"ستجلسين" - Translation from Arabic to Turkish

    • oturacaksın
        
    • oturup
        
    • otur
        
    • oturacak
        
    Sen sandalyeye oturacaksın, ben de odanın öbür köşesine oturacağım. Open Subtitles ستجلسين على المقعد وسأجلس أنا في أرجاء الغرفة
    Ekmek arası balık istedin onu yiyinceye kadar da orada oturacaksın. Open Subtitles طلبتي شطيرة التونة، لذا ستجلسين هنا حتى تنهينها.
    Şimdi orada oturup tüm bu anlattıklarınıza inanmamızı mı bekliyorsunuz? Open Subtitles هل ستجلسين هنا وتخبرينا بأن نصدق كل هذا بإيمان؟
    Orada oturup kalın barsak hakkında saçma sapan konuşacak mısın? Open Subtitles هل ستجلسين هناك وتتكلمين عن الكوسترول العالي
    Benim yanıma otur. Senden başka herkes şakalarımı duydu. Open Subtitles أنت ستجلسين بجانبي فقد سمع جميع من هنا نكاتي
    Ne istediğin söyleyecek misin ya da garip ve sessizce oturacak mısın? Open Subtitles هل ستخبريني بما تريدين ؟ أم ستجلسين هنا تتصرفين بغرابة وصمت
    Yani sen yatak başlığına dayanarak oturacaksın. Open Subtitles إذن، ستجلسين وظهرك قِبالة اللوح الأمامي.
    Benimle birlikte oturacaksın bir bardak şarap içip rahatlayacaksın. Open Subtitles ستجلسين الان معي وتاخذين كاساً من النبيذ وتستريحي
    Öyle ya da böyle bu oturağa oturacaksın. Open Subtitles ستجلسين فوق هذه المقلاة بطريقة أو بأخرى
    Bu gece benimle oturacaksın, değil mi? Open Subtitles ستجلسين معي الليلة أليس كذلك ؟
    Sonra sorgulama komitesinin karşısında benim yanımda oturacaksın. Open Subtitles بعدها ستجلسين بجانبي في جلسة الاستماع
    Bu gece sadece seyircilerin arasında oturacaksın, değil mi? Open Subtitles انتِ ستجلسين ضمن المشاهدين صحيح ؟
    Daha ne kadar burada oturup sigara paramızı sömüreceksin? Open Subtitles الى متى ستجلسين هنا وتدخنين من مالنا و سجائرنا؟
    Daha ne kadar burada oturup sigara paramızı sömüreceksin? Open Subtitles الى متى ستجلسين هنا وتدخنين من مالنا و سجائرنا؟
    Burada oturup takıntılar geliştirip,kendini delirtebilirdin. Open Subtitles ستجلسين هنا في قلق ، وقد يقودك هذا إلى الجنون
    Şimdi, burada oturup, ...sesini çıkartmayacaksın ben de ortaklarınla ilgileneceğim. Open Subtitles الآن، ستجلسين هنا، وستبقين هادئة، وسأذهب للتعامل مع شركائكِ
    Odada oturup kitap okuyacağını mı zannediyorsun? Open Subtitles أتعتقدين بأنكِ ستجلسين في الكوخ وتقرأين كتابًا؟ في أحلامك.
    Çünkü sanık koltuğunda oturup savcının isteği üzerine her tanık sırayla ayrıntılı bir şekilde olayı tanımlarken jüri senin tavrını izliyor olacak. Open Subtitles لأنك ستجلسين على طاولة المدعي عليه بينما رجل تلو الأخر يعتلي المنصة و يسرد تفاصيل دقيقة
    Herkes gibi burada sessizce otur, tamam mı? Open Subtitles ستجلسين هنا بهدوء كباقي المرضى
    Canım, daha önce de söylemiştim... arkada otur ve onun önüne geç. Open Subtitles ...عزيزتي، كما قلت لكِ في السابق ستجلسين خلفه ثُم تتوجهين أمامه
    Bunu geçebilirsin Sadece biraz otur. Open Subtitles تستطيع تجاوز هذا,انتِ فقط ستجلسين. -حسنا؟
    Ofis yöneticisi, bir şey yapacak mısın yoksa orada öylece oturacak mısın? Open Subtitles هل ستجلسين هناك أيتها المسئولة عن المكتب أم ستتصرفين؟
    Prenses Rita, öylece oturacak mısın bana yardım edecek misin? Open Subtitles هل ستجلسين هُناك فحسب أم ستُساعديني ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more