"سيتصرف" - Translation from Arabic to Turkish

• davranacak
• davranacağını
• tepki
• davranır
• harekete

bunun iyi tarafı ise, o kişinin, böyle bir şeyin asla olmamış gibi davranacak olan bir domuz olması. teşekkürler tanrım.
والخبر الجيد ان الخنزير الكبير سيتصرف كأنه لم يحدث شكراً يارب

Ama tanıyorum onu, hiçbir şey olmamış gibi davranacak ve etrafa yaymaya devam edecek.
أنا أعرفه ، سيتصرف وكأن شيئاً لم يحدث وسيستمر في نشر ذلك

Baskı altında birinin nasıl davranacağını kestirmek zordur.
ليس هناك توقع كيف سيتصرف أى احد فى المواقف الصعبه

Aynı şekilde davranacağını ummalıyız.
علينا أن نفترض انه سيتصرف بنفس الطريقة

Yani, ya paraları sökülür ya da Federal savcının ne tepki vereceğini görürüz.
إذاً إما عليها أن تدفع أو سنرى كيف سيتصرف المدعي العام حيال ذلك.

Eğer maymun onu ne için seçtiklerini bilseydi daha farklı davranır mıydı?
لو كان ذلك القرد يعلم العمل الذي أختاروه له هل كان سيتصرف بشكل مختلف ؟

Kardeşime hepimizi temsilen bir elçi göndereceğim. Tüm bunları öğrendiğinde harekete geçecektir.
سأبعث برسول إلى أخي يمثلنا جميعاً، عندما يعلم بالأمر، سيتصرف

O hoş davranacak ama oraya gittiğim an herkes oraya ait olmadığımı bilecek.
سيتصرف بلطف تجـاه هـذا لكـن باللحظـة التي أصـل فيهـا هنـاك سيعلـم الجميـع أنـي لا أنتمـي هنـاك

Elbette biraz tuhaf davranacak.
بالتأكيد سيتصرف بقليل من الغرابة

Ama sözlerime kulak asın: Cosimo size arkadaş gibi davranacak. Ta ki sırtınızda bıçağı bulana kadar.
ولكن تذكر كلامي، (كوزيمو) سيتصرف كصديق حتى تجد سكينه مغروز في ظهرك

Tom Long vale gibi davranacak.
توم لونج ) سيتصرف كخادم

Gerçek şu ki, nasıl davranacağını bilmiyoruz.
الحقيقة اننا لا نعرف كيف سيتصرف

Nasıl davranacağını biliyorsun.
و تعرف كيف سيتصرف

Nasıl davranacağını bilmiyoruz.
لا نعرف كيف سيتصرف -مهلا

Çocuğu onsuz büyütme konusunda ısrar edince ne tepki verecek?
كيف سيتصرف عندما أخبره أنني أنوي تربية الطفل بدونه ؟

Allah bilir Amerikalılar buna nasıl bir tepki verecekler.
فمن يعلم كيف سيتصرف الأمريكيون في غضبهم حيال هذا

Ona hikayeni anlattığında, nasıl bir tepki verecek sence?
كيف تعتقد بأنه سيتصرف عندما تخبرهم بقصتك؟

Tabir şöyleydi, "Joe Amca'ya kulübümüzün bir üyesiymiş gibi davranırsan belki de bir gün o da kulübün üyesiymiş gibi davranır."
أو كما قال تشرشل "إذا ما تعاملت مع العم جو على أنه فرد من جماعتنا، فربما "يومًا ما سيتصرف هو على أنه فرد منا

-Tavşan senden daha iyi davranır! -Hiç durma!
على الأقل سيتصرف الأرنب بشكل أفضل منك

Bir bürokrat ise... Bürokrat gibi davranır.
البيروقراطي سيتصرف كبيروقراطي

Sen istediğin kadar konuşabilirsin. Ama saray harekete geçecek.
تستطيع أن تتحدث كما يحلو لك القصر سيتصرف