"رجل في" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir adam
        
    • bir erkek
        
    • bir adamı
        
    • bir adamın
        
    • bir adamım
        
    • bir adamla
        
    • insan
        
    • bir adama
        
    • bir erkeği
        
    • bir adamımız
        
    • adam var
        
    • erkekler
        
    • bir eleman
        
    • bir erkekle
        
    bir adam geçen gün başka bir arabaya çarptı. Uçarak benim taksiye geldi. Open Subtitles لقد أصيب رجل في أحد الأيام بسيارة أجرة و قد وصل إلى سيارتي
    Oaklandlı bir adam birinci dereceden cinayetle hüküm giydi ve... Open Subtitles رجل في أوكلانده قد أُدين بتهمة القتل العمد وقضى سنتين
    Hunt, yanık bölümünde göğüs duvarının bir kısmını kaybetmiş bir adam var. Open Subtitles هنت ، لدي رجل في وحدة الحروقات فقد جزء من جدار صدره
    Boston polisi, McGill's'in arkasında bir erkek cesedi bulmuş. Ceset mi? Open Subtitles عثرت شرطة بوسطن على جثة رجل في الغابة خلف حانة مكجيل
    Duymuştum. Kampüste bir adamı öldürmüşler, ya da öyle bir şey. Open Subtitles لقد سمعت عنه شخص ما قتل رجل في الحرم او ماشابه
    Benim durumumdaki bir adamın önlemler almak zorunda olmasını anlarsın. Open Subtitles تتفهم ذلك رجل في موقعي يجب أن يتخذ الإجراءات الوقائية.
    Rahatsız edilmemenizi sağlamak için yukarıda bir adamım var. Open Subtitles وفقط لتتَأْكد بان لا شيئ سيزعجك عِنْدي رجل في الطابق العلوي.
    Altı ay sonra sette bir adam vardı, vücudu canlandıran bir pandomimci, kafa için bir araç. TED وبعد ستة أشهر كان هناك رجل في موقع التصوير، قلد شكل الجسم، التركيبة للرأس
    ve Hollanda'dan bir adam, Londra'daki randevusunda tecavüze uğradığını ve bu durumu bildirdiği kimse tarafından ciddiye alınmadığını anlattı. TED كان هناك رجل في هولندا وصف كيف تم اغتصابه في موعد غرامي في زيارةٍ إلى لندن ولم يأخذ أحدٌ قصته بمحمل الجد.
    Yolculukta olan bir adam varmış, Jericho yolunda yürüyen. TED قال أنه كان هنالك رجل في رحلة، يمشي في طريق أريحا.
    Benim yaşımda bir adam sabahları kazanı çalıştırmak için bir yudum içkiye ihtiyaç duyar. Open Subtitles رجل في مثل حالتي هذه بحاجة إلى القليل من الشخير في الصباح، يُسخّن بهذا الغلايات أجل
    60 yaşında bir adam. Open Subtitles كان رجل في الستين من عمره رجل كبير في العمر مقرف
    Bir kız büyüyor ve onun için hapiste olan bir adam var. Open Subtitles فتاة تكبر، وهناك بالفعل رجل في السجن من أجلها
    Şu anda bu şehirde beni görmüş ve konuşmak üzere olan bir adam var. Open Subtitles في هذه اللحظة، هناك رجل في هذه المدينة .. الرجل الذي شاهدني والذي سوف يتحدث ..
    Gördüğüm kırmızı elbiseli ve deniz gözlüklü bir adam mıydı? Open Subtitles أين العمل .. أرى فقط رجل في بدلة حمراء و نظارات وقاية ؟
    David'in babasıyla ayrıldığımızdan beri evde bir erkek olmadan yaşıyorum. Open Subtitles منذ انفصالي عن والد ديفيد كنت بدون رجل في البيت
    Offf! Vallahi bizim başkanın içinde orta yaşlı bir erkek var. Open Subtitles أنا أقسم أن الرئيس رجل في منتصف عمره من الداخل
    bir adamı merkezine yerleştirip makara sitemiyle aşağı indirmek. Open Subtitles تعليق رجل في المنتصف تماماً و من ثم إنزاله برافعه
    53. ile 8.de, bir telefon kulübesindeki bir adamın nesi ilginç? Open Subtitles ماهو المثير في رجل في كشك الهاتف رقم ثلاثة وخمسون الثامن؟
    Geriye 60 yılı kalan 60 yaşında yaşlı bir adamım. Open Subtitles أنا رجل في الستين من عمري و أمامي ستين عاماً مثلهم هنا
    Kurbanı, öldürüldüğü gece koridorda bir adamla kavga ederken gördüğünü hatırlıyor. Open Subtitles تتذكّر رؤيتها تتجادل مع رجل في الرواق. أنيق وفي مُنتصف الأربعينات.
    Tek bildiğim şu; bazen dünyadaki en güçlü insan olmak istiyorum. Open Subtitles كل ما أعرفه أنني أريد أن أكون أقوى رجل في العالم
    Birkaç cin tonik için barda bir adama sarmak daha etkili olur. Open Subtitles كأسان من الجن والتونيك وسيقوم أي رجل في البار بالمهمة سيكون فعالاً.
    Sen bir erkeği toplarından vurdun. Beni de vurur musun? Open Subtitles أطلقتي النار على رجل في خصيتيه هلا أطلقتي النار علي؟
    İçeride bir adamımız var, bizi kağıtlardan uzak tutuyor. Open Subtitles لدينا رجل في الداخل يقوم لنا بالأعمال الكتابية
    Amerika Birleşik Devletlerinde 2.3 milyonun üzerinde hapsi boylayan kadın ve erkekler vardır. TED في الولايات المتحدة يقبع أكثر من 2.3 مليون امرأة و رجل في السجون.
    Texas'ta bir eleman arka bahçesinde kendi roketini yapıyormuş. Open Subtitles هناك رجل في تكساس يبني صاروخه الخاص في فنائه الخلفي
    Aklı başında hiçbir kadın, boşanma aşamasındaki bir erkekle ilişkiye girmez. Open Subtitles لا إمرأةَ ذكيةَ تَتدخّلُ مَع a رجل في منتصفِ a طلاق.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more