | Open Subtitles | ديفد بوزنيك ان هذا اخر مكان كنت اتوقع ان اجدك فيه , دير |
| - hadi David, şaka hayatın tuzu biberidir. | Open Subtitles | و الان تعالى يا ديفد ان النزوات هى توابل الدنيا |
| Ruhsatı David Kendall adında birinin üstüneymiş. Adam Grove'da oturuyormuş. - Tamam. | Open Subtitles | هيئة المركبات تؤكد التسجيل بإسم ديفد كاندل " مع عنوان في المنطقة |
| Biliyor musun David, verdiğini gördüğüm ilk doğru karar bu oldu. | Open Subtitles | أتعلم " ديفد " ؟ هذا أول قرار جيد رأيتك تفعله |
| Tamam, yeter. David, neler dönüyor bilmek istiyorum. | Open Subtitles | حسنا هذا يكفى ، ديفد أريد أن أعرف ماذا يحدث |
| David, birisiyle birlikteyken, bilirsin, beraberken, temel nokta şudur; | Open Subtitles | ديفد متى أخر مرة كنت بها مع شخص وتعيشان معاً ؟ فأنت لست مرتبط بأحد |
| David Lamont'un bürosu? | Open Subtitles | مكتب ديفد لاموند لن أحضر اليوم ، الغي جميع مواعيدي |
| Sen, David Koresh ol, ve ben de ağır teçhizatlı FBI ajanı. | Open Subtitles | " كوراش ديفد " دور ستمثلين الثقيلة اليد ذو المباحث عميل وأنا |
| David'le gider eşyalarını alırsınız, değil mi, David? | Open Subtitles | ديفد سوف يذهب معك ونحضر اشياءك هل ستفعل ،ديفد? |
| Dün David'i öptüğünde ve bu çok hoşuna gittiğinde, kafandan onu bir yazar olarak mı geçirdin? | Open Subtitles | عندما قبلت ديفد بالامس واعجبتك, هل كنت تفكرين به ككاتب? |
| Siz Dave'in gerçek oğulları bile değilsiniz... çocuklarım dediği bir avuç sincapsınız. | Open Subtitles | وانتم لستم حتي ابناء ديفد الحقيقيون انتم فقط مجموعة من السناجب الذي يطلق عليهم اولاده |
| Kral Davut'un söylediği gibi, "Konuşmam yavaş ve dilim yavaş." | Open Subtitles | كما قال الملك "ديفد" "أنا بطيءٌ في الكلام، وأملكُ لساناً بطيئاً " |
| Bizimle alay ediyor olmalı. David Ghantt denen adam hakkında ne biliyoruz? | Open Subtitles | قد يتلاعب بنا , مالذي نعرفه عن هذا الرجل (ديفد غانت) ؟ |