Birkaç patenci. Geç kaldım ama en kısa zamanda oradayım. | Open Subtitles | إنهم بعض المتزلجين سأتأخر قليلا ولكن سأصل فى أسرع وقت ممكن |
- 40 dakika içinde oradayım. | Open Subtitles | يمكننى الإتصال بك عندما أنتهى سأصل خلال 40 دقيقة |
Bekle Arturo, az sonra geliyorum. | Open Subtitles | انتظر حيث أنت , آرتورو , سأصل خلال دقيقة |
Şimdi, saat tam 2:00'da, buradaki maaş odasına varmış olacağım. | Open Subtitles | الآن في تمام الساعة الثانية سأصل الى مكتب صرف الأجور هنا |
İnan bana, yardımın olsun olmasın, bu işin sonuna kadar gideceğim. | Open Subtitles | صدقني، سأصل لهذا سواء بمساعدتك او بدونها |
Oraya varmamam 200 mil falan kaldı. 3 saate orada olurum, tamam mı? | Open Subtitles | أنا على بعد 200 ميل سأصل بأقل من 3 ساعات |
Geceyarısına kadar tarihte Tanrı'dan başkasının yapmadığı kadar çok kişiye ulaşacağım ve onları etkileyeceğim. | Open Subtitles | و بحلول منتصف الليل سأصل إلى الكثير من الناس بشكل لم يسبق بتاريخ هذا الكوكب |
Birazdan bu kapalı - aşikar konusuna geleceğim. | TED | سأصل إلى الطريقة الطويلة مقابل القصيرة خلال لحظات. |
Yoldayım. Tamam, iki dakika içerisinde oradayım. | Open Subtitles | أنا في طريقي إليكم أجل ، سأصل بعد دقيقتين |
Söyle ona kıçını kurulasın. 15 dakikaya oradayım. | Open Subtitles | تباً لذلك، قل له أن يستعد، سأصل بعد 15 دقيقة. |
Evet, ona da geliyorum. | Open Subtitles | نعم,سأصل لذلك الجزء,لذا فريق المواد الخطرة يصل |
Artık ödün veremeyeceğim bir noktaya geliyorum. | Open Subtitles | كل ما في الأمر, أقصد.. انه سأصل إلى مرحلة, لا يمكنني المساومة فيها بعد ذلك |
Bir kaç dakika içinde orada olacağım. Sana tavsiyem buradan hemen çıkman. | Open Subtitles | اسمع، سأصل إلى هناك بعد بضع دقائق لذا أنصحك بمغادرة ذلك امكان بأسرع ما يمكن |
Eve döndüğümde omlet gibi olacağım. | Open Subtitles | , عندما سأصل إلى المنزل . سأجاهد بشكل مثالي |
Bu dava, nereye götürürse oraya gideceğim. | Open Subtitles | سأتعقب ذلك الأمر , ومهما كان ما سأصل إليه |
Bu dava, nereye götürürse oraya gideceğim. | Open Subtitles | سأتعقب ذلك الأمر , ومهما كان ما سأصل إليه |
Sanıyorum gece 1:30 gibi orada olurum ve bu işi artık bitiririz. | Open Subtitles | أعتقد أنّى سأصل هُناك عند 1: 30 صباحًا أو شيئ ما و سنُنهى هذا الأمر |
Şimdi trendeyim. Üç saat içinde orada olurum. | Open Subtitles | أنا بالقطار، سأصل هناك .بغضون ثلاث ساعات |
Biraz zaman alabilir ama bir şekilde sana ulaşacağım. | Open Subtitles | ربما هذا سيستغرق بعض الوقت ولكنيّ سأصل إليكِ بطريقةً ما |
O noktaya geleceğim. Biraz belirsizleşecek. | TED | حسناً سأصل إليه. ولكنني آود الحصول على القليل من الضبابية. |
Bir şekilde oraya gelirim. | Open Subtitles | لكن لا تقلق , يا مارتى. بشكل ما سأصل إليك. |
Ona geliyordum ben de, dediğini anladım. | Open Subtitles | هذا ما كنت سأصل اليه انا سمعت ما قلته |
Unut gitsin. Öğleye kadar zirveye ulaşırım. Tamam. | Open Subtitles | انسى الأمر ، سأصل القمة بوقت العصيرة ، انتهى |
İlgimi ifade etmek için ne kadar ileri gideceğimi merak ettiysen cevabı aldın herhalde. | Open Subtitles | إن كنت تحاولين معرفة إلى أين سأصل إليه للتعبير عن مدى اهتمامي، فأعتقد أنك قد عرفت. |
Yani, şimdi yola koyulsam, sonraki durağa ne zaman varırım? | Open Subtitles | أعني إن مشيت الآن متى سأصل للمحطة التالية؟ |
En çok resepsiyon masasına kadar gidebilirim. | Open Subtitles | حتى لو استطعت الذهاب أبعد ما سأصل إليه هو طاولة الاستقبال |