Cindy, şarja takılı şeyden seni arıyorlar. | Open Subtitles | اعذريني سيدني لديك اتصال في ذلك الهاتف المربوط في سلك متعرج |
Sen ve Cindy'yle geçirdiğim kadar onunla kaliteli vakit geçiremedim. | Open Subtitles | لم نحظى بوقت للإستمتاع سوية كما حظيت أنا معك و سيدني |
Sidney'de genç Müslüman bir adam akıl hocasının yardımıyla Bankstown'da bir şair atışması başlattı ve şimdi büyük bir olaya dönüştü. | TED | شاب مسلم في سيدني انتهى به المطاف باستعمال مساعدة معلمه من بدء مجموعة شعرية للصلام في بانكستاون وهي كبيرة جدا الآن. |
- Sydney'deki kız arkadaşınıza sevgilerimi iletin efendim. | Open Subtitles | بلغ تحياتي الى صديقتك في سيدني سيدي سأفعل يا سيد شكرا |
Hey, Syd. Benim Alex, üst kat komşun. | Open Subtitles | هاي سيدني إنه أنا اليكس من الطابق العلوي |
Eğer Sydney'i bulursak yolundan çekileceğim ve bütün itibarı sen toplayacaksın. | Open Subtitles | إذا وجدنا سيدني سأبتعد وبإمكانك أن تأخذ كل المبلغ |
Sydney'nin bu 9 katlı binanın çatı katında... durduğu sırada 3 kat aşağıda ise bir kavga çıkmıştı. | Open Subtitles | في نفس الوقت الذي وقف فيه سيدني على سطح المبنى ذو التسع طوابق بدأ شجار تحته بثلاثة طوابق |
Bak Cindy, Grinch bir Kim'dir... | Open Subtitles | أتري سيدني الجرينش الذي , الذي دائماً |
- Merhaba baba. - Selam Cindy'ciğim! | Open Subtitles | مرحباً أبي مرحباً سيدني لو , عزيزتي |
Cindy'le benimde problemlerimiz var, tamam mı? | Open Subtitles | سيدني وانا نواجه مشاكلنا معاً ، حسناً؟ |
Eminim öyledir Cindy. | Open Subtitles | اقنعني نفسك بهذا الكلام , سيدني |
Cindy Crawford'un bu fotoğrafı da senin. İşte, Fotoğrafçı Paul Deny. | Open Subtitles | التقطت هذه الصورة لـ(سيدني كروفورد) "تصوير (بول ديناي)" |
Ben Cindy. | Open Subtitles | مرحبا انا سيدني |
Benim adım, Sidney Young. Ben yıldızlarla samimi olan bir gazeteci, paparazziyim. | Open Subtitles | اسمي هو سيدني يونغ، أنا مراسل صحفي مختص بالمشاهير، صحفي، صديق النجوم |
Tüm bunları hayatımın nasıl eski moda ve dolambaçsız olduğunu vurgulamak için söylüyorum. Çünkü Hong Kong'a, Sidney'e, Vancouver'a ne zaman gitsem, tanıştığım birçok çocuk benden çok daha enternasyonel ve çok kültürlü. | TED | وأنا أقول كل هذا فقط للتشديد على كم هي تقليديه جدًا وواضحة خلفيتي، لأنه عندما أذهب إلى هونغ كونغ أو سيدني أو فانكوفر، معظم الأطفال الذين أقابلهم هم أكثر عالميّه وتعددية ثقافية منّي. |
Treehugger, Sidney'de Grumpy Sailor and Finch ile şu an üzerinde çalıştığımız bir proje. | TED | معانق الشجرة هو مشروع نعمل عليه بمعية مع غرمبي سيلر وفينتش للتجهيزات، هنا في سيدني. |
- Sydney kapatma testini hazırlamaya... | Open Subtitles | تتم حتي ونحن نتحدث الآن بدا العد التنازلي لاغلاق سيدني , قبل منتصف الليل مباشرة بالتوقيت المحلي |
- Sydney Caddesi'nde kızın babası varmış. | Open Subtitles | ثمة رجل في شارع سيدني يقول إنه والد الفتاة |
Syd'in senden hoşlandığını sanacak kadar saf olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | أعلم أنك جد ساذر لتصدق أن سيدني كانت تكن لدك مشاعر حقيقية |
Yani benim Syd'in ölümüyle bir alakam olduğunu mu ima ediyorsunuz? | Open Subtitles | اووه , هل انت .. ترمين إلا أن لي علاقة ما بمقتل سيدني ؟ |
Ama Brendan'ın Sydney'i kaçırdığını ilk senin öğrenmeni istedik. | Open Subtitles | ولكننا أردنا أن تكوني أول من يعرف بأن براندون اختطف سيدني |
Sydney'nin bu 9 katlı binanın çatı katında... durduğu sırada 3 kat aşağıda ise bir kavga çıkmıştı. | Open Subtitles | في نفس الوقت الذي وقف فيه سيدني على سطح المبنى ذو التسع طوابق بدأ شجار تحته بثلاثة طوابق |
Sydney'e gel ve bana Atlanta'ya eşlik et. | Open Subtitles | تعالى إلى سيدني بسرعة ورافقني في رحلتي إلى أطلنطا |
Amiral Sydney'in kuvvetleri varana kadar bölgeyi korumalısınız. | Open Subtitles | الاميرال سيدني سيدي، ماذا إذا كان رتل الإغاثة لم تصل؟ انها لأكثر من 70 كيلومتر عبر الأراضي المعادية |