| Penelope, sen ve Yueng Ling arabada kalıyorsunuz Bloom ile planı gerçekleştireceğiz. | Open Subtitles | بينلوبي , أنتي و يوينغ لنغ ستبقيان في السيارة و سنقوم أنا و بلوم بالتسليم |
| Anneniz gidebilir, siz burada kalıyorsunuz. | Open Subtitles | والدتكما عليها الذهاب، وأنتما ستبقيان برفقتي |
| "Nancy'i toprağa emanet etmiş olsak bile cesareti ve ruhu daima bizimle kalacak çünkü Yüce Tanrı bizi şöyle diyerek teselli etmiştir: | Open Subtitles | بالرغم من أننا نودع نانسي إلى الأرض شجاعتها وروحها ستبقيان معنا لله راحتنا |
| Eğer o etkiyi yok edemezsem hep bana bağlı kalacaklar. | Open Subtitles | ما لم أزل هذه الوصمة، ستبقيان متصلتين بي للأبد. |
| İkinizde bu haftasonu burada kalacaksınız ve aranızdaki sorunu halledeceksiniz. | Open Subtitles | ستبقيان طوال العطلة مع بعضكما البعض وستجدان حلاً سريعاً لخلافاتكم |
| Siz ikiniz, korkarım hayatınızın kalan bu kısa bölümünde burada olacaksınız. | Open Subtitles | أنتما الاثنان، أخشى أنكما ستبقيان هنا لما تبقا من عمركما القصير. |
| Siz kalıyorsunuz, beraber içiyoruz, tamam? | Open Subtitles | إن كنتما ستبقيان سنقدمُ لكما جولاتٍ شرابيةٍ على حسابي |
| Sen ve Sandy burada kalıyorsunuz dün gece umrumda bile değil. | Open Subtitles | أنت و (ساندي) ستبقيان هنا ولست مهتماً لما حدث ليلة البارحة |
| Biggs, sen ve Cooper kalıyorsunuz. Biz Chicago'ya dönüyoruz. | Open Subtitles | "بيجز" أنت و "كوبر" ستبقيان هنا |
| Sanırım siz çocuklar biraz daha kalıyorsunuz. | Open Subtitles | يبدو انكما ستبقيان لبعض الوقت |
| Hayır, hayır, hayır. Sen ve Tom kalıyorsunuz. | Open Subtitles | لا، لا، لا، أنت وتوم ستبقيان |
| Pekâlâ, Wiley'le Melissa burada, Jason'la kalacak. | Open Subtitles | حسناً, وايلي وميليسا ستبقيان هنا مع جاسون |
| Arabalar dışarıda kalacak. Silahlarınızı da vermeniz gerekiyor. | Open Subtitles | السيارتان ستبقيان بالخارج، وستسلّمون مسدساتكم. |
| Arabalar dışarıda kalacak. Silahlarınızı da vermeniz gerekiyor. | Open Subtitles | السيارتان ستبقيان بالخارج، وستسلّمون مسدساتكم. |
| - Hayır, benimle kalacaklar. | Open Subtitles | -كلّا، ستبقيان معي . |
| kalacaklar. | Open Subtitles | ستبقيان. |
| Önünüzde uzun bir gece var, bu tuvaletli asansörün sıcaklığı gittikçe yükselecek ve siz de kıyafetlerinizi çıkarmak zorunda kalacaksınız. | Open Subtitles | ستبقيان هنا لليلة طويلة حيث درجة حرارة هذا المصعد و الحمام ترتفع و ترتفع |
| Çünkü kalacaksınız, değil mi? | Open Subtitles | لأنكما ستبقيان يا رجال ، أليس كذلك ؟ |
| Foreman ve sen burada boya maddesi olabilecek bir şey bulmak için kalacaksınız. | Open Subtitles | أنت و"فورمان" ستبقيان هنا للبحث عن صبغة مناسبة |
| Isır onu oğlum, böylece ikiniz de sonsuza kadar sekiz yaşında olacaksınız. | Open Subtitles | عضها يا بني، وكلاكما ستبقيان بالـ8 للأبد |
| Baylar, yemeğe kalıyor musunuz? | Open Subtitles | هل ستبقيان للعشاء؟ |