"زوجكِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Kocan
        
    • Kocanız
        
    • Kocanızın
        
    • Kocanın
        
    • kocanı
        
    • kocanızı
        
    • kocana
        
    • Eşiniz
        
    • Eşinizin
        
    • kocanıza
        
    • kocanım
        
    • kocandan
        
    • kocanızla
        
    • Kocanla
        
    • eşin
        
    O kadar suratını asma. Kocan en azından akşamları evine dönüyor. Open Subtitles . حسناً ، لا تكتئبي على الأقل زوجكِ سيعود في المساء
    Sen veya Kocan yakın zamanda eski hayatınızdan birileri ile irtibata geçtiniz mi? Open Subtitles هل تحدثتِ و زوجكِ مؤخراً لأحد من الماضي شخص من حياتكم السابقة ؟
    Bayan Spalding Kocanız işi hakkında size ne söyledi bilmiyorum. Open Subtitles سيدة سبالدنج لا أعلمُ إن أخبركِ زوجكِ عن مقدار عمله
    Bu arada, Bayan Van de Kamp, Kocanızın vefatını duydum. Open Subtitles بالمناسبه ، سيده فان دي كامب سمعت عن موت زوجكِ
    Senin Kocanın pislik olması hepsinin öyle olması anlamına gelmiyor. Open Subtitles فقط لأن زوجكِ كان وغداً لا يعني أنهم جميعاً هكذا
    Sanırım, kocanı sorgularken odanın dışında olman daha iyi olur. Open Subtitles أعتقد أنه من الأفضل أن تغادري الغرفة بينما أستجوب زوجكِ
    Kocan eve dönene kadar soğuyacak olmaları kötü. Nerede o? Open Subtitles من السيئ أنه سيبرد قبل عودة زوجكِ للمنزل أين هو؟
    Kocan ve diğerleri şu an onu arıyor. Her şeyin yoluna gireceğinden eminim. Open Subtitles زوجكِ والآخرين يبحثون عنها، أنا واثقة أنّ كل شيء سيكون على ما يرام
    Bu tarafa geçtiğimde Kocan adına çalışan adamlar beni öldürmeye çalıştı. Open Subtitles عندما عبرتُ في البداية، حاول أشخاصٌ يعملون لصالح زوجكِ أن يقتلوني.
    İşte bu yüzden Kocan senden boşandı ve kızının hayatından çıkardı. Open Subtitles أترين، لهذا السبب طلقكِ زوجكِ و تم إبعادكِ عن حياة ابنتكِ.
    Kocanız, doğrulama için kan tahlini sonuçlarını alana kadar beklemek zorunda. Open Subtitles على زوجكِ أن ينتظر حقاً حتى تعود نتائج تحليل الدم للتأكيد
    Kocanız ne derse desin, çocuğunuzu dindar bir musevi olarak yetiştireceğinize söz vereceksiniz? Open Subtitles مهما يقوله زوجكِ قطعتِ عهد على أن يكبر الطفل بتربية دينية يهودية ؟
    Ajandasına göre Kocanız son birkaç haftada birden fazla tedavi için randevu almış. Open Subtitles وفقاً لمُفكرته، كان لدى زوجكِ مواعيد علاج مُتعدّدة على مدى الأسابيع القليلة الماضية.
    Bu şekilde böldüğüm için çok üzügünüm, ama Kocanızın bizimle morga gelmesi gerekiyor. Open Subtitles آسف بأنني أتيت في وقتٍ كهذا نريد أن يأتي زوجكِ معنا إلى المشرحه
    Kocanızın hiç kişisel problemleri, son zamanlarda tartıştığı birileri... var mıydı? Open Subtitles أكان يعاني زوجكِ من أيّ مشاكل شخصية وجدالات في الآونة الأخيرة؟
    12 yıllık Kocanın kıçına tekmeyi basıyorsan, o ayrı tabii. Open Subtitles إلا إذا كنتِ تقومين بطرد زوجكِ لمدة 12 سنة للخارج
    O insanların Kocanın ölümünün sorumluluğunu almamaları ve hâlâ ceza almadan dışarıda gezmeleri. Open Subtitles أن الناس الذين يتحملون موت زوجكِ مازالوا طلقاء في الخارج و لم يعاقبوا
    Çünkü bana kocanı öldürdüklerinden dolayı ayrılmak istediğin için seni öldürmek istediklerini söylemiştin. Open Subtitles لانكِ اخبرتينى انهم يلاحقونك بسبب اعتقادك بأنهم قتلوا زوجكِ لأنكِ رغبتى فى الانشقاق
    Sanırım bunu her kim yaptıysa hem kocanızı hem de beni hedef almıştı. Open Subtitles و أظنّ بأنّ الفاعل كان يستهدف زوجكِ و كذلك أنا لا أعرف السبب
    Yani, o akbaba kocana de ki: başkasının cesedini gagalamak zorunda kalacak. Open Subtitles .. لذا، بوسعكِ إخبار زوجكِ المتوحش ذلك أنه سيضطر لانتظار جثة أخرى
    Merhum babanız ve Eşiniz çok yakın bir tanıdığımdı. Open Subtitles والدكِ المُتوفي، و زوجكِ كان مُقرّب جداً مني
    Eşinizin ikinci dereceden yanıkları var ama kalıcı bir hasar yok gibi görünüyor. Open Subtitles لقد أصيب زوجكِ بحروق من الدرجة الثانية، لكنه نَجَا من أيّ ضرر دائم
    Bir hafta önce işin içine kocanıza tıpatıp benzeyen biri daha girdi. Demek haberiniz yok? Open Subtitles وقبل أسبوع إنضم له شخص آخر صورة طبق الأصل من زوجكِ أتعلمين ذلك؟
    Beni görmek için randevu almak zorunda değildin. Ben senin kocanım. Open Subtitles ليس عليكِ أن تحددي موعد لتقابليني , أنا زوجكِ
    Eski kocandan iyidir. En azından iyi bir işi var. Open Subtitles هو أفضل من زوجكِ السابق هو حصل على عمل جيد
    Eski kocanızla ilgili bir şey duyar duymaz, size söyleyeceğim. Open Subtitles , حينما نعرف شيئاً عن زوجكِ السابق سنعلمكِ على الفور
    Geçen gün yolda, eski Kocanla karşılaştım. Hala çatlağın teki olduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles ألتقيت زوجكِ السابق في الشارع قبل أيام ، هو ما زال مجنوناً
    Yani eşin olmasam ve beni barda görsen bana asılır mıydın? Open Subtitles لو لم أكن زوجكِ . ورأيتني في حانه أكنتِ ستتقربين مني؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more