| Bayan Minnie Littlejohn'a söyle, orada olduğum zaman orada olacağım. | Open Subtitles | اخبري سيدة ميني ليتنجن اني سأكون هناك عندما اكون هناك |
| Bait Shop, yarın gece... gelmeye karar verirsen orada olacağım. | Open Subtitles | متجر الطعوم, مساء غدٍ سأكون هناك إذا قررت أن تأتي |
| Merhaba. Gece yarısı orada olacağım. Doktordan parayı aldın mı? | Open Subtitles | سأكون هناك بمنتصف الليل, ألم قبضت النقود من الطبيب بعد؟ |
| Eve gitmem lazım ama on dakika içerisinde orada olurum. | Open Subtitles | علي الذهاب للمنزل، لكني سأكون هناك في غضون 10 دقائق |
| Yeni Enerji Gelişimi Bakanı ve oldukça hamile karısına söyle Hemen geliyorum. | Open Subtitles | حسنا , أخبري وزير تطوير الطاقة وزوجته الحامل بأنني سأكون هناك حالا |
| Bir yerde sorunla karşılaşırsanız, sizi korumak için orada olacağım. | Open Subtitles | إذا واجهت أية مشاكل في تلك النقطة سأكون هناك لأغطيك |
| - Kilise'ye gitme vakti geldi, Baba. - Tamam. orada olacağım. | Open Subtitles | لقد حان الوقت للتوجه إلى الكنيسة، أبي أجل، سأكون هناك تماما. |
| Sadece bir kaç gün kalırız. En kısa sürede orada olacağım. | Open Subtitles | لن يأخذ الأمر أكثر من يومين سأكون هناك بأسرع وقت ممكن |
| Aç insanların karınlarını doyurması için kavga çıkınca, orada olacağım. | Open Subtitles | حيثما حدث قتال حتى يأكل الجياع سأكون هناك |
| Aç insanların karınlarını doyurması için kavga çıkınca, orada olacağım. | Open Subtitles | حيثما حدث قتال حتى يأكل الجياع سأكون هناك |
| Hukukçu sensin. Ama yaptığını görmek için orada olacağım. | Open Subtitles | انت المحامي لكنني سأكون هناك لأرى انك تقوم بالامر |
| orada olacağım, sevgilim. Söz veriyorum. orada olacağım. | Open Subtitles | سوف اكون هناك ياحبيبتى, لقد وعدتك, سأكون هناك |
| - On beş dakika sonra orada buluşalım. - Tamam, orada olacağım. | Open Subtitles | سأقابلكِ هناك بعد 15 دقيقة حسناً , سأكون هناك |
| Ellerimi arkamda birleştirmiş bir biçimde orada olacağım kızartma yerken. | Open Subtitles | سأكون هناك ويداي مقيدتان خلفي أأكل علب البطاطس المقلية |
| Daha polis ne olduğunu fark edemeden seni Maseru'ya götürmek için ben orada olacağım. | Open Subtitles | سأكون هناك لتوصيلك إلى ماسيرو قبل ما تعرف شرطة جنوب أفريقيا ما الذي يحدث |
| MT: Trafik sıkışık. Birazdan orada olurum. | TED | م.ت. : عالق في حركة المرور. سأكون هناك قريبا. |
| Saat 2'de orada olurum, en azından denerim. | Open Subtitles | سأكون هناك فى الثانية ظهراً على الأقل سأحاول |
| Saat 2:15 ve ben 3'ten önce orada olurum. | Open Subtitles | الساعة 2: 15 الآن سأكون هناك قبل الساعة 3: 00 |
| İki dakika uzaklıkta. Hemen geliyorum. | Open Subtitles | هذا مسافة دقيقتين من هنا سأكون هناك في الحال |
| Dinle, ilgilenmem gereken bir şey var ama bu akşam maça geleceğim. | Open Subtitles | إسمع لدي شىء ما لابد أن أعتني به لكني سأكون هناك الليله |
| Yarın gece orada olacağımı söyledim. orada olacağım, tamam mı? | Open Subtitles | لقد قلت سأكون هناك ليلة غد وسأكون ,مفهوم؟ |
| Onları içeri alma. Beş dakika sonra oradayım. | Open Subtitles | لا، لا تسمح لهم بالدخول سأكون هناك في خمس دقائق |
| Eğer beni affedebilirsen ve bana geri dönersen... söz veriyorum senin için orda olacağım. | Open Subtitles | إذا كان بامكانك ان تغفري لى وتسامحيني أعدك أني سأكون هناك |
| Binbaşı Carter, lütfen Merrin'i geçit odasına götürün. Ben birazdan gelirim. | Open Subtitles | ميجور كارتر،رجاء خذي ميرين إلى غرفة البوابة سأكون هناك قريبا |
| Ama ben hep yanında olacağım. Sana zarar vermelerine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لكن سأكون هناك طوال الوقت , لن أتركهم يأذوكى |