| Bayanlar, Beyler, müşterek müzikal yönetmenleriniz Bayan Pillsburry ve Koç Beiste. | Open Subtitles | سيداتي و سادتي مخرجا العرض بالاشتراك السيدة بيلسبيري و المدربة بيست |
| İyi akşamlar hanımlar ve Beyler, Chicago'da şu an gece yarısı. | Open Subtitles | مساء الخير سيداتي و سادتي الوقت بمنتصف الليل هنا في شيكاغو |
| Hanımlar ve Beyler, Kraliyet görgüsü uyarınca lütfen ayağa kalkın. | Open Subtitles | سيداتي آنساتي سادتي قفوا من فضلكم من أجل السلام الملكي. |
| Bu iş başarısız olursa, bizzat seni sorumlu tutarım, Henry. Beni mi sorumlu tutarsın? Bira, Beyler. | Open Subtitles | اذا اخفق هذا الامر فإنني اعتبرك مسئولا شخصيا، هنري البيرة سادتي |
| Beyler, kahve veya söğüş alır mıydınız? | Open Subtitles | ألا ترغبون سادتي في بعض القهوة أو اللحم البارد؟ |
| Şimdi, Beyler, sanırım başlamaya hazırız. Ben hazır değilim. | Open Subtitles | سادتي أعتقد أننا مستعدون للبدء أنا لست مستعدا |
| Hanımlar, Beyler Bu yüzyılın en kudretli beynini takdim etmek bizim için büyük bir zevk. | Open Subtitles | ،سيداتي سادتي نتشرف بتقديم أعظم عقل في قرننا هذا |
| Evet, hanımlar ve Beyler, bu geceki konferans yarı final maçına hoş geldiniz! | Open Subtitles | سيداتي سادتي, أهلاً بكم في مباراة نصف النهائي |
| Beyler ceplerinizi boşaltın. Bayanlar çantalarınızı boşaltın. | Open Subtitles | سادتي ، أفرغوا جيوبكم سيداتي ، أفرغوا حقائبكم |
| Beyler, ceplerinizi boşaltın. Bayanlar, cüzdanlarınızı boşaltın. | Open Subtitles | سادتي ، أفرغوا جيوبكم سيداتي ، أفرغوا حقائبكم |
| Ama bilhassa Beyler, tepeden tırnağa serseri olan herifin Galler Prensinin, peşine düşmeye niyetliyim. | Open Subtitles | وأهمها, سادتي, أني أعتزم على ملاحقة القذر أمير ويلز |
| Beyler, Bayanlar, sizi bilmem, ama ben yemeğe gidiyorum. | Open Subtitles | حجم هذا الجمهور سيداتي سادتي ، أنا لا اعرف شيئاً عنك ، ولكني ذاهبٌ للغداء |
| Beyler, Çin'in yaptığı gibi Vietnam'ın elden gitmesine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | سادتي , إنني لن أسمح أن تذهب فيتنام حيثما ذهبت الصين |
| Eğer yardım istiyorsanız, Beyler, yanlış adama geldiniz. | Open Subtitles | إذا أردتم مساعدة، سادتي فقد جئتم إلى الشخص غير المناسب |
| Zorlamak istemiyorum, Bayanlar ve Beyler, eğer şov işindeyseniz, büyük bir yıldız ajanı tanıyorsunuzdur? | Open Subtitles | لا أريد أن أفرض نفسي سيداتي سادتي لكن بما أنكم في مجال الإستعراض ألا تعرفون أين من مديرين الأعمال الكبار |
| Size bir teklifim var Beyler; paranız ya da canınız. | Open Subtitles | أأخذ إقتراحاً منكم سادتي أموالكم أو حياتكم |
| Beyler, izninizle restoranda katılmam gereken bir toplantı daha var. | Open Subtitles | سادتي,اذا اعذرتموني أنا يَجِبُ أَنْ أَشتركَ، مرةً أخرى في هذ الامسيات في هذا المطعمِ الرفيعِ |
| Hanımlar ve Beyler, CIF playofflarının ilk gününe hoşgeldiniz. | Open Subtitles | مرحباً بكم سيداتي و سادتي في الجولة الأولى من تصفيات بطولة المدارس |
| Çok kasvetli. Küçük çocuk bacağına sarılmış, küçük hayalaletler etrafta uçuşuyor. Bu saçmalıklarından kurtulmamız lazım. hemen, Baylar ve Bayanlar. | TED | هو قاتم. هناك أطفال صغار يتكئون على ساقه، أشباح صغيرة تطير في المكان. علينا أن ننظف هذا بسرعة، سيداتي سادتي. |
| Majesteleri, Lordlarım, leydilerim ve centilmenler, lütfen oturun. | Open Subtitles | بعد إذنكم يا سادتي، سيداتي و سادتي.. اجلسوا من فضلكم |
| Bayanlar baylar, harika yedi saat. YouTube da bir numara olan şarkı. | TED | سيداتي سادتي, لسبع ساعات ممتعة كان الفيديو رقم واحد على اليو تيوب |
| Hanımefendiler ve beyefendiler, hepinizin bildiği gibi dün bir trajedi yaşandı, | Open Subtitles | سيداتي سادتي كلكم تعرفون المأساة التي حصلت بالأمس |
| Bayanlar ve baylar, hepimiz biliyoruz ki havuç, şeytanın en sevdiği yiyecektir! | Open Subtitles | سيداتي , سادتي, إننا نعرف جميعاً أن الجزر هو طعام الشياطين المفضل |