"سماع هذا" - Translation from Arabic to Turkish

• Bunu duymak
• Bunu duyduğuma
• Bunu dinlemek
• Bunu duymaktan
• Bunları duymak
• Bunları dinlemek
• Bunu duymaya
• - Duymak
• Bunu duyması
• Duyuyor
• bunu duymayı
• Bunu duymanız
• Duyduğuma çok

Bunu duymak hoşuna gitmeyecek, biliyorum ama babama çok benziyorsun.
أعلم بأنك لا تود سماع هذا لكنك تشابه والدي كثيراً

Dinle, Bunu duymak istemeyebilirsin, ama bu görüşmeleri yapmamı bana sen emrettin.
اسمع، رٌبما لن تٌحب سماع هذا لكنك أمرتني أن أٌجري تلك المقابلات

Bunu duyduğuma sevindim. O zaman sana iş koşullarımızı söyleyeyim.
يسُرني سماع هذا إذن, سأخبرك شروط التوظيف لدينا

- Bunu duyduğuma üzüldüm. İyi bir adamdı. - Polisi bilgilendirmeliyim.
أنا آسف على سماع هذا, فهو رجل لطيف - ينبغى على إبلاغ الشرطة -

Ayrıca, Bunu dinlemek istemediğim için gerçekten gidiyorum. Bilardo için sağ ol.
و علي أن أذهب الآن لأنني لا أريد سماع هذا شكراً لكم على اللعبة و على الطعام

Şimdi Bunu duymak istemediğini biliyorum ama onu yeni evinde gördük ve çok mutluydu.
أعلم أنك لا تود سماع هذا الأن و لكننا رأيناه في شقته الجديدة و هو سعيد

Bunu duymak istiyorum.
أود سماع هذا لأنها لو أقدمت على أى شيئ اخر

Dinle, Bunu duymak istemediğini biliyorum ama Jonathan, Lionel'la son bir kez ilgileneceğini söyledi.
أعرف أنك لاتريد سماع هذا ولكن جونثان قال إنه سيتكفل بليونيل إلى الأبد

Eminim ki şimdi Bunu duymak, size iyi geldi.
أظن ان سماع هذا جيد بالنسبة لك فىهذاالوقت.

Bunu duymak için çok küçüksün. Kulaklarını kapat.
انك صغير جداً على سماع هذا لذا غطي اذنيك

Bir saniye, kendisine vereyim, Bunu duymak hoşuna gider.
ماذا ؟ حسنا أتعرف ماذا ؟ انتظر قليلاً أنا متأكد من أنه سيحب سماع هذا

Bilmiyordum ama Bunu duyduğuma memnun oldum.
لم أعرف لكن يسمعدني دائماً سماع هذا

Oh, bu harika. Bunu duyduğuma sevindim.
هذا صحيح هذا رائع أحب سماع هذا

Bunu duyduğuma sevindim. Bocelli de iyidir, fakat sadece tek gecelik ilişkiler için.
يسرني سماع هذا. "بوتشيللي" جيد أيضاً و لكن فقط للعلاقات التافهة التي تدوم لليلة واحدة

İyi olacaktır. Bunu duyduğuma üzüldüm.
ستكون بخير لكن يؤسفني سماع هذا

Bunu duyduğuma üzüldüm. Tekneye gitmeliyiz.
يؤسفني سماع هذا علينا التوجه إلى القارب

Ama bence şu anda buna hakkım var çünkü artık Bunu dinlemek istemiyorum.
لأنه سيكون أمراً انفعالياً جداً، لكنه مبرر الآن، لأنني لم أعد أود سماع هذا.

Bunu duymaktan bıktım. Geri alacak, tüm parasını geri alacak!
لقد سئمت من سماع هذا, سوف تسترجع كل النقود التي انفقتها

Biliyorum Bunları duymak, senin için bir şey ifade etmiyor..
أعلم بأنّه قد لا يكون منطقيّاً بالنسبة إليكِ سماع هذا

- Bunları dinlemek zorunda değilim. - Temiz ve basit bir hayatın özellikleri sayılmaz.
لستُ مجبراً على سماع هذا - لا يرمز هذا لحياة نظيفة وبسيطة -

Bunu duymaya bayılırlar.
أنت تعرف أنهم دائما يحبون سماع هذا

- Duymak isteyeceğinizi düşünmemiştim.
لم اظن ان احدكم سيريد سماع هذا لا

Bunu duyması zor biliyorum, hatta söylemesi bile zor.
أعلم أنه يصعب عليك سماع هذا لأنه يصعب عليّ قوله

Dur, dinle. Duyuyor musun?
انتظر , ابقى , انتظر , أيمكنك سماع هذا ؟

bunu duymayı sevmiyorsun ama, siz iyi bir ekipsiniz.
أعلم بأنك لا تحبين سماع هذا, لكن أنتِ وسام فريق بارع

Bence Bunu duymanız gerek Bay Başkan.
اظن بأنك تحتاج إلى سماع هذا, سيدي الرئيس انه مهم

- Duyduğuma çok sevindim, valim. Takımıma söyleyeceğim.
يسعدني جدّاً سماع هذا أيّها الحاكم، سأخبر فريقي.