Ve onun uzak kalesine gideceğiz sonsuza kadar mutlu olmak için eminim | Open Subtitles | ولقلعته البعيدة سوف نذهب لنكون سعداء للأبد |
Ama eğer bulabilirsek, İşte o zaman sonsuza kadar mutlu yaşayabiliriz. | Open Subtitles | لكن إن استطعنا عندها نبدأ نعيش سعداء للأبد |
Bence öyleydik. sonsuza kadar mutlu bir hayat yaşamamız gerekiyordu. | Open Subtitles | أظن بلى، يفترض بنا العيش سعداء للأبد |
ümit ettikleri şekilde mutlu mesut yaşamaları için. | Open Subtitles | يربطهما معاً للحياة على أمل أن يعيشا معاً سعداء للأبد |
Onlarsa her istedigini yaparlar, sonra mutlu mesut yaşarlar geri kalanimiz acilar icinde boguşurken. | Open Subtitles | يمكنهم القيام بأي شيء والعيش سعداء للأبد في حين يظل بقيتنا يعاني. |
Louis yeniden güvende hisseder, ve sizde sonsuza dek mutlu yaşarsınız. | Open Subtitles | لوي سيشعر بالأمان مجدداً, و أنتم ستعيشون سعداء للأبد. |
sonsuza kadar mutlu olmak için. | Open Subtitles | لنكون سعداء للأبد |
Ve sonsuza kadar mutlu yaşadılar. | Open Subtitles | و بعدها عاشا سعداء للأبد |
Bizler sadece "sonsuza kadar mutlu yaşayanlar" isimli bir yarışmada ikinci gelenler miyiz? | Open Subtitles | كان فقط منافساً بلعبة "سعداء للأبد"؟ |
sonsuza kadar mutlu olursunuz. | Open Subtitles | و تصبحا سعداء للأبد |
Ve hepimiz sonsuza kadar mutlu yaşayacağızdır. | Open Subtitles | ! و سوف نعيش سعداء للأبد |
Ve sonsuza kadar mutlu Yaşadılar... | Open Subtitles | "وعاشوا سعداء للأبد بعد ذلك" |
Sonra sonsuza dek mutlu mesut yaşadık. | Open Subtitles | وعشنا سعداء للأبد |
Ömürlerinin sonuna dek mutlu yaşamış olmalılar. | Open Subtitles | كان يجب أن يعيشوا سعداء للأبد |
..ve sonsuza dek mutlu yaşamışlar. | Open Subtitles | وعاشوا سعداء للأبد بعدها |