"ساقط" - Translation from Arabic to Turkish

• düşen
• yığıldı kaldı

Bu ay, düşen şeyler sebebiyle ölen ilk vakam bile değil.
إنّه ليس أوّل شخص يموت بغرض ساقط هذا الشهر.

Bunların arasında, kendilerini şişerek, düşen yiyecekleri yakalamalarını sağlayan bir ağ bulunur.
وعلى الآخر أداة السباحة التي يستخدمونها للعوم ما بين هناك هو شبكة ضخموها للقبض على أي طعام ساقط من على السطح

Ekip 4. düşen bir uçağın yandığı onaylandı.
[إمرأة] وحدة أربعة، تأكيد إحتراق طائرة ساقط.

İnşaatın birinden düşen bir boru adamın içinden geçmiş.
انغرز به انبوب ساقط في موقع بناء

Yere yığıldı kaldı. Kalkamıyor.
إنه ساقط بالأرض..

Yere yığıldı kaldı. Kalkamıyor.
إنه ساقط على الأرض إنه ساقط

düşen paralardaki kanları onun kanıyla eşleştirebildik.
وجميع الدم المأخوذ من المال ساقط الذي تمكنا من استعاده يطابق (والت)

Ambulans, bilinmeyen sebepten ötürü düşen bir adam.
(سيّارة الإسعاف (61 رجل ساقط بدون أسباب معروفة

72'de Da Nang'de düşen 12 pilotu kurtarmış.
(وأنقذ 12 طيارًا ساقط في (دانانغ عام 72.