"سبيلاً آخر" - Translation from Arabic to Turkish

    • başka bir yol
        
    • Başka bir yolunu
        
    Bu yüzden bana soracak olursan... bütün gücünle başka bir yol bulmayı, denemeliydin... Open Subtitles لذلك ، إذا طلبت منى فهذا يعنى أنك قد حاولت بكل قوتك أن تجد سبيلاً آخر
    Üzgünüm ama bunun için başka bir yol bulmak zorundasınız. - Oğlunuzla konuşabilir miyim? Open Subtitles أنا آسفة، لكن سيكون عليك أن تجدي سبيلاً آخر لإحداث ذلك
    Bonnie, eğer onu durduramazsan başka bir yol bulmak zorundayım. Open Subtitles (بوني)، طالما لا يمكنكِ ردعها، فعليّ أن أجد سبيلاً آخر.
    Buradan çıkmanın Başka bir yolunu göremiyorum. Open Subtitles لا أرى سبيلاً آخر للخروج مِن هذا المأزق.
    Başka bir yolunu bulmalisin. Open Subtitles عليك أن تجدي سبيلاً آخر للبقاء
    başka bir yol bulabiliriz. Open Subtitles يمكننا أن نجد سبيلاً آخر
    Yeter artık Bonnie. başka bir yol ararız. Open Subtitles لا بأس يا (بوني)، يمكننا أنّ نجد سبيلاً آخر.
    Yeter artık Bonnie. başka bir yol ararız. Open Subtitles لا بأس يا (بوني) يمكننا أنّ نجد سبيلاً آخر
    Ben Stefan'a saldıracak başka bir yol bulurum. Open Subtitles سأجد سبيلاً آخر لأوجّه لـ (ستيفان) ضربتي.
    başka bir yol görmüyorum. Open Subtitles لا أرى سبيلاً آخر
    Dinle başka bir yol bulduk. Open Subtitles أنصت، وجدنا سبيلاً آخر.
    Yine de Tom Mason başka bir yol buldu. Open Subtitles بالمقابل، (توم ماسون) وجد سبيلاً آخر
    Başka bir yolunu bulacağız. Open Subtitles سنجد سبيلاً آخر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more