| Belki evlendikten bir süre sonra onu sevebilirim. | Open Subtitles | ربما ينبغي لي أن أحبه بعد الزواج منه بفترة |
| Belki de bazı eski kız arkadaşlarıma sormalıyım. | Open Subtitles | ربما ينبغي لي أن أسأل بعض من صديقاتي السابقين. |
| Belki de bunu yapmak için kursa falan gitmeliyim. | Open Subtitles | ربما ينبغي لي تدريس اللغة الإنجليزية كلغة ثانية على الجانب. |
| Belki evren o sevimli bakirle yatmamı ve benim hiç sahip olamadığım o ilk deneyimi ona yaşatmamı istiyor. | Open Subtitles | ربما ينبغي لي أن يمارس الجنس مع عذراء ويعطيه كبير لأول مرة التجربة التي لم يكن لي. |
| Belki benim de sana gözümü dikmem gerekiyordur! | Open Subtitles | ربما ينبغي لي أن التحديق الحق في العودة إليك. |
| Belki de Ross'la yakalayacağım anları beklemekten vazgeçmeliyim. | Open Subtitles | وهذه النقطة هي ربما ينبغي لي أن تتوقف فقط انتظار حولها لحظات مع روس. |
| Şey, Belki de Prenses tanışmanızın zamanı geldi. | Open Subtitles | حسناً يا أميرة، ربما ينبغي لي تعريفك إليه |
| Belki aromayı tamamlamak için bir de sıçmalıyım. | Open Subtitles | ربما ينبغي لي التغوط فوقها لتكتمل رائحة القذارة |
| Stewie, Belki de yarın uğrayıp bir kontrol etsem fena olmaz. | Open Subtitles | كما تعلمون، ستوي، ربما ينبغي لي تأتي بحلول يوم غد والتحقق من الامور. |
| Belki de en iyisi kendime başka bir terapist bulmalıyım. | Open Subtitles | الأفضل من ذلك، ربما ينبغي لي فقط العثور على معالج آخر. |
| Belki de hazır buradayken geri kalan eşyalarımı almalıyım. | Open Subtitles | ربما ينبغي لي أن اخذ بقية اغراضي بينما أنا هنا |
| Belki şunu söyleyen şu çıkartmalardan birini almalıyım: | Open Subtitles | ربما ينبغي لي أن أحصل على واحد من تلك الملصقات التي تقول: |
| Belki de burada tütsü falan yakmalıyım. | Open Subtitles | الخبر. ربما ينبغي لي أن حرق بعض البخور هنا أو شيء من هذا. |
| Belki onlara nasıl ulaşacağını sana tekrar göstermeliyim. | Open Subtitles | ربما ينبغي لي أن المشي لكم من خلال كيف لعصابة لهم مرة أخرى. |
| Ben de düşündüm ki, Belki de bilgisayarına bir göz atmalıyım. | Open Subtitles | ففكرت ربما ينبغي لي مجرد إلقاء نظرة من خلال جهاز الكمبيوتر الخاص به |
| Belki de artık gerçeği kabullenmeliyim. | Open Subtitles | أنت تعرف، ربما ينبغي لي أن فقط ابتلاع حبوب منع الحمل. |
| Belki önce bir duş almalıyım. | Open Subtitles | ربما ينبغي لي أن أخذ حماماً بعد كل هذا |
| Ben seni rahatsız etmek istemezdim ama Belki de başka bir zaman gelmeliyim ha? | Open Subtitles | أنا لا أقصد أن يزعجك، ولكن... ربما ينبغي لي أن عاد لتوه وقت آخر، هاه؟ |
| - Belki de onunla konuşmalıyım. | Open Subtitles | ربما ينبغي لي أن أتحدث معه - يمكنك المحاولة - |
| Belki de seni ve Oklahoma'nın en güzel 2. kızını... | Open Subtitles | كل الحق، حسنا، ربما ينبغي لي أن تتيح لك... |