"ذلك بالنسبة" - Translation from Arabic to Turkish

    • için
        
    Seninle gurur duymamın benim için neler ifade ettiğini biliyor musun? Open Subtitles أنت تعرف كم يعنى ذلك بالنسبة إلى أن أفخر بك دائماً
    İyi bir arkadaşımdır fakat kızkardeşim için bundan daha fazlasıdır. Open Subtitles إنه صديق مقرّب منيّ, لكنه أكثر من ذلك بالنسبة لشقيقتي
    Yine de, iki akıllı yetişkin için, çok mücadele etmiş görünüyoruz. Open Subtitles على الرغم من ذلك بالنسبة لكبيران ذكيان يبدو اننا نتقاتل كثيرا
    Kiera, seninde benim için ne anlama geldiğini anlamak gerekli. Open Subtitles كييرا ، عليكي أن تفهمي ما يعنيه ذلك بالنسبة لي
    Eğer bunu onlar için yapabilmişlerse, kesinlikle bunu benim için de yapabilirlerdi. TED اذا كان يمكن القيام بذلك بالنسبة لهم، وبالتأكيد فإنها يمكن أن تفعل ذلك بالنسبة لي.
    Şimdi bunun sizin için, aileniz için, arkadaşlarınız için, kendi mali güvenliğiniz için ne anlama geldiğini hayal edin. TED الآن تخيلوا ما الذي يعنيه ذلك بالنسبة لكم، وعائلاتكم وأصدقائكم، وأمنكم المالي الشخصي.
    Dijital çağda güvenilir bir imaj sahibi olmak kârlı ve değerli bir şey ve gelecek nesiller için daha da değerli olacak. TED يعتبر من المربح والقيّم أن تُعتبر جديرا بالثقة في العصر الرقمي، وسيكون أكثر من ذلك بالنسبة للأجيال المستقبلية القادمة.
    O zaman soru şu; zaman çerçevesi olarak neyi kastedeceğiz İnsanlar için daha önce konuştuğumuz gibi bunu dönüm noktası yapana kadar TED السؤال هنا الآن، ماذا سيعني ذلك بالنسبة للوقت اللازم لهذا الأمر نفسه بالنسبة للبشر
    Sizden onlar için o kişi olmanızı istiyorum. Çünkü onlar için, o çocuklar için, bu her şey anlamına geliyor. TED لذلك أطلب منكم أن تكونوا هذا الشخص بالنسبة لهم، لأن ذلك بالنسبة لهؤلاء الأطفال، يعني كل شيء.
    Bunun çalışan bir kız için ne anlama geldiğini bilmiyorsunuz. Open Subtitles ليست لديك فكرة ما يعنى ذلك بالنسبة لفتاة عاملة
    Şunu benim için tut. Open Subtitles يمكنك أحرزنا ر الذهاب إلى هناك الآن. عقد ذلك بالنسبة لي.
    Benim için yapmayacaksan onun için yap. Open Subtitles إذا لم يكن بالنسبة لي، فقط تفعل ذلك بالنسبة له.
    Olaylar senden çok benim için daha iyi bir duruma geldi görünüyor. Open Subtitles يبدو أنه قد اتضح أفضل قليلا بالنسبة لي من فعل ذلك بالنسبة لك.
    Bunların benim için ne kadar kolay olduğunu biliyor musun? Open Subtitles القليل من التقدير ؟ هل تعلم ما مدى سهولة ذلك بالنسبة لى ؟
    Onun için, çok isterdim ama kalamam. Open Subtitles ذلك بالنسبة لك أنت متسامح جداً معي زيوس لذا لاأستطيع الحب و لكن لاأستطيع
    Ama bu kararın sizin için daha tehlikeli bir özelliği var. Open Subtitles مع ذلك... بالنسبة لك أمر الحظر هذا سيكون له تأثير أخطر
    O hap seks gücü için mi? Çünkü bu içki bende işe yaramıyor. Open Subtitles هل تلك ترفيهية، لأن هذا المشروب يسن وأبوس]؛ ر تفعل ذلك بالنسبة لي.
    Bana sadece ne istediğini söyle ben de senin için öyle olayım. Open Subtitles أنت قل لي فقط ما تريد وسوف أكون ذلك بالنسبة لك.
    Ya da bunu yapması için birilerini çağırabilirim. Open Subtitles أو يمكن أن أدعو أحدا في ولقد أكان ذلك بالنسبة لك.
    Benim için bunu yapabilir misin? Open Subtitles هل يمكن أن يفعل ذلك بالنسبة لي ، من فضلك؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more