Bu konu hakkında sanırım Belediye Başkanımız bir kaç söz söylemek ister. | Open Subtitles | وبناء على تلك الملاحظة ، أعتقد أن محافظنا سيرغب بقول بعض الكلمات |
Sonra da başka insanların şirket hakkındaki görüşlerini öğrenmek ister. | Open Subtitles | ثم سيرغب في معرفة ما يقوله الآخرون عن أعمال أوين |
Benden sonra psikolog seninle görüşmek isteyecektir. Eminim bununla oldukça eğlenir. | Open Subtitles | سيرغب الأخصائي النفسي بمقابلتكِ لاحقاً سيكون لديه يوم كامل لفعل هذا |
Siz öyle diyorsanız... yine de eminim komutanım da sizinle konuşmak isteyecektir. | Open Subtitles | كما ترغبين رغم ذلك, أنا متأكد من أن قائدي سيرغب بالتحدث إليكِ |
Hastalığıyla manşetlerde yer alan bir koca. Herkes benimle konuşmak isteyecek. | Open Subtitles | زوج ذو مرض في العناوين الرئيسية سيرغب الجميع في التحدث إلي |
Komiser Kolumbo geldiğinde, onların hepsiyle konuşmak isteyecek. | Open Subtitles | حينما يصل الملازم سيرغب بالحديث مع الجميع |
Bugün baban onun için en iyi halinde olmanı isterdi. | Open Subtitles | وكان والدك سيرغب أن تكون بأفضل مظهر اليوم من أجله |
Aslında, bir sorum daha var. Bunu kim giymek ister? | Open Subtitles | في الواقع، لدي سؤال أخير من سيرغب حقاً بإرتداء هذه؟ |
- Hayır, uyandırma şimdi. - Geldiğini bilmek ister, Ned. | Open Subtitles | لا لا توقظيه سيرغب ان يعلم بانك هنا يا نيد. |
Hangi özsaygısı olan gece müdürü sonsuz bir maaşa rağmen orada çalışmak ister ki? | TED | أي مدير ليلي يحترم نفسه سيرغب بالعمل هناك حتى بمقابل راتب لانهائي؟ |
Moffitt tabii ki ulusal yazı işleri masası için bu hikayeyi isteyecektir onu artık bir şeye benzettiğimize göre. | Open Subtitles | بالتأكيد موفيت سيكون راغبا في القصة من أجل قسم الاخبار القومية سيرغب فيها بعد أن بذلنا نحن الجهد في إعدادها |
Ama eninde sonunda yine bir köpek isteyecektir,çünkü tavuklar arabaların peşinden koşmazlar... | Open Subtitles | ولكنه في الأخير سيرغب في كلب آخر لأن الدجاجات لاتطارد السيارات |
Kova ısınınca fare dışarı çıkmak isteyecektir. | Open Subtitles | عندما يسخن الدلو بما يكفي سيرغب الجرذ بالخروج |
Ona iyi bak. Yakında herkes bir tane isteyecek. | Open Subtitles | إعتنى به بعد بضعة أسابيع , الكل سيرغب بمثله |
Eğer o aletlerden bir çeşit sorun çıkarsa satışları bu durumdan etkilenebilir, inan bana, yardım etmek isteyecek. | Open Subtitles | اذا كان هناك فضيحة تورط فيها أحد التجار التي يمكن بأن تضر مبيعاته صدقيني .. بأنه سيرغب بالمساعدة. |
Biz verdikçe o fazlasını isteyecek. | Open Subtitles | ، حصوله على المزيد منه . سيرغب في المزيد منه |
O da birisinin işine yaramasını isterdi. | Open Subtitles | كانت تخص إبني وكانت تعني له الكثير وكان سيرغب أن يستفيد منها شخص ما |
Yüzbaşının olası halefini araştırmak isteyeceğini tahmin etmek sürpriz olmaz. | Open Subtitles | ليست فكرة عظيمة لتخيل أن النقيب سيرغب بمراجعة بديله المتحمل |
Yoksa kimse yerde bir kadın yatarken içeri girmek istemez. | Open Subtitles | لأن لا أحد سيرغب بالدخول بوجود إمرأة تتلوى على الأرض. |
Endişeleniyorum, senin gibi etkileyici bir kadını istemeyecek hiç bir erkek yoktur. | Open Subtitles | أنا قلقة فحسب أنّ الأمر رائع جدًّا بأنّ لا رجل سيرغب بكِ. |
Neden biri kızılderilileri suçlamak istesin ki? | Open Subtitles | او اناس حاولوا جعل الامر يبدو وكأنه من فعل هنود لماذا سيرغب احد بتوريط هؤلاء الهنود |
Her zaman söylemekten hoşlandığım gibi, insana ait parçaları yerleştirmekle uğraşan kimseler kolajene sahip olmak isterler. | TED | لذلك أحبّ أن أقول دائماً أنّ أيّ شخص يهتم باستبدال الأعضاء البشرية سيرغب بالحصول على الكولاجين. |
Matmazel Violet, rahmetli vasiniz mezuniyet törenini kaçırmanızı istemezdi. | Open Subtitles | أنسة فيوليت ,ولى أمرك سيرغب فى حضورك الان .. |
Satanistleri öldürmeyi dinci bir yobazdan daha çok kim isteyebilir ki? | Open Subtitles | من سيرغب في قتل عبدة شيطان أكثر من مُتعصب ديني ؟ |
- En kötü olasılığı düşünmüyorum ama ikimizde de var, kimse bizimle olmak istemeyecektir o yüzden evlenelim gitsin. | Open Subtitles | أنا لن أفكر في أسوأ سيناريو، لكن إذا كنا مصابين، لا أحد سيرغب فينا، لذلك يجدر بنا الزواج فحسب. |
Bu, bir filmde göründüğü anda her pisliğin bunu isteyeceğinden eminim. | Open Subtitles | أذا عرضنا هذا اللعين في اي فيلم سيرغب الجميع به |
Öyle sanıyorum ki, "Trajedi" onun değiştirmek isteyeceği bir bölüm değil ve sen de o canlı radyo programına çıkmak üzeresin. | Open Subtitles | انا اخمن ان مأساة ليس فصلا سيرغب في تغيره, وكنت على وشك للقيام ببرنامج إذاعي حي, |