| Değişiklik olsun diye yalan söylemeyi dene. Dünyanın düzeni bu. | Open Subtitles | جربى الكذب على سبيل التغيير إنه العملة المتداولة حول العالم |
| Harika. Biliyorsun, Değişiklik olsun diye bir çok sebze var. | Open Subtitles | إنها رائعة ضاعفت الخضار على سبيل التغيير |
| Hey! Değişiklik olsun diye neden bir defa da iyi birşey söylemiyorsun, Şu anda ne yapacağımız gibi | Open Subtitles | لماذا لا تَقُولُ شيئاً على سبيل التغيير, مثل ماذا علينا أن نفعل الآن |
| Değişiklik olarak iyi bir tatil olur gibi geliyor Mark. | Open Subtitles | يبدو وكأنها أجازة لطيفة على سبيل التغيير يا مارك |
| En azından bir Değişiklik olarak bir Amerikan rüyasının peşinden gitmek eğlenceli idi, eh? | Open Subtitles | على الأقل شعرنا بالتسلية في مطاردة بطة أمريكية برية على سبيل التغيير |
| Benim kusurlarıma odaklanacağına kendi yaptıklarına odaklan, değişim için. | Open Subtitles | ركزي على تصرفاتك ,بدلاً من الإشارة إلى تصرفاتي على سبيل التغيير |
| bu sefer eğlenceli bir şeyler yapalım. | Open Subtitles | علينا أن نقوم بشئ ممتع علي سبيل التغيير كمهرجان منتصف الليل |
| Ve Değişiklik olsun diye daha genç işi birşeyler. - Sadece bu seferlik. | Open Subtitles | و القيام بشئ مفيد على سبيل التغيير اليوم فقط |
| -Bir kez olsun beni dinler misin? | Open Subtitles | رجاءً , هلا أستمعت مرة على سبيل التغيير ؟ |
| Ayrıca, benim yanımda çalışan adam Değişiklik olsun diye banyo yapmaya karar verdi. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أن الرجل بجانبي قرر الإستحمام على سبيل التغيير |
| Ayrıca, benim yanımda çalışan adam Değişiklik olsun diye banyo yapmaya karar verdi. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أن الرجل بجانبي قرر الإستحمام على سبيل التغيير |
| Biliyorum hallin oldukça kötü ama Değişiklik olsun diye iyi haberlerden bahsedelim. | Open Subtitles | لكن دعنا نقود لأخبار جيدة على سبيل التغيير. |
| Değişiklik olsun diye bir aile gibi dışarı çıkıp kahvaltı yapalım. | Open Subtitles | دعينا نخرج لنتناول الإفطار بالخارج على سبيل التغيير كعائلة |
| Değişiklik olsun diye buraya gelmenize çok sevindik. | Open Subtitles | مسرورون جدّاً لوجودكما هنا على سبيل التغيير يا رفاق. |
| Biraz Değişiklik olsun diye, güzel yerde kestireceğim. | Open Subtitles | منالأفضل أن آخذ قيلوله بشكل فاخر على سبيل التغيير |
| Değişiklik olarak, yatakta hiç çocuk görmüyorum. | Open Subtitles | لا يوجد أطفال معنا على الفراش على سبيل التغيير |
| Değişiklik olarak insanlarla beraber olmak çok hoş. | Open Subtitles | هو لطيفٌ أن تكون مع النّاس على سبيل التغيير |
| Bir Değişiklik olarak cevapsız kalan olmak kendini nasıl hissettirdi? | Open Subtitles | كيف الشعور أن تكوني الشخص في الظلام على سبيل التغيير ؟ |
| - Evet, ben de işimi geri almaya... {\1c00FFFF}Muhtemelen, bu ihtiyar değişim için başarılı bir şirket... {\1c00FFFF}...çalıştırmaya başladı diye birazcık huzursuzsun, hepsi bu... {\1c00FFFF} | Open Subtitles | -سوف استعيد مهنتي ربما أنت قلق قليلاً لأن أبيك على وشك ان يدير شركة ناجحة على سبيل التغيير |
| Bir değişim için çok sessiz. | Open Subtitles | فقد كان الهدوء يسودها علي سبيل التغيير |
| En azından bu sefer bu hareketin diğer tarafındasın. Tanrıya şükür iyisin. | Open Subtitles | على الاقل يمكنك ان تكونى على الناحية الاخرى لهذة الحركة على سبيل التغيير جيد , شكراً للرب انك بخير |
| Belki bir seferlik bu işi ciddiye alırsın. | Open Subtitles | ربما نحتفظ به على سبيل التغيير |
| Bir kez olsun benim fikrimi umursasaydınız çok iyi olurdu. | Open Subtitles | سيكون لطيفاً بالنسبة لأحد ما أن يكترث بما أفكر فيه على سبيل التغيير |