Mahkum, diz çöküp başını kütüğe koyar... boynunu, özel olarak tasarlanmış... bu küçük oyuğa yerleştirir, balta buraya iner... ve kafayı gövdeden tek hamlede, bazı şanssız durumlarda... iki hamlede ayırır. | Open Subtitles | الضحية يركع, ويضع رأسه على الصخرة ويُثبت رأسه على التجويف فى الصخرة المصمم ليناسبه, ثم تهوى البلطة |
-Seagrave'in nesi var? -Sanırım başını vurdu. | Open Subtitles | ماذا حدث لسى جراف اصيب فى رأسه على ما أعتقد |
Yastığa başını koyar koymaz uyuyakaldı. | Open Subtitles | لقد غطّ في سبات عميق حالما وضع رأسه على الوسادة |
Sadece bu sehirde, kaç insan kellesini asili görmek ister? | Open Subtitles | كم شخص في هذه المدينة يرغبون برؤية رأسه على رمح؟ |
Sadece bu şehirde, kaç insan kellesini asılı görmek ister? | Open Subtitles | كم شخص في هذه المدينة يرغبون برؤية رأسه على رمح؟ |
Onun uyuyacağını ya da ses geçirmez bir oda da kafasını giyotinle kesmeyi mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظن أنه سيكون نائماً في غرفة معزولة السمع و رأسه على مقصله؟ |
Sonra da kafasını siperlerimizin mazgallarına dikti. | Open Subtitles | حتى مزقه إلى أشلاء وثبت رأسه .على أسوار قلعتنا |
Ona işkence edip, kafasını bir sopanın ucuna geçiriyorlar, ve ada üzerinde süzülen, tanrı zannettikleri bir canavara sunuyorlar. | Open Subtitles | قاموا بتعذيبه و وضع رأسه على عصا حادة كقربان للوحش الذي يحوم خول الجزيرة |
Köyüne geri götürmesi için, kafasını bir eşeğe bağladık. | Open Subtitles | ثبتنا رأسه على حمار ليحمله عائداً إلى القرية |
Ve rakibi başını eğerek teslim olur. | Open Subtitles | ومنافسه يشير بالإستسلام وذلك بخفض رأسه على الأرض |
başını omzuma koydu. Sanırım duygusal olarak etkilendim. | Open Subtitles | وأسند رأسه على كتفي، أعتقد أنّي مجروح عاطفيّاً |
Yastığa başını koyar koymaz uyuyordu. | Open Subtitles | نام كما ينطفئ الضوء لحظة ما وضع رأسه على الوسادة |
başını ortağımın yanında havaya uçurduğun İranlı casus neyin nesi? | Open Subtitles | ماذا عن ذلك الجاسوس الإيراني الذي فجرة رأسه على شريكتي هنا؟ |
4 yıl önce banyoda düşüp başını lavaboya vurması sonucunda embolik inme geçirmiş. | Open Subtitles | الوضع الأن بعد أربع سنوات من السكتة الدماغيّة، بعد أن سقَط وضرب رأسه على طاولة الحمّام. |
Onun kellesini herkesin görebileceği bir şekilde meydanın ortasında direğe takılmış olarak görmek istiyorum. | Open Subtitles | اريد رأسه على عصا في منتصف السوق من اجل ان يراه الجميع |
Aaron da hacker gibi gözüktüğünden kellesini mızrağa geçirip surlara dikeceklerdir. | Open Subtitles | و هارون يبدو مثل الهَكَرة بما يكفي لأن يوضع رأسه على أبواب المدينة |
Sonra da kafasını siperlerimizin mazgallarına dikti. | Open Subtitles | ونصب رأسه على جدران حصننا |
Bu yüzden onun defterini sen dür. kafasını bir tabakta teslim et. | Open Subtitles | لذا تعاملي معه، قدّمي رأسه على طبقًا من ذهب |
Neden kafasını bir kazıkta sallandırmak istemiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تريد رأسه على عصا؟ |