| O kadar suratını asma. Kocan en azından akşamları evine dönüyor. | Open Subtitles | . حسناً ، لا تكتئبي على الأقل زوجكِ سيعود في المساء |
| Sen veya Kocan yakın zamanda eski hayatınızdan birileri ile irtibata geçtiniz mi? | Open Subtitles | هل تحدثتِ و زوجكِ مؤخراً لأحد من الماضي شخص من حياتكم السابقة ؟ |
| Bayan Spalding Kocanız işi hakkında size ne söyledi bilmiyorum. | Open Subtitles | سيدة سبالدنج لا أعلمُ إن أخبركِ زوجكِ عن مقدار عمله |
| Bu arada, Bayan Van de Kamp, Kocanızın vefatını duydum. | Open Subtitles | بالمناسبه ، سيده فان دي كامب سمعت عن موت زوجكِ |
| Senin Kocanın pislik olması hepsinin öyle olması anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | فقط لأن زوجكِ كان وغداً لا يعني أنهم جميعاً هكذا |
| Sanırım, kocanı sorgularken odanın dışında olman daha iyi olur. | Open Subtitles | أعتقد أنه من الأفضل أن تغادري الغرفة بينما أستجوب زوجكِ |
| Kocan eve dönene kadar soğuyacak olmaları kötü. Nerede o? | Open Subtitles | من السيئ أنه سيبرد قبل عودة زوجكِ للمنزل أين هو؟ |
| Kocan ve diğerleri şu an onu arıyor. Her şeyin yoluna gireceğinden eminim. | Open Subtitles | زوجكِ والآخرين يبحثون عنها، أنا واثقة أنّ كل شيء سيكون على ما يرام |
| Bu tarafa geçtiğimde Kocan adına çalışan adamlar beni öldürmeye çalıştı. | Open Subtitles | عندما عبرتُ في البداية، حاول أشخاصٌ يعملون لصالح زوجكِ أن يقتلوني. |
| İşte bu yüzden Kocan senden boşandı ve kızının hayatından çıkardı. | Open Subtitles | أترين، لهذا السبب طلقكِ زوجكِ و تم إبعادكِ عن حياة ابنتكِ. |
| Kocanız, doğrulama için kan tahlini sonuçlarını alana kadar beklemek zorunda. | Open Subtitles | على زوجكِ أن ينتظر حقاً حتى تعود نتائج تحليل الدم للتأكيد |
| Kocanız ne derse desin, çocuğunuzu dindar bir musevi olarak yetiştireceğinize söz vereceksiniz? | Open Subtitles | مهما يقوله زوجكِ قطعتِ عهد على أن يكبر الطفل بتربية دينية يهودية ؟ |
| Ajandasına göre Kocanız son birkaç haftada birden fazla tedavi için randevu almış. | Open Subtitles | وفقاً لمُفكرته، كان لدى زوجكِ مواعيد علاج مُتعدّدة على مدى الأسابيع القليلة الماضية. |
| Bu şekilde böldüğüm için çok üzügünüm, ama Kocanızın bizimle morga gelmesi gerekiyor. | Open Subtitles | آسف بأنني أتيت في وقتٍ كهذا نريد أن يأتي زوجكِ معنا إلى المشرحه |
| Kocanızın hiç kişisel problemleri, son zamanlarda tartıştığı birileri... var mıydı? | Open Subtitles | أكان يعاني زوجكِ من أيّ مشاكل شخصية وجدالات في الآونة الأخيرة؟ |
| 12 yıllık Kocanın kıçına tekmeyi basıyorsan, o ayrı tabii. | Open Subtitles | إلا إذا كنتِ تقومين بطرد زوجكِ لمدة 12 سنة للخارج |
| O insanların Kocanın ölümünün sorumluluğunu almamaları ve hâlâ ceza almadan dışarıda gezmeleri. | Open Subtitles | أن الناس الذين يتحملون موت زوجكِ مازالوا طلقاء في الخارج و لم يعاقبوا |
| Çünkü bana kocanı öldürdüklerinden dolayı ayrılmak istediğin için seni öldürmek istediklerini söylemiştin. | Open Subtitles | لانكِ اخبرتينى انهم يلاحقونك بسبب اعتقادك بأنهم قتلوا زوجكِ لأنكِ رغبتى فى الانشقاق |
| Sanırım bunu her kim yaptıysa hem kocanızı hem de beni hedef almıştı. | Open Subtitles | و أظنّ بأنّ الفاعل كان يستهدف زوجكِ و كذلك أنا لا أعرف السبب |
| Yani, o akbaba kocana de ki: başkasının cesedini gagalamak zorunda kalacak. | Open Subtitles | .. لذا، بوسعكِ إخبار زوجكِ المتوحش ذلك أنه سيضطر لانتظار جثة أخرى |
| Merhum babanız ve Eşiniz çok yakın bir tanıdığımdı. | Open Subtitles | والدكِ المُتوفي، و زوجكِ كان مُقرّب جداً مني |
| Eşinizin ikinci dereceden yanıkları var ama kalıcı bir hasar yok gibi görünüyor. | Open Subtitles | لقد أصيب زوجكِ بحروق من الدرجة الثانية، لكنه نَجَا من أيّ ضرر دائم |
| Bir hafta önce işin içine kocanıza tıpatıp benzeyen biri daha girdi. Demek haberiniz yok? | Open Subtitles | وقبل أسبوع إنضم له شخص آخر صورة طبق الأصل من زوجكِ أتعلمين ذلك؟ |
| Beni görmek için randevu almak zorunda değildin. Ben senin kocanım. | Open Subtitles | ليس عليكِ أن تحددي موعد لتقابليني , أنا زوجكِ |
| Eski kocandan iyidir. En azından iyi bir işi var. | Open Subtitles | هو أفضل من زوجكِ السابق هو حصل على عمل جيد |
| Eski kocanızla ilgili bir şey duyar duymaz, size söyleyeceğim. | Open Subtitles | , حينما نعرف شيئاً عن زوجكِ السابق سنعلمكِ على الفور |
| Geçen gün yolda, eski Kocanla karşılaştım. Hala çatlağın teki olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | ألتقيت زوجكِ السابق في الشارع قبل أيام ، هو ما زال مجنوناً |
| Yani eşin olmasam ve beni barda görsen bana asılır mıydın? | Open Subtitles | لو لم أكن زوجكِ . ورأيتني في حانه أكنتِ ستتقربين مني؟ |