"سيارة الاسعاف" - Translation from Arabic to Turkish

    • ambulans
        
    • ambulansa
        
    • ambulansı
        
    • ambulansın
        
    • ambulansta
        
    • Ambulansla
        
    -Bir ambulans çağırsak iyi olacak. - Şimdi hemen çağırıyorum. Open Subtitles من الأفضل أن تطلب سيارة الاسعاف سأطلب واحدة على الفور
    O bölgeye ambulans gelmesi ne kadar sürüyor, biliyor musunuz? Open Subtitles هل تعرف كم تستغرق سيارة الاسعاف لتصل في غرب جيتلاند؟
    Larry ve ben onu eve bırakırız. ambulansa bindirmeme yardım et. Open Subtitles انا ولارى سوف نقلها الى البيت ساعدينى لنضعها فى سيارة الاسعاف
    911'i arayan garsonun söylediğine göre konuştuğu ilk yardım görevlisi ambulansa haber vermemiş. Open Subtitles حسناً، النادلة التى أتصلت بـ 911 تقول الشخص الذي حدثته لم يخطر سيارة الاسعاف
    ambulansı beklerken gerçekten öleceğimi sandım. Open Subtitles هل تعلمين ، عندما كنت أنتظر سيارة الاسعاف في ذلك اليوم شعرت أنني على وشكِ الموت
    Elçilik ambulansı durdurmuş, bir helikopter yollayacaklarmış. Open Subtitles يقول ان الامريكان اوقفوا سيارة الاسعاف يريدون ارسال مروحيه لكن هناك مشاكل
    ambulansın içinde 15 dakika ölü yattı. Open Subtitles كان ميتاً لمدة 15 دقيقة في سيارة الاسعاف
    Bunu ambulansta yatan adam söylüyor. Open Subtitles قل ذلك للرجل الذي يستلقي في مؤخرة سيارة الاسعاف
    Yoksa ambulans mı çağırayım? Open Subtitles هل لا بأس بهذا أيها الطبيب أم ينبغي أن أستدعي سيارة الاسعاف ؟
    Bir ambulans çağırın, acile kalkması gerekiyor. Open Subtitles احضروا سيارة الاسعاف لابد من نقله الى قسم الطوارئ
    Bayan Glickman için burada zaten bir ambulans var. Open Subtitles سيارة الاسعاف هنا بالفعل للسيدة غليكمان.
    ambulans ana girişte olsun. Open Subtitles هيا اخبره ان يحضر سيارة الاسعاف الى المدخل الرئيسى لنفق الحلبة
    Birinin arkada kaldığını duyduk. - ambulans getirdik. Open Subtitles لقد وجدت شخصا متروكاً لقد اخذنا سيارة الاسعاف
    ambulans çağırdılar ve, sonra yola koyuldular. Open Subtitles لقد طلبوا سيارة الاسعاف ورحلوا . هل تعرف الى أين ؟
    Onu ambulansa koyarlarken söyledi. Open Subtitles اخبرتني عندما كانو يدخلونها سيارة الاسعاف
    ambulansa bindirilmeden önce ona birkaç soru sordum. Open Subtitles انا فقط سألتها بعض الاسئلة قبل ان يضعوها في سيارة الاسعاف.
    Elçilik ambulansı durdurmuş, bir helikopter yollayacaklarmış. Open Subtitles يقول ان الامريكان اوقفوا سيارة الاسعاف يريدون ارسال مروحيه لكن هناك مشاكل تباً للمروحيه
    Yolu açın millet. Şu ambulansı alalım... Open Subtitles افتحوا الطريق ايها الناس احضروا سيارة الاسعاف
    9 yaşındayken, babasıyla bir trafik kazası geçirdi, babası onun gözlerinin önünde, ambulansın gelmesini beklerken kan kaybından öldü. Open Subtitles كانتفيالتاسعة, عندماكانتمع والدهافيحادث السيارة, و كان ينزف أمامها بينما كانا منتظرين سيارة الاسعاف
    Charlie yere yığıldı. Aşağıda ambulansın içinde seni bekliyor. Open Subtitles تشارلى انهار للتو و هو فى سيارة الاسعاف بالاسفل
    20 adam çalıntı ambulansta vardiyalı olarak çalışmış. Open Subtitles حصلت على 20 شخص كانوا يتعاقبون نوبات سيارة الاسعاف المسروقة
    Üzgünüm bayan. Ambulansla gelemezsiniz. Open Subtitles اسف سيدتي ،ليس مسموح لكي لان تركبي سيارة الاسعاف

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more