Jersey kıyısının meşhur lunaparkı "Asbury Park"tan kanlı selamlar. | Open Subtitles | نزيف من متنزه آزبيري شاطئ جيرزي سيئ السمعة له جاذبية تاريخية |
Madem o kadar meşhur birisin, senin ismin ne? | Open Subtitles | لكونك سيئ السمعة جداً، ما اسمكَ؟ |
Nazi'nin çalınan hazinesinin adı çıkmış deposu. | Open Subtitles | المستودع سيئ السمعة للكنز النازي المسروق. |
Bizler buradayız çünkü adı çıkmış bir çatlağın bilimsel teorilerinin şimdi meydana geleceğine inanıyorsunuz. | Open Subtitles | نحن هنا لأنك تؤمن بأن تلك النظريات العلمية لمعتوه سيئ السمعة سوف تعبر علينا الآن |
Ünlü atam yüzünden yeterince acı çektiğimi düşünüyorum ve ve kayıp olan portreyi sana gönderiyorum onu Stapleton'ın çiftliğinde bulduk ve böylece koleksiyonuna katabilirsin. | Open Subtitles | أعتقد أننى قد عانيت بما فيه الكفاية من جدى سيئ السمعة و لذلك و لذلك ، سأبعث لكما بالصورة المفقودة |
Kim bu kötü şöhretli kuyuya ulaşabilirse ona tek bir dilek hakkı veriliyor. | Open Subtitles | من يستطع ايجاد البئر سيئ السمعة يحصل علي أمنية واحدة |
Notorious, kuzenini dâhil etmiyoruz ama şimdilik. | Open Subtitles | "سيئ السمعة " ابن عمك استثناء الى الان |
Adı kötüye çıkmış bir seks makinesiyle karşı karşıyasınız. | Open Subtitles | أنت الآن لوحدك ... مع لعوب سيئ السمعة |
Sen meşhur Norris Boz'sun, değil mi? | Open Subtitles | أنت أبلهَ نوريس "سيئ السمعة"، حقّ. |
Düz rusya meşhur vladimir cezaevinde idam, | Open Subtitles | مباشرة لديكم المحكوم عليهم بالإعدام من سجن (فلاديمير) هو سيئ السمعة في "روسيا"، |
adı çıkmış gece kulüplerinde kötü arkadaşlar edinerek eğitimini mahvediyordum. | Open Subtitles | - انه يضيع مستقبله مع رفاق السوء في نادي ليلي سيئ السمعة |
Buradayız çünkü adı çıkmış bir çılgının bilimsel teorilerinin doğru olduğuna inanıyorsun. | Open Subtitles | نحن جميعاً هنا لأنك تصدق بأن نظريات علمية لمعتوه سيئ السمعة -أصبحت مطبقة الآن؟ |
Orada doğdum. Babam, adı çıkmış Sheldon Roark. | Open Subtitles | لقد ولدت هناك، أبي هو شيلدون رورك) سيئ السمعة) |
Mm, kötü şöhretlisin, Rush, ama Ünlü değilsin, ve sınırlı bir şekilde demografiksin. | Open Subtitles | انت سيئ السمعة يا راش لكنك لست مشهورا فقط في مساحة ضئيلة |
Başkanlık için eğilimleri olan bir politikacı için Amerika'nın en Ünlü mafyasını serbest bırakmak kötü bir izlenim yaratabilirdi. | Open Subtitles | وبالنسبة لطموحاته الرئاسية الإفراج عن اكبر مجرم سيئ السمعة في أميركا يمكن أن تكون مسؤولية كبرى |
Ünlü Dr. Jacques Von Hamsterviel'i atlattığını sanıyorsun. | Open Subtitles | تعتقدى أنك غلبت... الدّكتور جاك فون هامسترفيل سيئ السمعة. |
Kimdi acaba, siz kötü şöhretli bir korsanı parmaklıkların ardına sımsıkı kapatır kapatmaz söz konusu korsanın serbest kalmasını uygun görüp değerli sevgilinizi her şeyiyle kendine alan? | Open Subtitles | من كان؟ في اللحظة ذاتها كان عندك قرصان سيئ السمعة خلف القضبان رآه مناسباً أن يحرر قرصاناً |
Kendisi A.B.D.nin en kötü şöhretli dolandırıcısı, ...milyonlarca dolarlık zararlardan sorumlu. | Open Subtitles | و هو أكثر الأشخاص سيئ السمعة المتملقين بالولايات المتحدة و متسبب بأضرار بملايين الدولارات |
Sayın Başkan, majesteleri, bayanlar ve baylar Peter Fleming'in "Satranç" olarak bilinen kötü şöhretli suç lideri ve katil olduğunu öğrenmek ilginizi çekebilir. | Open Subtitles | سيدي العمدة، فخامتك.. سيداتي وسادتي لربما يهمكم أن تعرفوا بأن (بيتر فليمينغ).. هو المجرم سيئ السمعة والقاتل المعروف بـ(تشس) |
"Notorious"'un önceki bölümlerinde. | Open Subtitles | فـي الحلقة السابقة من [سيئ السمعة] |
Adı kötüye çıkmış bir üçkâğıtçıdır. | Open Subtitles | إنه مُصلِحٌ سيئ السمعة. |