"رأيتيه" - Translation from Arabic to Turkish

    • gördün
        
    • gördüğün
        
    • gördüğünü
        
    • gördünüz
        
    • görürsen
        
    • gördüğünüz
        
    • gördüklerini
        
    • görmüş
        
    • görmüştün
        
    • gördüğünde
        
    • görürseniz
        
    • görüştünüz
        
    • gördüklerin
        
    • gördüğünüzü
        
    • gördüysen
        
    Ne gördün bilmiyorum, ama her ne ise, o ben değilim. Open Subtitles لا أعرف ما الذي رأيتيه ولكن أيا كان، لم يكن أنا
    Yaptığını gördün. Dizleri üzerine çöktü. Open Subtitles رأيت ما فعله للتو يا أمي رأيتيه يركع على ركبتيه
    Sana gördüğün en güzel müzik setini ve bütün yeni plakları alacağım. Open Subtitles سأشتري لكي أفضل مشغل رأيتيه .في حياتك و سأشتري لكي أسطوانات جديدة
    Hayır, dur. Dinle. Onu başka bir kıza bakarken gördüğünü söyle. Open Subtitles كلا، توقـّفي، إنصتي، إخبريه أنـّكِ رأيتيه وهو ينظر إلى فتاة أخرى
    Onunla sert konuşmamız gerekecek. Son zamanlarda onu gördünüz mü? Open Subtitles حسناً،سيكون لديكِ كلمة صارمه معه هل رأيتيه في الأونة الآخيرة؟
    İlk kurbanı okulda mı gördün? Open Subtitles الضحيّة الأولي هل رأيتيه في أنحاء المدرسة ؟
    Onun hakkında birşey duydun mu yada onu gördün mü? Hayır,Üzgünüm. Open Subtitles هل سمعتنى عنه او رأيتيه - أوه, لا, انا اسفة -
    Dışarıda mariuhana içerken gördün sonra da içeri gidip polislere söyledin değil mi? Open Subtitles لقد سَمعت عن مافعلتيه لبراين رأيتيه يُدخن في مكان يمنع التدخين فيه
    Bugün aldığımı bulamadım. Sen gördün mü? Open Subtitles أنا لم أجد السكين الذي إشتريته اليوم هل رأيتيه ؟
    Neler olduğunu gördün. Şimdi ölü insanlar olabilirdik. Open Subtitles أنت رأيتيه كان ينتشر كنا سنكون ميتين الآن
    Ben sette bazı araştırmalar yapmaya gidiyorum. Sanırım gördüğün şey gerçekti. Open Subtitles أنا أعتقد أن ما رأيتيه كان حقيقى تلك هى الأخبار الجيدة
    Bak, imgelemde gördüğün kırmızı kuş kartal, şahin yada doğan olmasın? Open Subtitles نحت الطائر الأحملر الذى رأيتيه هل كان نسر ؟ صقر ؟
    O anılarda gördüğün adam asla mutlu bir adam olarak ölemezdi. Open Subtitles الرجل الذي رأيتيه في تلك الذكريات ما كان ليموت أبداً سعيداً.
    Cüzdanında kan vardı, ve sen de topalladığını gördüğünü söyledin.. Open Subtitles حسنًا، كانت هناك دماء على محفظته وقلتِ بأنكِ رأيتيه يعرج
    Tekrar bana ne gördüğünü söylermisin? Open Subtitles هل تستطيعين اخباري ثانيه ما هو الذي رأيتيه
    Sorumu mazur görün ama onu üstü çıplak gördünüz mü? Open Subtitles ...سامحيني على السؤال ولكن هل رأيتيه من قبل دون قميص؟
    Perdeleri kapatmak için pencereye gittiğinizde ne gördünüz? Open Subtitles وما الذي رأيتيه عندما ذهبتِ إلى النافذة لإغلاقِ الستائر؟
    Eğer görürsen ona bir donör adayımızın olduğunu söyler misin? Open Subtitles اذا رأيتيه هل يمكنك اخباره بأن لدينا متبرع؟
    gördüğünüz ya da görmediğiniz önemli değil şu an. Open Subtitles ما رأيتيه او لم تريه, ليست لها اهمية فى الوقت الحاضر
    Şimdi Jenny duyduklarını değil gördüklerini anlat. Open Subtitles الآن، جيني أريدك تفكري بجديّة أكبر حول ما رأيتيه ليس الذي سمعتيه
    Generalin evinde görmüş olduğunuz kişi belki de oydu. Open Subtitles وربما يكون هو الشخص الذى رأيتيه فى منزل الجنرال
    Köprünün altındaki bir dükkanın önünden geçiyorduk ve sen onu pencereden görmüştün. Open Subtitles تجاوزنا ذلك المتجر الصغير تحت الجسر وأنتِ رأيتيه في النافذة.
    Onu almak istedim, ...çünkü Goodwill'de onu gördüğünde ışıl ışıldın. Open Subtitles أردت بأن تحصلي عليه لأنك ابتهجتِ عندما رأيتيه
    Tamam, onu görürseniz, o şansı olduğunda onunla konuşmak istiyorum söyle. Open Subtitles حسناً ، إذا رأيتيه فقولي له أنني أريد أن أتحدث معه عندما تسنح له الفرصة
    En son ne zaman görüştünüz? Open Subtitles متى كانت آخر مرة رأيتيه فيها ؟
    Hadi ama. Sadece benimkinin gördüklerin içinde en büyüğü olduğuna inanmadım Open Subtitles بربّك, قلت فقط أنني لا أصدق أنني صاحب أكبر عضو رأيتيه
    Acaba, en son ne zaman gördüğünüzü söyleyebilir misiniz? Open Subtitles أتمنى أن تكوني أكثر دقة، متى كانت آخر مرة رأيتيه فيها؟
    Yani her ne gördüysen, gördüğün şey Stalin'in tekrar canlanması kadar gerçek. Open Subtitles لذلك كل ما رأيتيه ليس حقيقياً مثل استحالة عودة ستالين من الموت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more