| Sonrasında sen kolunu kırdın ve 3 saat içinde iyileşti. | Open Subtitles | و بعدها كسرت ذراعك, و شُفيت فى غضون ثلاث ساعات. |
| kolunu omzunda fazla tutuyorsun. İşleri daha mı kötüleştirmek istiyorsun? | Open Subtitles | أنت تترك ذراعك لمدة طويلة، أتريد أن تزيد الوضع سوءاً؟ |
| O, senin kolunu kesti, sen de intikam almak istedin. | Open Subtitles | هذا طبيعي . لقد بتر لك ذراعك وانت اردت الانتقام |
| Hemencecik Koluna bir serum yerleştireceğiz... -...sonra da oyununa devam edebilirsin. | Open Subtitles | سنضع محلولاً وريدياً في ذراعك بسرعة ثم يمكنك متابعة لعبك، اتفقنا؟ |
| Farzet ki kolun kırıldı. Seni eve gönderirler, tamam mı? | Open Subtitles | لنفترض أنّه يسحق ذراعك فأنّك ستعود للديـار جرّاء ذلك، صح؟ |
| Yükselip geçerken sol kolunda daha fazla enerjiye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحتاج طاقة أكبر في ذراعك الأيسر عندما ترفعينها و تديرينها. |
| Sağ gözün kan çanağına dönmüş. Sağ kolunu kullanabiliyor musun? | Open Subtitles | عينك اليمنى مليئة بالدم ألا يمكنك استخدام ذراعك اليمنى مطلقاً؟ |
| kolunu sıyırıp geçen mermi, mermi yolunda ufak bir sapma yaratmış. | Open Subtitles | كان علي حساب ميلان طفيف في الإسقاط عندما شرخت الرصاصة ذراعك |
| Eğer kolunu birkaç saat boyunca hareketsiz tutarsan... Kolundaki siniri felç edebilirsin. | Open Subtitles | لو ابقيت ذراعك مجمده لساعات يمكن ان تتلف اعصابك الى حد الشلل |
| KB: İki kere. Tamam, sol kolunu önüne doğru uzat. | TED | كيث بارى: مرتين. حسناً، مدي ذراعك اليسرى أمامك |
| Sol kolunu indir. Acı toprağa geçecek. | Open Subtitles | اخفض ذراعك الايسر وسوف ينساب الالم الى الأرض |
| kolunu yaraladm, simdi de sarmak istiyorum, lütfen. | Open Subtitles | انا جرحت ذراعك والآن اريد ان اضمّدها لك. من فضلك |
| Hadi, hilebaz. Bize o milyon dolarlık kolunu göster. | Open Subtitles | هيا أرنا قوة ذراعك التى تساوى مليون دولار |
| Koluna sarılmam, sanki seni etkilemeye çalışıyormuşum gibi görünebilir. | Open Subtitles | ربما يبدو الأمر كأنني أحاول التأثير عليك أو لوي ذراعك |
| Hoşlanmadığın erkeklerin Koluna girmemelisin. | Open Subtitles | لا ينبغي ان تعطي ذراعك إلى رجلٍ لا تحبيه. |
| Ateşlemeyi geciktirmezsen kahrolası kolun kopabilir. | Open Subtitles | إذالمتعقالشرارة، فمن المحتمل أن تؤذي ذراعك |
| kolunda kısmi yanık var. İyileşme sürecinde sürekli pansuman yapılması gerek. | Open Subtitles | ذراعك محروقة جزئيا ، عليك أن تتعلم كيف تضمدها حتى تشفى |
| Kolunun durumuna bakılırsa, Morg... artık Lago'da istenmiyorsun, ve biz de seni istemiyoruz. | Open Subtitles | من منظر ذراعك يا مورج استفذت الترحيب بك في لاجو , ومنا أيضاً |
| Kolunuzu kaybettiğinizde bu sinir sistemi hala çalışmaktadır. | TED | وعندما تفقد ذراعك ، ذلك الجهاز العصبي يكون لايزال يعمل. |
| Onlara selam verirken, kolundan özür dilemen gerekir. | Open Subtitles | عندما تؤدى التحيه للاثنين عليك ان تعتذر الى ذراعك |
| Kollarını omzumdan çek yoksa... - ...telefonunu caddeye fırlatırım. - Neden nefret ediyormuş gibi davranıyorsun? | Open Subtitles | ازيلي ذراعك عني قبل أن أرمي تلك الصورة إلى الشارع |
| Kolunuz veya vücudunuz hareket eder. ve gözleriniz, teniniz, kaslarınız vb. sayesinde duyusal geri dönüş alırsınız. | TED | يتحرّك ذراعك أو جسمك، وتحصل على ردود فعل حسية من خلال الرؤية، والجلد، والعضلات وهلم جرا. |
| Diğerlerinden ayrı duruyordun... taş tırabzanın yanında... Elini tırabzana dayadığın kolun yarı aralıktı. | Open Subtitles | وقفت بعيدة عن الاخرين قرب سور الحجارة حيث ارحت عليها ذراعك الممدودة |
| Bir kaç inç daha sağına gelseydi kol arterini vurabilirdi. | Open Subtitles | أنهآ مُجرد أنشين على ذراعك كان بأمكانها أن تصيب شريانكِ |
| "Tamam! Bakalım, bıçağı ne kadar derine sokabileceğim." diye, Kolunuza kesik atmayı düşünmezsiniz. | TED | فلن تصاب بجرح في ذراعك وتقول: "أنا أعرف ما سأفعل! سآخذ السكين وسأرى كم يمكنني أن أزيد من عمقه." |
| - Gözümüzü ondan ayırmayalım. - Haydi çete. Kolların düşmeden önce biraz dinlen. | Open Subtitles | لنبقي اعيننا على ابن العاهره من الأفضل أن تأخذ استراحة قبل أن تخلع ذراعك |
| Bir hafta önce o kolu bir daha kullanamaz diyordum. | Open Subtitles | منذ أسبوعاً مضى، لكنت أقول أنّ لا خيار أمامك سوى بتر ذراعك. |