Aylar süren ayrılıktan sonra nihayet buluştular ve sonbahara dek bir arada kalacaklar. | Open Subtitles | واخيرا وبعد شهور الى جانب جمع شمل هم سيبقون الآن سوية حتى الخريف. |
Yani insanlar 80 lerine girinceye kadar... çalışmak zorunda kalacaklar. | Open Subtitles | حيث يعني ان الناس سيبقون في اعمالهم حتي الثمانون من العمر |
Ari ve Uzi'yle birlikte bir süre için benimle kalacak. | Open Subtitles | هو و آري و أوزي سيبقون سيبقون معي لفترة بسيطة |
Bir kaç adamım, bu utancın ileri gitmemesi için burada kalacak. | Open Subtitles | الحظوة ممنوحة قسم من رجالي سيبقون متمركزين ضد أي إحراجات أخرى |
İnsanlar çok özgür ve eşit olduğunda, hâlâ insan olabilecekler mi? | Open Subtitles | ,عندما يكون الرجال في قمة الحرية والمساواة هل سيبقون رجالاً ؟ |
bir daha ki sefer, çocuklar evde kalsın. | Open Subtitles | في المرة القادمة، الأطفال سيبقون في البيت |
İki ay daha annelerinin koruması altında olacaklar. | Open Subtitles | سيبقون تحت حماية أمهم للشهرين القادمين على الأقل |
Hayır. Ben seviyorum, kalıyorlar. Onlar harika bence. | Open Subtitles | لا , لا , أحبهم سيبقون , أنهم رائعون |
Onu canlı tuttuğumuz sürece dışarıda kalacaklar. | Open Subtitles | و سيبقون بالخارج طالما يعرفون أننا نبقيه حياً |
Onu canlı tuttuğumuz sürece dışarıda kalacaklar. | Open Subtitles | و سيبقون بالخارج طالما يعرفون أننا نبقيه حياً |
En azından gemimizi tamir edene kadar bir süre daha orada kalacaklar. | Open Subtitles | سيبقون هنا لمدة أطول ليتمكنوا من أصلاح السفينة |
Ben Tanrı'ya yol göstermesi için dua ederken... çocuklar burada kalacaklar. | Open Subtitles | سيبقون حاليا بينما أصلي للحصول على الارشاد من الرب |
O doktorları buraya getirirsen burada ne kadar kalacaklar? | Open Subtitles | لكن أن جلبتي كل هؤلاء الأطباء هنا كم برأيك سيبقون هنا؟ |
Ve savaşın sonunda yalnızca tamamen kendini adamışlar hayatta kalacak! | Open Subtitles | وفقط أولئك الملتزمون كلّيا سيبقون صامدين لما تُقذف آخر طلقة |
Güzel. Çocuklar bu gece burada kalacak. | Open Subtitles | جيد، أطفالي سيبقون الليلة يشاهدون التلفاز |
Biji ve torunu. Siz düğün için burada kalacak mısınız? | Open Subtitles | حسناً، بيجي و حفيدها سيبقون عندنا حتى موعد الزفاف |
Herkes benimle kumsal arasında kalacak. O kadar! Gel buraya. | Open Subtitles | الجميع سيبقون بيني وبين الشاطئ، لا أبعد من ذلك |
Yarın sabah hâlâ orada olacaklarının garantisi yok. Doğru, tamam. | Open Subtitles | ليس لدينا تأكيدات أنهم سيبقون هناك حتى صباح الغد |
Onlar kalsın, diğerleri gidebilir. | Open Subtitles | انهم سيبقون و البقية يمكنهم الذهاب. |
Sanırım, çocuklarınız bütün gün yatakta olacaklar. | Open Subtitles | أعتقد أن الأطفال سيبقون في أسرتهم اليوم. |
"Del Boca Vista." Fakat geri dönmeye pek hazır değiller.., ...bu yüzden Leo amcamda kalıyorlar. | Open Subtitles | "ديل بوكا فيستا"، ولكنّي لستُ جاهزاً تماماً للعودة لذا سيبقون هنا لفترة من الوقت عند العمّ (ليو) |
Hakemlerin sırtına vurmadığı çiftler pistte kalıyor. | Open Subtitles | أولئك الذين لا يختارهم القضاة سيبقون على الأرض، هيا بنا |
Ekipten birkaç kişiyle burada kalıp, şu grafiticiyi bulacağız. | Open Subtitles | بعض أعضاء الشاحنة سيبقون ساهرين و يراقبون وصول هذا ، كما تعلم ، الرسّام |
Sen çık git. Bu kadın sabaha kadar duracak. | Open Subtitles | إخرج من هنا فقط هؤلاء الأمهات سيبقون للأبد |
Merak etme, onlar polisleri iyi huylu tutarlar. | Open Subtitles | لا تقلق لانهم سيبقون الشرطة هادئين |
Çiftlikte yaptıklarından sonra, sanırım bizden biraz uzak duracaklar. | Open Subtitles | بعد الذي عملتي لهم بالمزرعة أظن أنهم سيبقون بعيدون |