"سيجعله" - Translation from Arabic to Turkish

    • yapacak
        
    • yapar
        
    • olurdu
        
    • onu daha
        
    • hale getirecek
        
    Sen onu bir gün önemli adam yapacak insansın. Open Subtitles أنت الشخص الذي سيجعله الرجل الذي سيصبحه يوما من الأيام
    Bir karakolda 2 polis öldürmek onu efsane yapacak, hapiste bile. Open Subtitles قتل شرطيين في منطقة إدارية سيجعله أسطورة حتى في السجن
    Ama radyasyonu filizi tesirsiz hale getirir... kullanılmaz yapar. Open Subtitles لكن الاشعاع سيذيب الخام.. سيجعله غير قابل للاستخدام
    Artık babamı da öldüremem çünkü bu onu şehit yapar ve Sam boynunda babamın resminin olduğu bir kolye ile ömür boyu dolaşır. Open Subtitles الأن لا يمكنني قتل أبي لأن هذا سيجعله شهيداً وستمشي لبقية حياتها مرتيده قلادة عليها صورته
    Biliyor musun ona en güzel cevap ne olurdu? Eve gelip beni yatakta başka bir adamla bulması. Open Subtitles .. أتعرف، ما سيجعله يعود للإستقامة أن يعود إلى منزله ويجدني في أحضان رجل آخر
    Onu öldürmediniz çünkü o zaman kahraman olurdu. Open Subtitles بالطبع لمْ تقتلوه, لأن هذا سيجعله شهيدًا.
    Çocuğun koruyucu yapısını dengesizleştirmek onu daha zayıf kılacaktır... Open Subtitles زعزعة كيان الولد سيجعله اكثر ضعفا ً وسيتقبلها
    Bu ilaç boyundan aşağısını hareketsiz hale getirecek. Open Subtitles المحلول المُشلّل سيجعله عاجزاً عن الحراك من الرقبة إلى أسفل،
    Ama ölümü, onu ölümsüz yapacak. Open Subtitles وأنه يعلم أيضاً بأن موته سيجعله خالداً.
    Güven bana, bu onu olduğundan daha popüler yapacak. Open Subtitles ثقي بي هذا سيجعله شعبياً اكثر من السابق
    Zehir eki deşici virüsünü vampirler için çok daha ölümcül yapacak. Open Subtitles "إضافة السم لفيروس قاطع الرؤوس سيجعله أشدّ فتكًا بمصّاصي الدّماء"
    Zehir etkisi deşici virüsünü vampirler için çok daha ölümcül yapacak. Open Subtitles "إضافة السمّ لفيروس قاطع الرؤوس سيجعله أكثر فتكًا بمصّاصي الدماء"
    Bir şey sahip hakkında övünme tuttu. Bu orijinal daha onu daha iyi yapar. Open Subtitles ما فتئ يتباهى بامتلاكه شيء سيجعله أفضل من مصاص دماء أصليّ.
    Buda onu 4 bin yaşında yapar, ve sonra toz haline gelir. Open Subtitles هذا سيجعله يشيخ بمقدار أربع آلاف سنة ويذوي غبارًا.
    Düşündüm ki erythromycin ona ölümden daha iyi bir etki yapar. Open Subtitles و فكرتُ أنّ " إريتروميسين" سيجعله ميتا بدرجة أقل.
    - Bunun üstüne ney güzel olurdu, biliyor musun? Open Subtitles أتعلم ما الذي سيجعله أكثر متعة ؟
    - O zaman her şey cidden uçar. - Aynen öyle. - Çok sağlam olurdu. Open Subtitles حسنا, هذا سيجعله سريعا جدا مرحبا "ريتشارد", ألديك ثانيه؟
    - Zira gerçekten böyle olurdu. Open Subtitles لأن هذا سيجعله حقيقي - صحيح - لا..
    Ne kadar özel olduğunu anlarsa bu onu daha az özel kılar. Open Subtitles اقصد , إن اعترف بمدى تميزك هذا سيجعله أقل تميزاً منك
    Doğru çünkü bu onu daha az erkek gösterir. Open Subtitles صحيح، لأنّ ذلك سيجعله يبدو وكأنّه أقلّ رجولة.
    Peki taviz vermek onu daha az mı tehlikeli hale getirecek? Open Subtitles و تعتقد أنّ الإذعان سيجعله أقلّ خطورة؟
    Bak, Paul Reeves ile aranda ne geçtiyse bu yaptığın onu daha da kötü hale getirecek. Open Subtitles إسمع.. ما جرىبينكوبين "بول ريفز" هذا سيجعله أسوأ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more