"زرعتها" - Translation from Arabic to Turkish

• diktiğim
• ekmiştim
• ekmişti
• ektiğim
• ektiğin
• yerleştirdiğin

Hala evde diktiğim kiraz ağacı duruyor mu?
ألا زالت شجـرة الكـرز التي زرعتها موجودة ؟

Haydi gidip diktiğim sosis ağacını bulalım.
دعنا نبحث عن شجرة النقانق التي زرعتها أنا

Senin doğum gününde ekmiştim.
إنها تحت شجرة البونساي أتذكر تلك التي زرعتها يوم عيد ميلادك؟

Jessa, buraya gel. Sana bu bitki bahçesini göstermek istiyorum, burada yaşarken ben ekmiştim.
جيسا ، تعالي هنا ، اريد ان اريك حديقة الاعشاب التي زرعتها عندما عشت هنا

Claire ekmişti.
كلير) زرعتها)

Ya baharda ektiğim sebzeler?
وماذا عن الخضروات التى زرعتها فى فصل الربيع ؟

Domates fidelerinin arasına ektiğin otu buldu.
لقد وجدت الماريجوانا التي زرعتها في حديقتها

Suç yerine yerleştirdiğin J. Doe'nun sahte parmak izleri.
أولاً بصمات الشخص المجهول التي زرعتها بمسرح الجريمة

Madamla beraber diktiğim şu küçük ağacı hatırlıyor musunuz?
أتتذكر الشجرة الصغيرة التى زرعتها مع زوجتك؟

Beyaz çikolata, çilekli soda, biberli krem peynir, ve geçen bahar diktiğim domates fidesinin bir resmini istiyorum, salyangozlanmış olmasından endişeleniyorum.
أريد شوكولاتة بيضاء وماء فوار بطعم الفراولة وجبنة "بيبركورن" والطماطم التي زرعتها في الربيع الماضي لأني اخشى انها قد تحتوي على الحلزونات

Geçen kış ekmiştim.
لقد زرعتها الخريف الماضي.

Yeni ektiğim çiçeklerin üstüne basıyorsun. Umurumda değil.
أنتى واقفة على زهور للتو زرعتها لا أهتم

Hayatım senin ektiğin kişisel sorunlarla boğuşmakla geçti.
حياتي , كانت كفاح مستمر, ضد القضايا الشخصية تلك التي زرعتها,

Görünüşe göre Masha'nın kalbine ektiğin şüphe tohumları kök salmaya başlamış.
(يبدو أن بذور الشك التي زرعتها في (ماشا قد تعفنت

Araca yerleştirdiğin bombanın ağabeyim için olmadığını biliyorum.
أنا أعلم ان القنبلة التي زرعتها في هذه الشاحنة لم تكن مقصودة فيه

Çünkü yerleştirdiğin bomba, iki masum insanı öldürdü.
لأن القنبلة التي زرعتها تسببت في مقتل شخصان بريئان