Fakat sana bir şey göstermeme izin verirseniz, sanırım onu ilginç bulacaksınızdır. | Open Subtitles | ولكنو لو سمحت لى ان اعرض عليك شيئا اعتقد انك ستجدينها مثيرة |
- İzin verirsen seni şu ankinden daha da özel yapmak istiyorum. | Open Subtitles | لو سمحت لى أود ان اجعلك أكثر تميزًا مما أنت عليه بالفعل |
İzninizle, trenimi kaçırmak istemem. | Open Subtitles | اذا سمحت لى لا أرغب فى أن أتأخر عن قطارى |
Hep yanındayım..bana izin ver sadece | Open Subtitles | لم أكن متواجد لك وانت تنضجين ولكن يمكننى الان إن سمحت لى بهذا |
Kendisinin fotoğrafını çekmeme izin verdi, diğerlerinin söylediklerine göre bu resmi, kendi ölüm ilanı için istiyormuş. | Open Subtitles | سمحت لى بتصويرها كما فَعَلت الأُخريات, وقالت أنها تُريد أن تُنشر هذه الصورة مع نَعيِها. |
Şimdi müsaade ederseniz, biraz uyumak istiyorum. | Open Subtitles | والآن, لو سمحت لى, اريد الحصول على بعض النوم |
Bir şey belirteyim, verdiğiniz operasyon raporları doğru çıkmıyor. Üç gün önce Almanlar, komuta arabamı kovaladı paçayı zor kurtardım. | Open Subtitles | إذا سمحت لى أيها الجنرال أخشى أن تقاريرك خاطئة |
Peki, eğer sormama izin verirseniz, neden onu bana satmak istiyorsunuz? | Open Subtitles | ولماذا.. لو سمحت لى بالسؤال, تنوين بيعه لى ؟ |
Ama izin verirseniz çok üzgün olduğumu bilmenizi isterim. | Open Subtitles | ولكن لو سمحت لى يا سيدى, انا آسف من اجلك كان الله فى عونك |
Senin kampa gelmeme izin verirsen hemen harekete hazırım. | Open Subtitles | أنا مستعد وجاهز للبدء إذا سمحت لى بالذهاب معك |
Anne, izin verirsen bir konferansa gideceğim. Hazırlanmalıyım. | Open Subtitles | أمى ، إذا سمحت لى ، إننى ذاهبة إلى محاضرة و على التأهب لذلك |
Merak etmeyin. Sigara içmeme izin verildiği sürece kuzu gibi olurum. | Open Subtitles | لا تقلق ،بما أنك قد سمحت لى بالتدخين فقد أصبحت حمل مثالى |
Ama izninizle şunu söylemek isterdim, Müfettiş. | Open Subtitles | ولو سمحت لى سيدى المفتش, كنت اتوقع ان يُرسل اسكوتلانديارد لنا شخصا |
Yarın gece sizi ve kardeşinizi bekliyorum. İzninizle. Ben... | Open Subtitles | سأنتظرك أنت وشقيقك مساء الغد ... والآن إذا سمحت لى |
Sizin izninizle bugün makamımdan ayrıldım. | Open Subtitles | لقد أستقلت اليوم أن سمحت لى سموك. |
İlk saldırıyı yapmadan bana izin verirseniz.. | Open Subtitles | اٍلا اذا سمحت لى أن أضرب أولا |
Majesteleri bana izin verirlerse... | Open Subtitles | اذا سمحت لى جلالتك |
Dinle, annem arabasını almama izin verdi. Seni 18:30'da alırım. | Open Subtitles | اسمعى، أمى سمحت لى بأن آخذ سيارتها سوف آخذك فى الساعة الـ6.30 |
Ama o kadar harika bir kadın ki, 24 Maple Yolu'ndaki son gecemizde tekrar yatak odasında yatmama izin verdi. | Open Subtitles | لكن كونها امرأة عظيمة تماشت مع الأمر حتى إنها سمحت لى بالعودة إلى غرفة النوم لتمضية الليلة الأخيرة فى 24 أمبل درايف |
Eğer müsaade ederseniz, bir iki noktaya değinmek istiyorum. | Open Subtitles | سيدى الرئيس , هناك نقطة أو أثنان أود توضيحهما , إذا سمحت لى ؟ |
Bir şey belirteyim, verdiğiniz operasyon raporları doğru çıkmıyor. | Open Subtitles | إذا سمحت لى أيها الجنرال أخشى أن تقاريرك خاطئة |