"سقطوا" - Translation from Arabic to Turkish

    • düştü
        
    • düştüler
        
    • düşmüş
        
    • düşmüşler
        
    • vuruldu
        
    • vurulmuş
        
    • kaldı
        
    • düşen
        
    • düşenler
        
    • kaybettiğimiz
        
    Sonraki 20 yıl boyunca, hepsi birer birer düştü. Open Subtitles ولعشرون سنة التالية سقطوا واحدا تِلْو الآخر
    Bakın kaldırımda ne buldum, terasınızdan düştü. Open Subtitles انظري ماذا وجدت في المّمر إنهم سقطوا من شرفتك
    Titanik'ten düşen yolcular sadece 5 derece sıcaklığındaki suyun içine düştüler. TED المسافرين اللذين سقطوا عن ظهر التايتانك سقطوا في ماء بحرارة خمس درجات.
    Benim üç arkadaşım sarhoş olup Niagara'ya düştüler. Open Subtitles ثلاثه من اصدقائى ثملوا و سقطوا فى الشلالات
    Bir gübre yığınına düşmüş gibi kokuyorsunuz. Open Subtitles رائحتهم يا رفاق تبدو وكأنكم سقطوا فى مستنقع
    Bir uçurumdan düşerek ölmüşler... babam annemi kurtarmaya çalışırken ikisi beraber düşmüşler. Open Subtitles ...لقد ماتوا من السقوط على السكة... كان يحاول أنقاضها, ولكن سقطوا سويآ
    3 adamımız vuruldu. En az 3 el ateş edildi. Open Subtitles هناك ثلاثة أشخاص سقطوا وعلى الأقل تمّ إطلاق ثلاثة رصاصات
    Hepsi Times listesinde 4 numaranın altına düştü. Open Subtitles إسمع كلهم سقطوا لرقم أربعة على قائمة التايمز
    Anladığım kadarıyla o gece üç kişi çalışırken kaza sonucu nehre düştü. Open Subtitles فهمت ، 3 عمال سقطوا في تلك الليلة بينما كانوا يعملن
    En iyi tahminle 40 kadar madenci aşağı düştü. Open Subtitles أفضل تخمين للوقت الراهن هو أن 40 عاملًا سقطوا معها
    Üç tane çocuk daha vardı ama gelirken düştüler arabadan zâhir. Open Subtitles كان هناك ثلاث أطفال آخرين لكن لا بدّ أنهم قد سقطوا من السيارة بالطريق
    Ama bizim kollarımıza düştüler ve bize aşık oldular. Open Subtitles بدلا عن ذلك سقطوا بين ذراعينا, والأنهم بيننا.
    Gökten düştüler, değil mi? Open Subtitles لقد سقطوا من السماء ، أليس كذلك ؟
    - Uçaktan düşmüş olmalılar. Open Subtitles أظنهم كانوا في الغابة. لا بد أنهم سقطوا من الطائرة.
    Silver Plume, Colorado'dan bir son dakika haberi. İşitme engelli bir grup çocuk, terk edilmiş bir maden ocağı bacasına düşmüş. Open Subtitles مجموعة من الأطفال ضعاف السمع قد سقطوا في منجم مهجور.
    10 mil kala, gökyüzünden düşmüşler. Buna sebep olan neydi? Open Subtitles على ارتفاع عشرة أميال، لقد سقطوا من السماء، ولكن لماذا حدث هذا؟
    O kadar kötüymüş ki en güçlü savaşçılar bile yataklara düşmüşler. Open Subtitles أنه كان مرعب جدًا لدرجة أقوى المحاربين سقطوا.
    Üçü vuruldu, biri kaçtı. Kırmızı gömlekli. Open Subtitles ثلاثه سقطوا وواحد طليق بقميص احمر
    İki kişi vurulmuş. Open Subtitles لدينا إثنان سقطوا أريد حافلة وعجل بذلك
    McGrath'lerin kafaları bayağı bir güzeldi ayakta duracak halleri yoktu bu iki arkadaş da çocukları evine götürmek zorunda kaldı. Open Subtitles في منتصف كؤوسهم , ماغراث سقطوا تقريبا على الأرض وأولئك الرجلين كان عليهما أن يساعدوا الأولاد إلى البيت
    Sokaklar onlarla doluydu, binlercesi köpek gibi sürüklendi, sataşıldı düşenler kalkana kadar tekmeleniyor, kalkamayanlar ise sonsuza kadar yatıyorlardı. Open Subtitles -كانت الشوارع مليئة بهم الآلاف يتم اقتيادهم بعنف كالكلاب -يُضربون إذا سقطوا أرضاً حتى ينهضوا أو يضلوا راقدين للأبد.
    Çanlar çaldığında ki dört yıldan beri ilk defa her an çalabilir savaşta kaybettiğimiz kardeşlerimizi hatırlayalım. Open Subtitles حينما تدق الأجراس و ستدق حالا لأول مرة منذ أربع سنوات لنتذكر أخوتنا الذين سقطوا في الميدان

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more