| Hey, eğer işkence buysa beni sandalyeye bağlayabilir ve yüzüme bir terörist fırlatabilirsin. | Open Subtitles | مهلا ، إذا كان هذا التعذيب ، يمكنك ربطي على كرسي ورمي إرهابي في وجهي. |
| Bir düzenlemeyle beni polise bağlayabilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك ربطي بالشرطة لاستطيع معالجة نقلنا ؟ |
| Asla bir kazığa bağlanmadım. | Open Subtitles | و لم يتم أبداً ربطي على وتد |
| Asla bir kazığa bağlanmadım. | Open Subtitles | و لم يتم أبداً ربطي على وتد |
| Helikopterin dışına bağlanmıştım ve çekim yapmak için mükemmel dik açım olmalıydı. | TED | تم ربطي من خاصرتي إلي طائرة هليكوبتر، وكنت في وضع عمودي لكي أتمكن من الإمساك بها. |
| Evet. İlk günlerimi hatırladım. Bayrak direğine bağlanmıştım, bir kaç yumurta atmışlardı. | Open Subtitles | أتذكر أول أيامي في المدرسة لقد تم ربطي إلى ساريه العلم |
| Beni şu makineye bağlayıp, hiç evlenmiş miyim diye sorar mısın? | Open Subtitles | أيمكنك ربطي بالآلة وتسأليها هل سأتزوج يوما ً ؟ |
| Evet, merhaba. Finn Polmar'ın odasını bağlayabilir misiniz? | Open Subtitles | أجل ، مرحبــا أيمكنك ربطي. |
| Acaba beni Paris'teki ofise bağlayabilir misin? | Open Subtitles | -هل تمانعين ربطي بمكتب (باريس)؟ |
| Sıkı sıkıya yatağa bağlanmıştım. Peter Teleborian yatağın başındaydı. | Open Subtitles | . تمّ ربطي في السرير وكان (بيتر تيليبوريان) واقفاً بجانب السرير |
| Mekânı tamamen mükemmel hâle getirmezsem hatta olduğundan daha mükemmel beni bağlayıp, bütün gün boyunca köpek kulübesinde tutabilirsin. | Open Subtitles | إن لم أجعل المكان مرتباً تماماً، بلا عيب أكثر مما وجدناه عند وصولنا، يمكنك ربطي وزجي في وجار الكلب ليوم |
| Beni bağlayıp bir yerlere mi bırakacaksın? | Open Subtitles | أتريدي ربطي وتركي بمكان ما ؟ هذا تعبير مجازي |